Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa 11 Kasım 2004
KONUYLA İLİŞKİLİ DİĞER YAZILAR
Zulüm ve kul hakkı
Bizim Nasreddin Hoca

Zulüm ve kul hakkı

İslam dini, zulmün her çeşidini şiddetle yasaklar. İslam ile zulmü uyuşur görmek, İslam'a yapılmış en büyük zulümdür.



Zulüm ve kul hakkı konusunu doğru ve kolay anlayabilmek için, dinin genel yapısına kısa bir göz atmak gerekir. Dinin başlıca iki yönü vardır. a) Allah ile ilgili olan yönü: Allah'a iman, ibadet ve itaat şeklinde özetleyebileceğimiz bu esaslar, gerçekte fayda ve yarar itibariyle Allah ile bir ilgisi yoktur. İnsanların idadet ve itaatı Allah'a fayda sağlamaz, insanların isyan ve günahları da Allah'a zarar ve ziyan veremez. Dolayısıyla, dinin Allah'a yönelik esasları da gerçekte yine insanlarla ilgilidir. Kişi Allah'a inanarak, ona iman ve itaat ederek diğer insanlara iyi davranmanın yolunu ve yeteneğini kazanmış olacaktır. b) İnsanlar ile ilgili olan yönü: İnsanların yine insanlarla ilgili faliyetlerini düzenler. Özet olarak söylersek, bu da ikiye ayrılır. Birincisi İnsanlara iyilik yapmak ve iyi davranmaktır. İkincisi ise, insanın insana kötülük yapmasını önlemektir. Görülüyor ki, din sonuçta bütün halinde insanlığın yararına olan, Allah'a fayda veya zarar vermeyen bir sistemdir.

Zulüm, karanlık ve eziyettir
Zulüm kelimesi kök itibariyle karanlık anlamına gelir. Başka insanlara eziyet etmeye, haksızlık yapmaya da zulüm denilmiştir. Çünkü, o zulüm edilen kimseye, onun ruhuna ve hayatına bir karanlık getirilmiş olmaktadır. Zulüm haksızlıktır. Bir kişinin hakkı olmadığı bir şeyi alması, gerçek hak sahiplerine bir haksızlıktır, zulümdür. Zulüm adaletin zıddıdır. Zulüm ve haksızlık olan yerde, adalet olmaz. Adalet herkesin hakkını kendisine vermektir. Zulüm eziyettir. Zulme maruz kalan kimse, mutlaka bir eziyete uğramıştır. Ya ruhen eziyet görmüş, ya da bedenen eziyet görmüş, ya da her iki yönden de eziyet çekmiştir. Bütün dinler zulmü lanetler, yani onu kötü görür ve önlemeye çalışır. Hemen her devletin kanunlarında kendine göre zulmü önlemeye çalışır. Zulmü doğrudan, zulüm olması nedeniyle savunan insan bulmak mümkün değildir. Öylesi kimseler, insanlık niteliğini yitirmiş kimseler olarak görülür. Zulmü yapanlar genelde onu tevil ederek, başka masum kılıflara saklayarak yaparlar. Kısacası, zulüm karanlıktır, eziyettir, haksızlık ve adaletsizliktir.

İslam, zulmü şiddetle yasaklar
İslam dini zulmün her çeşidini şiddetle yasaklar. İslam ile zulmü bir arada uyuşur görmek, İslam'a yapılmış en büyük zulümdür. Din adına işlenen cinayet zulümlarının gerçekte din ile ilgisi mevcut değildir. Din, zulümları önlemek için gelmiştir. Zulüm yapmak için değil. İnsanların mallarına, canlarına veya maddi manevi haklarına saldırmak zulümdur ve İslam onu şiddetle yasaklar. İslam terminolojisinde, zulmü yapan kimseye zalim denilir. Kur'an-ı Kerim, zalimler hakkında ağır cezalar ön görmektedir. "Allah, zalimlere (zulüm yapanlara) hidayet eylemez." (Kasas Suresi: 50) "Biliniz ki, zalimler (zulüm yapanlar) sürekli azapda olacaklardır." (Sura Suresi: 45) "Zalimler (zulüm yapanlar) için acı bir azap vardır." "Zalimler için hiçbir yardımcı olmayacaktır." (Bakara suresi: 270) Kur'an-ı Kerim'de, zalimlerle ve onlara yöneltilen kınama ve cazalarla ilgili ayetlerin sayısı yüzlercedir. Bütün bu ayetleri görmezden gelerek, İslan ile zulmü, cinayeti bağdaştırmak ilim ve akıl ile bağdaşamaz. Şurası da bir gerçektir ki, bir takım çevreler ayetleri ve dini kuralları tefsir yoluyla gerçek anlamından saptırmaktadırlar. İşte, o gibi kimseler, İslam'ın lanetlediği zulüm ve cinayetleri, İslam'ın emri halinde sunabilmektedirler. Ama onlar, Allah katında geçersizdir. Allah, zulme razı olmaz.

Zulüm, kul hakkına saldırıdır
Türk İslam kültüründe, zulüm kul hakkına saldırıdır, tecavüzdür. Kul hakkı yemek, en büyük günahlardandır. Yine bizim kültürümüzde, halkımız şöyle der; "Allah bana, benim huzuruma kul hakkı ile gelme, gerisini af ederim dermiş. Yani Allah kendi hakkına tecavüzü, isyanı af eder ama kul hakkına tecavüzü af eylemez demek istenir. İnsan haklarını koruma yolunda gayet güzel bir vurgudur. Bu vurgu elbetteki, İslam'ın özünden ve ruhundan ilham alınarak yapılmaktadır. Şunu söylemek istiyoruz, Kur'an-ı Kerim'deki zulmü yasaklayan ve zalimleri tehdit eden ayetler, bütün halinde kul hakkına tecavüzü önleyen, insan haklarını koruyan beyanlardır. Dolayısıyla, insan haklarına tecavüz, İslam açısından büyük günahlardandır. Müslümanlar, öncelikle kendileri kul hakkını, yani insan haklarını çiğnemekten uzak durmalı ve ikinci olarak da, insan haklarını çiğneyen kişi ve durumlarla meşru yollarla mücadele etmelidirler.

İnsan haklarına tecavüz örnekleri
Üzülerek ifade edelim ki, bugün dünyanın bir çok yerinde ve ülkemizde yaygın biçimde insan haklarına saldırılar yapılmaktadır. Kul haklarına tecavüzler yapılmaktadır. Yani binbir türlü zulümler yapılmakta ve zalimler ortada kahraman edasıyla dolaşmaktadırlar.

İşte, bazı örnekler:
* Irak'ta aylardan beri kadın ve çocuklarında içinde bulunduğu kitlelerin başına tonlarca bombalar atılıyor ve bütün dünya bu duruma seyirci kalmaktan başka bir şey yapamıyor veya yapmıyor.

* Filistin'de aynı biçimde yıllardan beri Filistin halkının başına bombalar atılıyor, çocuklar öldürülüyor, kadınlar öldürülüyor, masun insanlar öldürülüyor, yine dünya bu durumu kınamaktan başka bir şey yapamıyor.

* Kendi ülkemize şöyle bir göz attığımızda, öylesi sıcak savaşlar mevcut değil ise de, sayısız haksızlıklar, insan haklarına tecavüz ve kul hakkına saldırılar görmekteyiz. Milyonlarca insan işsiz, perişan ve sefil durumdadır. Gece kondularda feci bir hayat yaşayan killeler var. Hasta olduğu halde tedavi olamayan, ilaç alamayan, hatta muayene olamayan, acı içinde kıvranan milyonlarca insan var ülkemizde. Öbür tarafta da bankaların içini boşaltarak, çeşitli yolsuzluklar yaparak, on milyarlarca doları milletin cebinden, hazinesinden çalanlar da yine bizim ülkemizdedir. Bütün bunlar, insan haklarına tecavüzün, kul hakkına zulüm ve saldırının açık örnekleridir. Bu zulümler var iken, İslam'dan ve devletten söz ederken yüzümüz kızarmaktadır.

"Mallarını gece gündüz; gizli ve açık Allah yolunda harcayanlar var ya, onların Rab'leri katında mükafatları vardır. Onlara korku yoktur. Onlar mahzun da olacak değiller." (Bakara Suresi: 274)

Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. Ama O sizin kalplerinize ve işlerinize bakar. (Hadis-i Şerif)




DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
Ata'yı özlemle andıkÖlüm pahasına Irak
Gökçen'in acı sonuYarın toprağa verilecek
Muhtar, ders başındaSahte yeğene 37 yıl
Emre'nin sonuDöner bıçakla şov yaptı
'Organ bağışlayın'Güne BAKIŞ
Güne bakışKalın bel, kalp krizi habercisi
Eş seçimi çok önemliİnanılmaz ama gerçek
3 talihliye 162'şer milyarAlt yazı
EKONOMİ
Bas-Konuş Bas-Konuş yarışı
Bas-Konuş servisinde Turkcell ile Avea arasındaki rekabet artıyor.2...
Şener, G.O.R.A.'cılarla...
Unakıtan: TÜPRAŞ'ta bekliyoruz
Yıldızlar geçidi
Yıldırım'dan zam uyarısı
Vakıfbank'tan ihracatçılara...
THY seferlerini artırıyor
MAGAZİN
Hülya'nın Hülya'nın kaçamağı
Hülya Avşar, yoğun iş temposuna rağmen dostlarını ihmal...
Helin'in doğum gününde yeni...
Mercedes satın alıyor
Poz vermeyi seviyor
Çok üşüdü ama...
Aralık'ta evlenecek
Güzelim diye manken olamam
 
 
 
 
 
 
 
HAVA DURUMU
ISTANBUL - Par. Bul. 21 C,Par. Bul. 16 C
ANKARA - Par. Bul. 19 C,Par. Bul. 11 C
IZMİR - Par. Bul. 21 C,Par. Bul. 14 C
ANTALYA - Fırtına 19 C,Par. Bul. 18 C
ADANA - Par. Bul. 24 C,Par. Bul. 19 C
EKONOMİ
IMKB E: 22,618 D:% 0.33
DOLAR S: 1,458,000 D:% -0.21
EURO S: 1,886,000 D:% 0.11
AKTÜEL
GÜNE BAKIŞ
SPOR
GÜNCEL
     
  Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa
     
     
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
Merkez Gazete Dergi Basım Yayıncılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Üretim ve Tasarım  Merkez Bilgi Grubu