Yetenek genlerinde var Siyah-Beyazlı yönetimin uzun süre uğraş verdikten sonra renklerine bağladığı genç Arjantinli'nin babası Eduardo Delgado, ülkesinde eski bir futbol yıldızı.
En büyük idolü Maradona İki yaşındayken babasının teşvikiyle futbol topuyla buluşan Delgado, en büyük idolü olan Maradona'yı örnek aldı ve kısa süre içinde büyük bir oyuncu oldu.
Beşiktaş'ın FC Basel'den transfer ettiği yeni bombası Delgado için İsviçre ayağa kalktı. Siyah-Beyazlı yönetimin yaklaşık iki ay peşinden koştuktan sonra renklerine bağladığı 24 yaşındaki yıldızın Türkiye'ye gelişi İsviçre'de büyük yankı buldu. Ülkenin önde gelen yayın organları, "İsviçre futbolunun en güçlü takımlarından Basel, orta saha maestrosunu Beşiktaş'a kaptırdı, artık böylesi zor bulunur" başlıkları attı. Peki, İsviçre'yi, aynı zamanda da Türkiye'yi ayağa kaldıran, Dünya Kupası'nda kapıştığımız İsviçreliler'i Beşiktaş'a transferiyle kızdıran bu Delgado kim? Uzun zamandır Türk basının gündeminde olan yıldız futbolcu hakkında bilinmeyenleri bugün masaya yatırıyoruz. Delgado nasıl bir futbolcu? Özel hayatı nasıl? Hobileri, fobileri nedir? İdolü kim? Hepsi bu yazıda.
Babası da futbolcu Futbol dünyasının gelecekteki en büyük yıldızlarından biri gözüyle bakılan Matias Emilio Delgado, 15 Aralık 1982'de Arjantin'de dünyaya gözlerini açtı. Henüz iki yaşındayken ailesi, başkent Buenos Aires'e göç etti. Küçük Delgado'nun geleceği aslında doğduğu andan itibaren alnına yazılmıştı. Babası Eduardo Emilio Delgado, Arjantin Birinci Ligi'nde profesyonel futbolcuydu. Dünyaca ünlü Mario Kempes'in de formasını giydiği Central Rosario kulübünde futbol oynadı. Arjantin Milli Takımı'nın en parlak olduğu dönemlerde dünyanın en iyi futbolcularından biri olan Armando Diego Maradona'yla 5-6 kez ülkesi için ter döktü. Böyle bir baba ve efsane isimler arasında doğup da futbolcu olmamak mümkün değildi.
Tekniğiyle dikkat çekti Şu anda menajerliğini yapan babası, küçük Delgado'nun birçok kez elinden tutarak idmanlara götürdü. Topa ilk vuruşunu Arjantin'in en önemli futbolcuları arasında yapan Delgado, aslında yıldız bir futbolcu olacağının sinyallerini o zamandan vermeye başladı. Delgado'nun topa olan hakimiyeti ve vuruşu babasının gözünden kaçmadı. Oğlunun çok iyi bir futbolcu olacağını, boynuzun kulağı geçeceğini daha o zamandan anladı. Özellikle küçük yaşına rağmen sol ayağıyla attığı frikikler ve yüksek top tekniği, baba Delgado'nun hemen dikkatini çekti. İki erkek, bir kız kardeşi olan Matias Delgado, futbolcu olma rüyasına ülkenin en büyük takımlarından biri River Plate'in minikler takımında başladı. Daha ilk maçında attığı gollerle gelecekte büyük bir yıldız olacağının sinyallerini verdi. Artık Delgado için, en büyük idolü Maradona gibi bir futbolcu olma yolu açılmıştı.
Küçük yaşta yıldız oldu Antrenmanlardan çıkıp sürekli Maradona'nın maçlarını izleyen ve efsane yıldızın futbolunu adeta ezberleyen minik Delgado, ertesi gün idmanda Maradonavari hareketler sergileyip herkesi şaşırtıyordu. Delgado, daha sonra oynadığı Argentinos Juniors'ta gösterdiği performansla büyük kulüplerin dikkatini çekti. Ergenlik çağlarının başlarında Birinci Lig takımı Chacarita Juniors yöneticilerini peşinden koşturdu. Chacarita Juniors'un yöneticileri, oğlunun River Plate'de forma giymesini isteyen baba Delgado'yu ikna etmek için kesenin ağzını açmak zorundaydı. Onlar de gerekeni yaptı ve genç bir oyuncu için çok yüksek bir ücret olan 450 bin Dolar ödeyerek baba Delgado'nun inadını kırmayı başardı. Yeni takımında çok başarılı bir performans gösteren Delgado, bir süre sonra yeniden Buenos Aires'e döndü. Ve ardından baba Delgado'nun hayalleri gerçek oldu. River Plate'e imza atan Matias Delgado, oğlunun Arjantin'de büyük bir kulüpte forma giymesini isteyen babasını belki de dünyanın en mutlu insanı yapmıştı. Fakat genç yıldızın hedefi başkaydı. O, Arjantin'in yeteneklerini göstermesi için yeterli olmadığını düşünüyordu. Bunun için daha çok çalıştı. İdmanlardan sonra arkadaşları evlerinin yolunu tutarken, Delgado frikik çalışıyor ve futbolunu sürekli geliştiriyordu. Ve Delgado kaderiyle savaşını kazandı. 21 yaşındayken hayallerini gerçeğe dönüştürürerek kendisini uzun süredir mercek altında tutan İsviçre kulübü Basel'e transfer oldu.
İsviçre'nin en iyi oyuncusu Her maçta takımını bir orkestra şefi gibi yöneten Delgado, Basel taraftarlarının ilk günden itibaren sevgilisi oldu. Yıldız oyuncu, İsviçre'de geçirdiği üç sezonda oynadığı 113 resmi maçta tam 41 gol attı. FIFA resmi sitesinde şu an İsviçre'nin en iyi futbolcusu olarak gösterilen Delgado, aynı zamanda İsviçre'de de 2006 yılının en iyi oyuncusu seçildi.
Uçaktan korkuyor "Daha büyük bir futbolcu olmak, Arjantin Milli Takımı'nda oynamak için büyük kulüp Beşiktaş'a geldim" diyen Delgado, 15 gün önce bir erkek babası oldu. Tenis öğretmeni eşi Maria Laura Rossi, şu an Fransa'nın Nantes takımında forma giyen Julio Hernan Rossi'nin kız kardeşi. Delgado'nun en büyük fobisi ise uçak. Ancak mecbur olduğu için bu korkusunu yenmeye çalışıyor. En büyük hayali de bir gün Arjantin Milli Takım formasını giymek.
Geleceğim Beşiktaş'ta Gece hayatından hiç hoşlanmayan Arjantinli futbolcu, mütevazi ve sakin bir yaşamı tercih ediyor. Ailesiyle vakit geçirmek en büyük hobisi ve bundan müthiş zevk alıyor. Sezon ortasında Basel'le olan kontratını 2008'e uzatmasına rağmen Beşiktaş'ı tercih eden Delgado, İsviçre'den ayrılmadan önce yaptığı açıklamada, "Ailem ve ben İstanbul'da yeni bir çevre ve yabancı bir kültüre alışmak zorundayız. Basel'de rahattım. Ancak Beşiktaş, her alanda geleceğim için daha çok imkan sunuyor" ifadesini kullandı.
