İhaneti gördüm

Piyade Albay Davut Ala, 15 Temmuz gecesi FETÖ cuntasına karşı silaha kuşandı. Ancak ağır yaralandı. Sağlığına kavuşur kavuşmaz da soluğu Ankara’da aldı. Gözyaşları içinde darbe komisyonuna kanlı girişimi anlattı: Düşman askeri bile bunu yapmazdı. O gece kışlada Türk olmayan iki yabancı subay vardı...

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 24 Kasım 2016 Güncelleme 24 Kasım 2016, 02:08
İhaneti gördüm

İÇİNDEKİLER

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ), Türk Silahlı Kuvvetleri'ne sızdı. Yıllarca saklandı. 15 Temmuz gecesi de halkını hedef alıp kurşunlar yağdırdı. Ancak TSK'daki kahraman subaylar, halk ile kol kola verip FETÖ cuntasına tokadı attı. İşte onlardan biri de Piyade Albay Davut Ala'ydı... Gazi Ala iyileşir iyileşmez dün soluğu Ankara'da aldı. TBMM Darbe Girişimi Araştırma Komisyonu'nda 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlattı. İşte Ala'nın ifadeleri:

YUNANİSTAN'A KAÇAN HELİKOPTER...
Verilen emir üzerine 15 Temmuz'dan bir hafta önce Kartaltepe Kışlası'na göreve başladım. O gün Tugay Komutanı izinli görünüyordu. Saat 17.04'te cep telefonlarına '15-16-17 Temmuz günleri Ayasofya, Taksim, Sultanahmet, metro, Marmaray, vapur seferleri, Sancaktepe, Fatih, Kartal ... eylem ikazı' diye bir mesaj geldi.

Zeytinburnu'ndaki lojmana giderken, GATA'dan refakatçi Yusuf Astsubay beni aradı. Darbe olduğu yönünde bilgi verdi. Kuleli Lisesi'nden bir yüzbaşının kendisini durdurduğunu ve darbe olduğunu söylediğini bildirdi. Saat 21.30 civarıydı. Biz inanamıyoruz. O arkadaşı GATA'da psikiyatriye göndermiştik, orada refakatçiydi. Hatta şöyle düşündük: Psikiyatriye gitti, kafayı yedi. Çünkü mümkün değil bu yüzyılda böyle bir şey düşünemiyoruz.

Ardından evden çıkıp Top Kule Kışlası'na gittik. Hayatımda bir kışlaya dört helikopterin indiğini hiç görmedim. Ama o gün orada dört helikopter gördüm. Birisi de Yunanistan'a kaçan helikopterlerden birisiydi. Daha sonra bir helikopter futbol sahasına indi. Kanal D ve CNN Türk'e baskına gidip orada yaralanan FETÖ'cü subayları taşıyan helikoptermiş. Arka kapıyı açınca 2 yaralı yüzbaşı subay sedyede yatıyordu. 'Yazıklar olsun size. Yaptığınız vatanı bölmekten başka bir şey değil.' dedim. Onlar da 'Siz göreceksiniz 2 sene sonra sizi yargılayacağız, asacağız' dediler. Bunları enterne edip yüzbaşına teslim ettim.

Daha önce o kışlada görmediğim, açıkçası silahlı kuvvetlerde de görmediğim askeri üniformalı ama saçı ve sakalı farklı 2 kişi gördüm. Rütbelerini falan göremedim. Ben onların Türk subayı değil, başka milliyetten, cinsten veya sivilden gelen insanlar olduğunu düşünüyorum. Bunlara üç defa 'Teslim olun' diye bağırdım. O sırada ilk mermiyi bize sıktılar. İlk mermi sol bacağımda cüzdanıma denk geldi. Cüzdanımdaki kartlarım bile delindi.

Helikoptere bineceklerini düşünerek oraya yöneldim. Karaciğerimden vuruldum. Kopan parmağımı avuç içine alıp öyle gittim. Sonra bayılmışım. Öldü diye beni kenara atmışlar. 2 gün sonra hastanede gözlerimi açtım. Bu insanlar ile silah arkadaşlığı yapmışım, ekmeğimi bölüşmüşüm, bize nasıl bu kadar hainlik yapabildiklerini anlayamıyorum.

Yaşamam bir mucize. Şu anda bir parmağım yok. Diyaframım delindi. Kaburgalarım kırıldı. Sol dizimde, ayağımda 3 mermi var. Bunların hiçbiri önemli değil. Bir Rum ordusunu getirip koysaydık oraya, Rum askeri bile o halka o eziyeti etmezdi. Bu nasıl zihniyettir.

Albay Davut Ala, FETÖ'nün darbe girişimi gecesi tam 7 kurşun yedi. Bir parmağı koptu. Karaciğerinin yarısı gitti. Diyaframı delindi. Kahraman albay olay gecesi ilk kurşunu bacağından yedi. Ancak o kurşun cüzdanına isabet etti. Davut Ala "Beni önce Allah sonra cüzdan kurtardı" diye konuştu.



KAHRAMANLAR BİR ARADA
Komisyona Davut Ala dışında 15 Temmuz'un diğer kahramanları da konuştu.