Bir vatandaş gıda ürünlerine 'Helal' damgası vurmak için dernek kurdu ve para topluyor!.
Vatandaşındini konulardaki hassasiyeti, bazılarının iştahını kabartıyor. GİMDES isimli bir dernek kuran Faruk Köse isimli girişimci, yiyecek ve içeceklere 'Helal' damgası vurmak için yetki belgesi istiyor. ÜstelikKöse bu iş için şimdiden para toplamaya başladı. Gıda maddelerinin helal ya da haram olduğu konusunda kendini yetkili gören Köse'ye firmalardan büyük tepki var. Diyanet de Köse'nin derneğini yetkisiz ilan etti.
***
Helali hoş olsun!
Bir bu eksikti. İstanbul'da kurulan bir dernek, gıda ürünlerine 'Helaldir' damgası vurmak için harekete geçti. Üstelik bu iş için para da topluyor.
Türkiye'de bilgili bilgisiz herkesin yorum yaptığı ve üzerinden para kazanılan konuların başında 'din' geliyor. Dini hassasiyeti kullananlar, trilyonlarca lira rant elde ediyorlar. 6 ay kadar önce kurulan GİMDES (Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Denetleme ve Sertifikalandırma Derneği) adlı bir dernek, 'yiyeceklerin hangisi helaldir, hangisi haramdır'a karar vermek üzere faaliyetlerini sürdürüyor. Türkiye'de satılan her ürüne şüpheyle yaklaşan bu dernek, ürünlerde 'helallik, haramlık' arıyor! Bu arada dernek, internet sitesinden, hesap numaralarına 'bağış' adı altında para topluyor.
'BOŞLUĞU DOLDURDUK' Dernek, internet sitesinde çalışmalarıyla ilgili bilgilere yer veriyor. Kendilerini 'sivil toplum kuruluşu' olarak tanımlayan dernek yöneticileri, niçin kurulduklarını da şu sözlerle anlatıyor: "Gıda Kodeksi'nin etiketlemeye ilişkin tebliğine baktığımızda, helal ve haramla ilgili bir hükmünün olmadığını görüyoruz. Oysa Türkiye'de büyük çoğunluk helal ve harama önem veriyor. Kodeksteki bu boşluğun bir şekilde doldurulması gerekiyordu ki, bunun için GİMDES kuruldu." Kendisini otorite yerine koyan dernek, Türkiye'deki her türlü yiyeceğe 'helal' ya da 'haram' deme hakkını ve yetkisini de kendisinde görüyor. İyi niyetle toplum için çalışacakmış gibi görünen dernek, işin içine parayı sokunca asıl niyet anlaşılıyor. Bu arada tüm ürünlerin 'haram' olabileceği şüphesi de yayılıp, kafalar karıştırılıyor.
FİRMALARIN TEPKİSİ Türkiye'de sürekli böyle şüpheler insanların kafasına sokulduğu için, birçok büyük firma ürünlerine çeşitli ibareler koymak zorunda kalmıştı. 'Kolada alkol olduğu', 'bisküvilerde domuz yağı kullanıldığı', 'etlerin besmelesiz kesildiği' gibi söylentiler karşısında, en büyük gıda üreticileri bile ambalajlarına, 'Ürünümüzde domuz eti yoktur', 'Alkol yoktur', 'Etlerimiz İslami usullere göre kesilir' gibi yazılar koyma zorunluluğu hissetti. Bu tür yaklaşımların tehlikeli olduğunu belirten firma yetkilileri, "Bu sertifikayı almayan ürünler harammış gibi algılanırsa büyük sıkıntı olur" diyorlar.
DİYANET KARŞI ÇIKIYOR Derneğe tepki gösteren İstanbul Müftülüğü ve Diyanet yetkilileri ise fetva verme yetkisinin Diyanet'te olduğunu belirterek, derneğin yetkisiz olduğunu söylüyor. Tarım ve Sanayi Bakanlıkları ise suskun. Derneğin kendilerinin izni olmadan sertifika vermesi ve karşılığında para alması konusunda bakanlıkların nasıl bir tavır takınacağı merak konusu.