Türk sinemasında II. Erdoğan dönemi

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 10 Mart 2013 Güncelleme 10 Mart 2013, 00:00
Türk sinemasında II. Erdoğan dönemi

İÇİNDEKİLER

Yeşilçam'ın vazgeçilmez çocuk oyuncusu, plakçılar çarşısının milyonlar satan arabesk yorumcusuydu… Türk halkı, onun canlandırdığı "acılar içinde direnen küçük çocuk" rollerini öylesine benimsedi ki, ergenliği ve gençliği TV ekranlarından izlendi.
O, 1980'lerin 'nam-ı diğer Küçük Emrah'ı… Arabeskle büyük çıkış yakalayan Emrah, 90'lı yıllarda kendi bestelerine yer verdiği albümlerinde yavaş yavaş arabeski terk etmeye başladı.
1993'de ise tamamen pop şarkılara kendini verip, adının önündeki 'küçük'ü de attı. O attı atmasına ama Türk halkı atmadı. Üzerine öyle derin kazınmıştı ki 30'larında bile "Küçük Emrah" dendi… Bugün 42 yaşında olan Emrah artık yönetmen. Hem de hafızalara kazınmasını istediği yeni soyadıyla… Yönetmen Emrah Erdoğan. Uzun süredir ortalarda görünmeyen Emrah'ın üzerinde çalıştığı ve sır gibi sakladığı filmi görücüye çıktı.
Emrah Erdoğan'ın senaryosunu yazıp, yönetmen koltuğuna oturduğu "Gelmeyen Bahar" filminin galası birçok ünlüyü bir araya getirdi. Emrah, kendinden emin bir şekilde gelen konukları kapıda karşıladı. Galada kulaktan kulağa dolaşan ise Emrah'ın dostlarına ısrar ettiği ricası:
"Bundan böyle lütfen bana Emrah Erdoğan diyin"
Bugüne kadar hiç bilinmeyen bu soyad yönetmen koltuğu ile birlikte su yüzüne çıkmış oldu. Böylece Türk Sineması Yılmaz Erdoğan'dan sonra Erdoğan soyadlı 2. yönetmenine de sahip oldu.
Ne diyelim umarız Yılmaz Erdoğan kadar başarılı olur… Detay anlatıp, filmi es geçmek olmaz. "Gelmeyen Bahar" töre cinayetleri ve kadına şiddet konularını işliyor. Filmin görüntü kalitesi ve kullanılan efektler görülmeye değer...

* * *
ŞAŞIRTAN BENZERLİK

Türk futbol tarihine, dört büyüklerde forma giyerek adını yazdıran iki isim var. Bu iki isimden Sergen Yalçın; hayatına yorumcu ve jüri üyesi sıfatı ile devam ederken, ikinci isim Burak Yılmaz ise Galatasaray'da futbol kariyerine devam ediyor.. .
Burak Yılmaz, Antalyaspor ile başladığı futbol hayatına; Beşiktaş, Manisaspor, Fenerbahçe ve Eskişehirspor ile devam etti.
Ardından Trabzonspor'a transfer olan Yılmaz, burada büyük bir çıkış yakalayarak gol kralı oldu. Krallık, beraberinde Galatasaray'ın da kapılarını araladı.
Sarı kırmızı kulübe transfer olan Yılmaz, hem Türkiye liginde hem de Şampiyonlar Ligi'ndeki performansı ile yıldız futbolcular arasındaki yerini sağlamlaştırdı. Ne olduysa bundan sonra oldu zaten… Türkiye'nin en büyük kulüplerinden olan Galatasaray'a gelen Burak Yılmaz, magazin basınında da sıkça yer aldı. Gece hayatında adı farklı güzellerle anılan futbolcunun son olarak manken Irmak Atuk ile olan beraberliği magazin haberlerinde yer aldı.
Buraya kadar "futbolu kadar özel hayatında da hızlıymış" dedirten Yılmaz'ın gerçeğini benden öğrenin istedim.
Geçtiğimiz gün Kanyon'dan rastladım yıldız futbolcuya. Yalnız değildi. Ancak yanındaki esmer güzel de Irmak Atuk değildi. İşin aslı; Yılmaz'ın kalbini kaptırdığı bu güzel şaşırtıcı ama Irmak Atuk'a ikizi kadar benziyordu.
Burak Yılmaz, o kadar çok seviyormuş ki, sevdiğini ailesi ile de tanıştırmış… Ben burada bir yanlış anlaşılmayı düzeltirken, yakında mutlu bir düğün haberi alırsanız sakın şaşırmayın derim…

* * *
FİS-KOS
Oyuncu Bartu Küçükçağlayan'ın Cihangirdeki evine hırsız girmişti.
O günden sonra uykuları kaçan Bartu, yine Cihangir'de başka bir eve taşınmıştı. Bartu, evine hırsız girdiğinden beri evde tek kalamıyormuş. Evde yalnız kaldığı sırada ya bir arkadaşını çağırıyormuş ya da dışarı çıkıyormuş… Anlayacağınız hırsız, Bartu'nun hayatını alt üst etmiş…