Galatasaray, Konyaspor maçının ikinci yarısında şov yaptı. Ama hakem Yunus Yıldırım hakemlik yapmadı.
Konya'nın yıkılma sebeplerini oluşturan ilk 2 gol nizami değil.
Bir gece önce Olimpiyat Stadı'nda Bülent Yıldırım'ın hakemliği vardı ki, o da evlere şenlik.
Beşiktaş'ın İstanbul Büyükşehir karşısında 2 puanı çöpe gitti...


Bu hafta haksızlıklara imza atan hakem çoktu zaten.
Fenerbahçeli Kazım'ı sahada tutmak, rakibin ayağını eline vermekle eşdeğerdi.
Bursaspor karşısındaki Kocaeli'nin verilmeyen penaltısı hayatiydi...
Fırat Aydınus, Trabzon'da gülen yüzüyle, ağlayan hakemlik konulu bir yağmur sergisindeydi sanki.


Futbola gelince...
Lincoln'ü kazanmak, kaybetmekten kolaymış. İki haftadır sahada başka bir Lincoln esiyor.
Fenerbahçe'de bu sezon çorak bir iklim var. Sivasspor maçı hüzün karelerinden ibaretti.
Gördük ki, Fenerbahçeli futbolcuların ne bedenleri terliyor, ne ruhları.
Trabzonspor, Antalya karşısında şampiyonluğun sadık aşığı olarak, son dakikaya kadar galibiyet için savaştı.
Bu hava onlara yakışıyor.


Bursaspor ve Gaziantepspor'daki çılgın yükseliş sürüyor.
Hacettepe ve Kocaeli gidecekleri yolu tarif ediyorlar sanki.
Antalyaspor'un, kendine çelme takmaktan ne zaman vazgeçeceğini çok merak ediyorum.
Oynadıkları futbol, puan cetvelindeki yerlerinin karşılığı değil.