ÖNEMLİ HEDEF BMGK ÜYELİĞİ
Erdoğan'ın ilk teması Obama'nın verdiği resepsiyonda gerçekleşti. İki liderin resepsiyon sırasında baş başa kalarak yaptığı bu görüşmede kısa süreli olarak Suriye ve bölgesel meseleleri konuşuldu. Türkiye'nin müdahaleye vereceği destek iki lider tarafından değerlendirilirken, Erdoğan'ın müdahalenin kısa süreli olmaması gerektiğini, sonuç alınıncaya kadar kararlılıkla sürdürülmesi gerektiğini dile getirdiği öğrenildi. Erdoğan, başarılı sonuç alınması için tampon bölge ve uçuşa yasak bölge ilanının önemini vurgularken, insani yardımlar açısından da bu kararın kritik olduğunu savundu. Erdoğan'ın Suriye ve Irak ana gündemleri ile gittiği Birleşmiş Milletler'de 2015 yılında yapılacak çok önemli bir seçim için de düğmeye bastığı ortaya çıktı. Erdoğan, Güvenlik Konseyi seçimi öncesi her ülkenin eşit oy hakkı olduğu için her ülke temsilcisiyle görüştü. Erdoğan özellikle daha önce temas imkanı bulunamayan Karayip ülkeleri Antigua, Barbados ve Grenada başkabanlarıyla uzun görüşmeler yaptı.
AVRUPA SORUMLULUK ALMALI
Bu görüşmeler ilk meyvesini verdi. BM'nin en üst düzey grubu olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 'Yabancı Savaşçılar' konulu üst düzey bir toplantı yaparken Başkan Obama'nın ricasıyla Tayyip Erdoğan da toplantıya katıldı. Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi ve 10 geçici üyesi ülkelerin devlet başkanı, cumhurbaşkanı seviyesinde en üst düzey yetkililerle gerçekleştirdiği toplantıda Erdoğan'ı Türkiye'nin tezlerini ortaya koydu. Obama başkanlığında yapılan toplantıda söz alan Erdoğan, Türkiye'nin yabancı savaşçılar konusunda üzerine düşeni yaptığını, Türkiye'ye iletilen isimlerin girişlerinin engellendiğini ve sınır dışı edildiğini söyledi. Avrupa ülkelerinin, daha fazla sorumluk alması gerektiğini de söyleyen Erdoğan, terör örgütlerinin Müslüman ülkelerden daha fazla Avrupa'da popüler olmasının da sorgulanması gerektiğini savundu.
YENİ IRAK'A DESTEK
Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York'taki Türkevi'nde Irak Cumhurbaşkanı Masum ile de bir araya geldi. Yaptığı görüşmede Bağdat'ta kurulan yeni hükümet için başarı dileklerini ileterek, Türkiye olarak Irak'ın birlik ve beraberliğini önemsediklerini vurguladı. Teröre karşı ortak mücadelenin önemine değinilen görüşmede, ikili ekonomik ilişkilere ivme kazandırılması konusunda da mutabakat sağlandı. Erdoğan, dost ve kardeş Irak ile yeni dönemde her türlü desteği vermeye hazır olduklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi için gittiği New York'ta ABD Başkanı Barack Obama ile kritik görüşmelerde bulundu. Erdoğan, Obama'ya IŞİD ile mücadele konusunda Türkiye'nin planlarını detaylı bir şekilde anlattı. 5 daimi, 10 geçici üyesi bulunan BM Güvenlik Konseyi'nin üst düzey toplantısında Erdoğan'a söz verilmesi sıra dışı bir gelişme olarak tanımlandı.
TÜRKEVİ DOLDU TAŞTI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Salı günkü programının öğleden sonraki bölümünü Birleşmiş Milletler Binası'nın karşısındaki Türk Evi'nde ikili görüşmelere ayırdı. Erdoğan, Obama'nın resepsiyonuna katılmadan önce Türk Evi ile BM binası arasında mekik dokudu. Erdoğan Türkevi'ndi İtalya Başbakanı Matteo Renzi, ardından İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ve Slovenya Cumhurbaşkanı Pahor, Romanya Başbakanı Ponta ve Gürcistan Başbakanı Garibaşvili ile bir araya geldi.
ABBAS İLE KALICI BARIŞ
Türkevi'nde Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ı da kabul eden Erdoğan, Gazze'deki ateşkesin kalıcı hale getirilmesi çalışmalarını masaya yatırdı. Gazze'ye yönelik ablukanın kaldırılması için uluslararası camianın İsrail üzerinde baskı yapması gerektiğine değinilen görüşmede, Cumhurbaşkanı Erdoğan bu konuyu da gündemde tutacağını belirtti.
BEŞ KARDEŞ!
BM'nin Güvenlik Konseyi toplantısı öncesi dünyanın önemli gazetelerinde yer alan bir alan dikkat çekti. Washington Post (ABD), Le Monde (Fransa) ve Guardian (İngiltere) gazetelerinde "Dünya beşten büyük" denerek BM'de veto hakkı bulunan 5 daimi üye Çin, Birleşik Krallık, ABD, Rusya ve Fransa'nın kendi çıkarlarına göre davrandıklarını anlatan bir ilan yayınlandı. İlanda dünya barışını inşa etmek için kurulan BM'de bu beş ülkenin veto hakkını kullanarak evrensel sağ duyu yerine kendi çıkarları doğrultusunda hareket ettiği ve bu durumun dünyadaki savaşları tetiklediği yazıldı. İlan, Türkiye'deki sivil toplum örgütleri tarafından verilirken diğer daimi üyeler olan Rusya ve Çin'deki gazetelerin ilanı yayınlamayı reddettikleri öğrenildi.
