'KELEPÇELENDİK'
Özgürlüklerine kavuşan konsolosluk çalışanları esaret günlerini şöyle anlattı:
- Silahlı IŞİD militanları, bize "Misafirimizsiniz" dediler. İlk günlerde "Serbest bırakacağız" diyerek şiddet uygulamadılar. Ancak sonra durum değişti. Diyaloglar, "Kafirsiniz" noktasına kadar vardı.
- Türkiye'nin operasyon yapacağı kaygısıyla farklı binalara götürüldük. Gözlerimiz bağlandı. Bir yer değiştirmede hepimizin el ve ayakları kelepçelendi ve zincirle bağlandı.
- Çatışmalar başladığında veya bir patlama sesi geldiğinde binaların mahzenine kapatıldık. Günlerce gün ışığı göremedik. Foseptik çukurunda kaldık.
- Moralimiz bozulduğunda Allah'a sığındık. Dua ettik.
- En az 4 kez serbest kalacağımız istihbaratı geldi. Ama özel harekatçı polislerin zaman zaman tartıştığı "Çeçen komutan" bizi bırakmadı.
- Günlerce tavuk-pilavdan başka yemek çıkmadı. Son 10 gün sadece salçalı pilav ve su ile idare ettik.
- IŞİD'in elinde kalan ailelerin iki bebeğin ihtiyaçları ise Ankara'nın özel ilgisi sayesinde bir ölçüde karşılanabildi.