Renkler

Renkler hayatımız ve duygularımız açısından son derece etkilidir. Hastalıkların tedavisinde renkler destekleyicidir

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 20 Nisan 2009 Güncelleme 20 Nisan 2009, 00:00

İÇİNDEKİLER

Yaratıcı kainatı semaları ve arzı binbir çeşit farklı renkle boyamıştır. Bütün ilahi kitaplarda hüküm "O'nun boyasıyla boyanınız" derken insanlığa verilen mesaj ne olabilir. Araştırmak isteyen olabilir diye kapıyı aralıyoruz... İşte "Kozmik Bilinç" le bakıldığında görülebilenler. Gelin kainat kitabına birde kozmik gözle bakalım. Düşüncenin gücünü keşfedelim. "Güneş" hayatın menbaa onun yaydığı ışınlar dalgalar renkler ise insan hayatını ayrılmaz unsurlarıdır. Renkler hayatımızı ve duygularımızı önemli derecede etkiler. Hayatımızda, yerinde kullandığımız takdirde renklerin hastalıkların tedavisinde destekleyici etkisinin olduğu taa eski çağlardan beri bilinmektedir. Renkler merkezi sinir sistemine pozitif enerji yayarak sinir sistemimizin pozitif enerjiyle beslenip vücuttaki enerji merkezlerini açarak enerjinin vücudumuzda dolaşmasını sağlamaktadır. Bu da bize psikolojik olarak mutluluk vermekte böylelikle de hayatımızı düzene sokmuş olmaktayız. Renklerin insan hayatındaki bu olumlu ya da olumsuz etkilerini bir çok bilim adamı da araştırmıştır. Araştırmalar sonucunda renklerin kişilik üzerinde etkisi bilimsel olarak da tespit edilmiştir. Renklerin bugünkü açıklamasında; insan gözü sıfırla sonsuz arasındaki renk skalasından ancak kırmızı ve mor arasındaki renkleri görür. Kozmik Bilim kırmızı ve mor ötesi renkleri de algılamamıza yardımcı olmaktadır.

MARANKi DiYOR Ki! İKRÂ: OKU
Hastaya şifa verirken ışınlarla birlikle renkleri de gönderebilirsiniz. Bu da hastalığın iyileşme sürecini hızlandırır ve yardımcı olur. Tabiatta bulunan ana renkleri bu günlerde yaşadığımız bahar günlerinde bol bol içinize alın, temiz havada yapacağınız 15-20 dakikalık renk ağırlıklı yoğunlaşma (mavi deniz veya yeşil ormanlar) ve nefes egzersizleri sizi daha zinde yapacaktır, yaşam enerjinizi artıracaktır.

Renklerin dili
Renklerin tedavi edici olması, vücuttaki enerji merkezlerinin renginin renk çarkında olmasına bağlıdır. Çünkü yaratılan ve görülebilen bütün renkler pozitiftir ve kişiyi rahatlatır, kişiye mutluluk verir.. Renklerle kişinin iç dünyasını okur ve insanların hayatını daha düzenli hale getirmiş oluruz. Renk terapisinde kullanılan renkler; kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, turkuaz, lacivert ve mordur. İşte bu renkler renk çarkını oluştururlar.

Renk terapis
Kişiye bu renkler sunulur, sonra ona bu renklerden hoşuna gidenleri sıraya koyması söylenir. İşte buradaki renk seçimine göre, onun kişilik yapısı hakkında tahminler yapılır. Bu renk terapisi sonucunda kişinin duygusal ve fiziksel istifadelerini, eksikliklerini ortaya çıkarırız. Ayrıca onda gizli kalmış yetenekleri de açığa vurmasını sağlarız. Ayrıca psikolojik problemlerin çözümlenmesinde, vücutta fizyolojik dengesizlikleri çözümleyecek hastalıkları önlemede de renk terapisinden istifade edilir. Her enerji merkezinin kendine özgü rengi vardır. Yedi renkten her biri yani bağlantılı bulundukları enerji merkezi bölgesindeki organların hastalıklarının tedavisinde yıllardır şamanizmden başlayarak hint, çin, mısır, yunan ve İslam medeniyetlerince de kullanılmıştır. Uygulama olarak kişiler renkli odalara renkli taşlardan da istifade edilerek yerleştirilir. İlgili uzman tarafından renklerin bedene etkisi çeşitli metotlarla sağlanırdı. Osmanlı döneminde de bu amaçlarla Edirne'de Selimiye Şifahanesi'nde hastaların renkli odalarda müzik ve suyla birlikte tedavi edildiği bilinmektedir. Bugün insanoğlunun renkler konusunda çok az bilgisi vardır. Canlıların etrafını saran enerji ışınları alanı yani enerji alanı, sağlıklı bir canlıda baştan ayağa kadar bedenden 30 cm ileri uzanır. Bedende yaralı bir yer varsa orada enerji alanı çok ince olur. Bu görüntüler Kirlian fotoğrafçılığı ile bilimsel olarak ispatlanmıştır. Fiziksel beden gibi insanın belli yerlerinde enerji merkezleri vardır, bunlar 7 tanedir. İnsan bedenindeki bu enerji merkezleri gökkuşağının 7 doğal rengini almıştır. Renkleri kullanma yeteneği çok eski zamanlarda Şamanizm'de ve Kızılderililerde kullanılmıştır. Sağlıklı bir insan elektromanyetik bir enerji içindedir. Gökkuşağındaki bu renklerin enerjisi de her enerji merkezinde görülebilir. Ama sağlıksız bir vücutta bu renkler lekeli veya bulanık görülür. İşte bu renklerin bozulması vücutta ileride ortaya çıkabilecek rahatsızlıkların işaretidir. Enerji güçlü, açık, dengeli olduğu zaman enerji merkezlerinin içinden rahatlıkla geçer. İnsan vücudunda bazen yeterli bazen de açık enerji birikimi olur. Eğer bir enerji merkezinde yetersiz enerji mevcutsa o zaman enerji merkezi kendi rengiyle tedavi edilir.

KOZMİK BİLİMDEN SAĞLIK UYARILARI
Sağlıklı zayıflama programlarında günde en az 1,5-2 litre katkısız sıcak su ve günde en az 34 fincan şekersiz bitki çayı içmek çok önemlidir. Çok özel durumlar dışında asla ve asla hızlı kilo verilmemelidir. En ideali haftada 1 kilo verilmesidir. Kendinize ve sevdiklerinize zaman ayırdığınız belirli günleriniz olsun, televizyon, bilgisayar gibi teknolojilerden uzak, birbirinizi dinleyeceğiniz zaman dilimleri oluşturun. Balkonunuzdaki veya cam kenarındaki menekşenin moruna yoğunlaşın, mor rengin moralinizi düzeltmeye yardımcı etkisinden faydalanın. (Diğer renkler ve özellikleri için Yaşam Enerjisi kitabına bakınız) Yemek yedikten sonra 45 dakika aradan sonra çay meyve ve tatlı yiyin.

Pratik hastalık formülleri
Nefes alma sırasında, atmosfer havasının solunum olayının olduğu "alveol" denilen hava boşluklarına naklini sağlayan iletici hava yollarında daralma, tıkanıklık ve buna bağlı olarak hava akımında zorlukla karakterize bir hastalıktır. Hava yollarında mikrobik olmayan süreğen bir iltihaplanma söz konusudur. Olası bir astım nöbetinde dik oturulmalı ve karını biraz öne çıkarmak gerekir. Nefes alırken akciğer hava keseciklerinin çökmemesi için dudaklar sivriltilmelidir. Düzenli solumak çok önemlidir. Çok soğuk havalarda dışarı çıkmamak, zorunlu halde çıkılırsa ağız ve burun atkı ile kapatmalı ve düzenli solumaya dikkat edilmelidir.

İşte nefes darlığı için bir kaç faydalı tarif:
10 adet karanfil, 10 adet karabiber, 6 adet zencefil, 5 adet tarçın, bir tutam ısırgan otu ve bir tutam ayva yaprağı, 2 litre suya konulur ve 10-15 dakika kaynatılır. 30 dakika demlenen karışım süzülür. Günde 3 bardak içilir. Her içildiğinde bir miktar ısıtılıp ve bir kaşık balla tatlandırılıp içilmelidir.

Şifalı yemek tarifleri
Kozmik bezelye yemeği Soğanları küp küp dograyarak zeytinyağında soteleyin. Bezelyeleri tuzu şekeri ve iki su bardağı sıcak suyu ilave edin. Kısık ateşte bezelyeler yumuşayıncaya kadar pişirin. Piştikten sonra soğutup servis tabağına alın ve üzerini dereotu ile süsleyin.

Malzemeler
1 kilo kabuklu bezelye içi,
1 çay bardağı zeytinyağı,
2 soğan,
3 çay kaşığı şeker tuz dereotu maydanoz

Isırgan otu
Latince Adı: Urtica dioica Bilinen Bileşimleri : Isırgan bitkisinin tüm yüzeyini saran ve değdiği anda insan tenini yakan ısırıcı tüylerinde formik asit; bitkinin tamamında ise histamin, klorofil, asetilkolin, demir ve C vitamini bulunur. Toprak üstü kısımları kalsiyum, potasyum ve silisik asit tuzları içerir. Kökleri serbest glikozidik, B-sitosterol ve skopoletin Özellikleri : Yakıcı tüyleriyle bilinen ısırgan otu, 50-150 santimetre yüksekliğine kadar uzayabilir. Yaprak kenarları dişli, tek veya çok yıllık bitkilerdir. Yapraklar insan derisiyle temas edince, kızarıklık ve yanma hissi uyandırır. Toprak üstü kısımları ve kökleri kullanılır. Isırgan otu türleri dünya genelinde yaygındır. Yabani olarak ılıman bölgelerde yetişmektedir. Her türlü ısırgan otu Türkiye'de yetişir. Yunanlı hekim Dioskurides, ısırgan otu hakkında şu ifadelere yer vermişti: "Taze toplanmış yaprakları yaraların mikrop kapmasını ve burun kanamalarını önlemekte, mirrayla birlikte hazırlanan yemeği ise menstürasyon kanamaları için kullanılır." Isırgandan yapılan yemeğin yılda en az bir kere yenmesi gerekir. Batı ve Güney Anadolu'da, ısırgan otunun genç yapraklarından yemek ve börek yapılır. Aydın yöresinde, tek başına veya yumurtayla yağda kavrulduktan sonra üzerine yoğurt dökülerek yemeği yapılır. Sağlık açısından yıl boyunca her gün bir bardak ısırgan otu çayı içilmesinde çok fayda vardır.

Önerilen hastalıklar:
Isırgan, fazla ödem, iltihap, demir eksikliği ve kansızlığın giderilmesinde etkilidir. Anne sütünü artırmaya yardımcı özelliği klinik deneylerle ispat edilmiştir. Vücuttaki salgı bezlerinin faaliyetini artırmaya yardımcıdır. Dahilen idrar yolları iltihaplarına, haricen ise romatizmaya karşı etkilidir. Kanı temizleyici ve iştah artırıcı etkisi vardır. Müshil, adet söktürücü, kurt ve ateş düşürücü etkileri dolayısıyla kullanılmıştır. Son dönemde özellikle kansere karşı korunmada adı sıkça geçmektedir. Nefes yollarını açar, sebebi teşhis edilemeyen şiddetli baş ağrıları için şifadır. Böbrek kumlarını döker, şeker hastalığına iyi gelir. Kansızlığa karşı çok faydalıdır. Sedef hastalığında, ısırgan yaprakları haşlanır, hastalıklı cildin üzerine konur. Canlı bitkinin sapı yere yakın bölümünden kesilerek romatizma, gut, siyatik ve lumbago ağrılarına karşı doğrudan ağrılı bölgelere sürülerek kullanılır.

Kullanımşekli ve dozu:
Yarım tatlı kaşığı kurutulmuş ince kıyılmış yaprak, orta boy bir su bardağı dolusu kaynar derecede sıcak suyla haşlanır ve yarım dakika demlendikten sonra süzülür. Günde 2-4 bardak taze demlenmiş çay içilir. İştahsızlığa karşı 1-2 yemek kaşığı dolusu bitki, yarım çay bardağı suya eklenerek yemekten yarım saat önce alınır Isırganotuyağı:Romatizma ağrılarını dindirici ve saç dökülmesinde faydalıdır

Yan etkileri:
Kanser olmadan bir kişinin ısırganı kullanması gerekir. Bitki hormon ihtiva etmesi sebebiyle, kanser hücrelerini besler, yayılmayı çoğaltabilir. Ancak tek başına etkili değildir.

Prof. Maranki'den sorularınıza cevaplar

Çocuğumun boğazları sık sık şişiyor. Ne yapabilirim?
Çocuklarımızın sık sık boğazları şişer veya kızarır. Böyle durumlarda ilaca başvurmadan pratik ve doğal yöntemle tedavisini evde yapabilirsiniz. Bir bardak kaynamış soğutulmuş suyun içine bir tatlı kaşığı karbonat atıp, 6-7 damla tentürdiyot damlatın. Böylece doğal bir gargara elde etmiş oluyoruz. Bildiğimiz kulak kürdanına bir damla tentürdiyot damlatarak öncelikle çocuğun iltihaplı boğaz bölgesini temizleyin. Sonra doğal gargara yaptırın. 15 dakika sonra ateşi düşecektir.

Doğal antibiyotik nasıl elde edilir, faydaları nelerdir?
Toplumumuzda her şey ilaca bağlanır. Boğazlarımız biraz kızarınca veya biraz öksürünce gelişigüzel bir antibiyotik alırız. Bu antibiyotikler de balgamı söktürmez, mikrobu vücuttan çıkaramaz. Zamanla vücutta bağışıklık sağlar ve etkileri kalmaz. Bunun yerine doğal antibiyotikler kullanmamız lazım. Sarımsak, soğan doğal antibiyotiktir. Bunu için özel reçete olarak tavsiye ettiğimiz tarif. 500 CC (yarım litre) kaynamış soğumuş suya, kabukları soyulmuş bır baş sarımsak, yarım limonu kabuğuyla dilim dilim doğrayıp içine atın. Kapağını kapatıp (alüminyum folyoyla sararak ışık almasını engelleyebilirsiniz) karanlık bir ortamda 4 gün bekletin. Sonra içinden posasını alın. Kışa girerken bir kaç defa bunu tekrarlayın. Savunma mekanizmanızı güçlendirir. Yemekten 15 dakika önce aç karnına bir yemek kaşığı için.