Dersin adı var

Velilerin cüzdanını boşaltan, çalışanları sömüren dershanelerin birçoğunda öğretmenlik yeterliliği olmayan kişiler eğitim veriyor. Açık öğretim öğrencileri ya da öğretmenlik formasyonunu almayan diğer bölüm mezunları derslere giriyor

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 21 Kasım 2013 Güncelleme 21 Kasım 2013, 01:08
Dersin adı var

İÇİNDEKİLER

Dönüştürülmesi gündeme gelen dershanelerdeki çarpıklıkların sonu gelmiyor. Velilerin her yıl milyarlarca lirasını cebine koyan dershaneler, çalışanlarına da köle gibi davranıyor. Sigortasız çalıştırılan öğretmenler ve diğer personelin bir kısmı asgari ücretten gösterilip devletten vergi kaçırılıyor. Dershanelerdeki en önemli çarpıklıklardan birisi de eğitimci kadrosunda yaşanıyor. 'Ucuz' eleman çalıştırma mantığı güden dershaneciler, yeni mezun öğretmen adaylarını 'stajyer' adı altında ücretsiz çalıştırırken, öğretmenlik formasyonu olmayan birçok kişiyi de öğretmen olarak istihdam ediyor. Özellikle KPSS'ye giremeyen fen-edebiyat fakültelerindeki bölümlerden mezun olan ve formasyon almamış gençler dershanelerde öğretmenlik yapıyor.

Gel de öğret!

TAKVİM'e ulaşan birçok dershane öğretmeninin anlattığına göre, bazı dershanelerde ise açık öğretim öğrencileri ders veriyor. Veliler, 'Çocuklarımız iyi bir yer kazansın' diye tonlarca para öderken, kalitesiz eğitim yüzünden sonuç çoğunlukla hüsran oluyor. Birkaç başarılı öğrenci de dershanelerin 'reklamlarında' kullanılıyor. Dershanelerde çalışan formasyon almış gerçek öğretmenler ise düşük ücret ve zor çalışma şartlarına katlanmak zorunda kalıyor. Atanamadıkları için dershanelere mecbur olan bu öğretmenler, günde 10-12 saatlik çalışma şartlarına itiraz edecek olduklarında 'kapıda' yüzlerce insan bekliyor. 'Beğenmiyorsan git' denilerek tehdit ediliyor. Öğretmenler, dershane sisteminin dönüştürülmesi aşamasında bu çarpıklıkların da mutlaka giderilmesini istiyor.



MAAŞ BİLE VERMİYORLAR
Dershane çalışanlarının en büyük sorunu maaşlarıyla ilgili. Milyarlar kazanan dershaneciler, iş çalışana para vermeye gelince cimrileşiyor. TAKVİM'in ulaştığı dershane öğretmenleri, şunları anlatıyor: "Hiç para almadan çalışan onlarca genç arkadaşımız var. Sırf tecrübe kazanmak ve işsiz görünmemek için kabul ediyorlar. 300 lira maaşla çalışanlar var. 700-800 lira alanların da sigortası yapılmıyor."

DERSHANEDE BÜYÜK KANDIRMACA
Dönüştürülmesi gündeme gelen dershanelerdeki çarpıklıkların sonu gelmiyor. Velilerin her yıl milyarlarca lirasını cebine koyan dershaneler, çalışanlarına da köle gibi davranıyor. Sigortasız çalıştırılan öğretmenler ve diğer personelin bir kısmı asgari ücretten gösterilip devletten vergi kaçırılıyor. Dershanelerdeki en önemli çarpıklıklardan birisi de eğitimci kadrosunda yaşanıyor. 'Ucuz' eleman çalıştırma mantığı güden dershaneciler, yeni mezun öğretmen adaylarını 'stajyer' adı altında ücretsiz çalıştırırken, öğretmenlik formasyonu olmayan birçok kişiyi de öğretmen olarak istihdam ediyor. Özellikle KPSS'ye giremeyen fen-edebiyat fakültelerindeki bölümlerden mezun olan ve formasyon almamış gençler dershanelerde öğretmenlik yapıyor.



TAKVİM'e ulaşan birçok dershane öğretmeninin anlattığına göre, bazı dershanelerde ise açık öğretim öğrencileri ders veriyor. Veliler, 'Çocuklarımız iyi bir yer kazansın' diye tonlarca para öderken, kalitesiz eğitim yüzünden sonuç çoğunlukla hüsran oluyor. Birkaç başarılı öğrenci de dershanelerin 'reklamlarında' kullanılıyor. Dershanelerde çalışan formasyon almış gerçek öğretmenler ise düşük ücret ve zor çalışma şartlarına katlanmak zorunda kalıyor. Atanamadıkları için dershanelere mecbur olan bu öğretmenler, günde 10-12 saatlik çalışma şartlarına itiraz edecek olduklarında 'kapıda' yüzlerce insan bekliyor. 'Beğenmiyorsan git' denilerek tehdit ediliyor. Öğretmenler, dershane sisteminin dönüştürülmesi aşamasında bu çarpıklıkların da mutlaka giderilmesini istiyor.



ÖĞRENCİYİ STRESE SOKUYOR
"Dershaneye
gitmeyen öğrenci başarısız olur, dershane olmazsa eğitim darbe alır" gibi medyada lanse edilen haberlere sert yanıt geldi. Çocuk ve ergen psikoloğu Gürkan Odabaşıoğlu, dershanelerin insanların rekabet duygusunu körükleyerek, bundan nemalandığını söyledi. Odabaşıoğlu, "İyi bir üniversite kazanmak için dershane zorunluymuş gibi empoze ediliyor. Rekabet körüklenerek çocukların psikolojisiyle oynanıyor. Sınav stresi nedeniyle psikoloğa başvuran genç sayısı yüzde 100 arttı" dedi. ( Betül ALAKENT )



VELİYİ SOYUYORLAR
Anadolu Aslanları İşadamları Derneği Başkanı Mustafa Koca, dershanelerin öğrenciyi yarışa hazırlamaya dönük bir düzenek olduğunu kaydederek, "Ne eğitim tarafı öndedir. Ne de öğretim. Ayrıca her yıl veli üzerine 10 milyar doları aşan ölçekte bir yük yüklemeye de devam etmektedir" dedi. Koca, okulların çok daha nitelikli olarak, dershaneye ihtiyacı yok etmesi gerektiğini belirtti.