Geçtiğimiz haftalarda İstanbul, bir kez daha dünya sahnesinde parlayan yıldızlara ev sahipliği yapmıştı. Jennifer Lopez gibi global bir ikonun İstanbul'da sahne alması başlı başına bir olayken, bu ziyaretin ardından gelişen sürpriz bir iş birliği, Türkiye'yi küresel pazarda yeniden parlatacak gibi görünüyor. J.Lo'nun verdiği konser, şüphesiz son yılların en etkileyici performanslarından biriydi. Sadece müzik değil, moda, sahne tasarımı ve enerjisiyle de günlerce konuşuldu. Ama bu büyülü gecenin ardından gelen haber, müzikten çok daha fazlasını ifade ediyor: Türkiye'nin önde gelen mücevher markalarından biri, Jennifer Lopez ile tam 10 milyon dolarlık bir reklam anlaşması imzaladı.
PIRLANTA TANITACAK
Evet, yanlış duymadınız. Dünya yıldızı Jennifer Lopez artık bir Türk markasının yüzü! Ve şu anda Amerika'da reklam çekimi yapılıyormuş. Bu gelişme hem markalaşma açısından hem de Türkiye'nin küresel vitrine çıkma çabası bakımından son derece kıymetli. Yıllardır "Türk mücevheri" denildiğinde Ortadoğu ve Avrupa pazarında güçlü bir algı vardı, ancak şimdi bu algı Jennifer Lopez'in ışıltısıyla birlikte Amerika'ya, Latin dünyasına ve Uzak Doğu'ya kadar taşınacak. Reklam filmi, sadece Türkiye'de değil, dünya çapında gösterime girecek. J.Lo'nun üzerinde Türk ustalarının elinden çıkan bir mücevher parçasıyla kameralar karşısına geçmesi, ülkenin kültürel ve sanatsal zanaatına yapılmış büyük bir gönderme olacak. Bu, sadece ticari bir hamle değil; aynı zamanda bir saygı duruşu, bir kültür elçiliği. Kısacası, bu yalnızca bir mücevher anlaşması değil… Bu, bir ülkenin ışıltısını dünyaya taşıyan bir vizyonun yansıması.
ALKIŞLAR BU SEFER ŞARKILARA
Onu önce tiyatro sahnesinde tanıdık. Bir espriye gülmekle kalmadık, bazen o göz kırpan hüzne de ortak olduk. Çünkü Atakan Çelik, sadece güldürmeyi değil, hikâye anlatmayı bilen adamlardan. Ve şimdi, o hikâyeleri artık başka bir dille de anlatıyor, müzikle.
Geçtiğimiz gün verdiği konserde binlerce insan, Atakan'ı yalnız bırakmadı. Sadece izleyici değildi gelenler. Birlikte gülüp, birlikte büyüyen bir kalabalığın içten selamı gibiydi o gece. Bir zamanlar skeçlerle kurulan bağ, şimdi notalarla devam ediyor.
YENİ BİR DOSTLUK YENİ BİR BAŞLANGIÇ MI?
Magazin kulislerinde hafif ama tatlı bir esinti dolaşıyor… Bu esintinin merkezindeyse, biri sahnelerin sevilen sesi, diğeri ekranların başarılı oyuncusu olan iki tanıdık isim var: Özay Bakır ve Müjde Uzman.
Duyduğumuza göre ikili ortak arkadaşları aracılığıyla tanışmış. Henüz "sevgili" diyemeyiz, öyle büyük başlıklar atmak için erken. Ancak şunu söyleyebiliriz: Güzel bir iletişim kurdukları ve birbirlerini tanıma aşamasında oldukları gelen bilgiler arasında. Ne aceleye getiren var, ne gizlemeye çalışan… Bu da zaten meselenin en güzel tarafı. Günümüz ilişkilerinde sıkça gördüğümüz hızlı tüketim modellerine karşı, temkinli bir yaklaşım sergileyen bu ikili, sanki "önce dostluk" ilkesine sadık kalıyor gibi. İlişki olur mu, olmaz mı bilinmez… Ama bazen en güzel hikâyeler, "önce arkadaş" diyerek başlar.
BİR SMOKİNLİK MOLA
İstanbul'da bazı isimler vardır; tabelaları ne kadar küçük olsa da, şehrin belleğinde dev gibi yer kaplarlar. Levon Kordonciyan da o isimlerden biri. O sadece bir terzi değil. O, kumaşı zarafet ve sessizlikle işleyen bir sanatkâr.
Türkiye'de smokin denince akla gelen ilk isim. Çünkü onun diktiği ceketlerde sadece dikiş izi değil, zamanın ve zevkin izleri de var. Ancak bu usta isim mesleğine bir süre ara verme kararı aldı... Müşterileri şimdiden onun dönüşünü bekliyor.