Lütfi Albayrak

LÜTFİ ALBAYRAK

Tarihi 16 Haziran 2018

Bayramda sıkılmamak için ortaya atabileceğiniz konular

BAYRAMI memleketinizde geçiriyorsanız, gideceğiniz ziyaretlerde ortama uyum sağlamayı da şimdiden öğrenseniz iyi olur. Kendinize bile açıklamakta zorluk çektiğiniz mesleki unvanınız, okuduğunuz okulu bitirince ne olacağınız, neden hala bekar olduğunuz, bekarsanız neden çoluk çocuğa bir türlü karışmadığınız gibi konulardan uzak durmak için bir adım önde olmalısınız. Hal hatır sorma, siyasi gündem, futbol mevzularının tükendiği an hemen uygun konuyu ortaya atıp kenara çekilebilmelisiniz.
İşte hayat kurtaracak bir kaç konu başlığı...
Kulağınıza çalınan son dakika haberleri.
"Ya Nejla Teyze, Kadir'i işten çıkarmışlar. Geçmiş olsun. Arabayı da satmış diye duyduk. Ay bi üzüldük bi üzüldük…"
Türkiye'de ziraat ve tarım.
"Ya dayı, sen yeşil yeşil bi şeyler ekiyordun en son arka balkondaki saksılara. Ne oldu onlar, büyüdü mü?"
Beslenme ve diyetetik.
"Ramazan'da kilo veririm demiştim ama yine aldık galiba. Günler de çok uzun abi, akşamları dayanamadık yedik valla; Allah kabul etsin… :)"
Kamu spotu...
"Ne o enişte, sigarayı bu Ramazan'da da bırakamamışsın…"
Memento efekti.
"Geçen bayram sizde Semiha ablalarla karşılaşmıştık ya hani, o zamandan beridir görmedim ben onu." -Yok yavrum, o bir önceki bayramdı.
Teee Kurban'da… -"Yahu eminim Ramazan'dı.
Annemler size gelmişti hatta, baklava yapmıştınız 4 tepsi.." -O revaniydi, baklavayı bir öncekinde yapmıştık. Ay yoksa senin dediği gibi miydi? (zzzzzzzzz giderek birbirinden ayrılıp atmosfere dağılan beyin hücreleri zzzzzzzz)
İnşaat sektörü ile icraatın içinden.
"Ya yolda gelirken farkettik, sizin arka taraftaki inşaat epey yükselmiş.
Bir sürü demir yığmışlar önüne." – Biz yapılırken izledik; o inşaatın temelini çok sağlam yaptılar.
-"Şimdi inşaatçılık çok gelişti zaten. Bir ayda dikiyorlar koca koca siteleri…"
Sağlıklı yaşam ve kitlesel duyarlılık.
"Fahriye Teyze ameliyat olmuş diyorlar, siz duydunuz mu? Ayol bunlar da hiçbir şeylerini anlatmazlar.
Sanki "Oh olsun" diyeceğiz. Ayrıca ben severim Fahriye Teyze'yi, iyi kadındır. Yazık, oğlu da hiç ilgilenmiyormuş, gelin istememiş evde…"

ŞEKER TADINDA ALKIŞLIYORUM
TRAFİĞİN onca yoğunluğunu hiçe sayıp yasak yerden agresif bir U dönüşü yapıyorum... Döner dönmez karşılaştığım, motoruna yan oturmuş motorize polis memurunun anonsunu aynen aktarıyorum. "XYZ' ci arkadaşım, hareketi ben çok beğendim. Artistik dalda derece yaptın, çek sağa bir tebrik edeyim de öyle git." Yok canım, ne cezası alnımdan öptü gönderdi...
1- ÜÇ ekmek
2- Ekmek alır mısın?
3- Canım gelirken ekmek alabilir misin?
4-Aşkım gelirken bir kendini getir bir de bir ekmek :)
5-Yaa çok özledim ne zaman geliyorsun? Unutmadan gelirken ekmek de alır mısın?
Bunlar ne mi? Şimdi tersten okuyun arkadaşlar, hıh işte bir evliliğin sms'lerle evrimidir bu.

BATTANİYE
Soğuk ve karlı bir gecede tipiden yolunu kaybeden bir işadamı ve sekreteri arabalarını terketmek zorunda kalırlar ve uzun bir yürüyüşten sonra üşümüş ve ıslanmış durumdayken bir kulübe bulurlar.
Kulübede bir yatak, bir uyku tulumu ve bir sürü battaniye bulunmaktadır. Geceyi geçirmeye hazırlanırlar ve işadamı bir centilmen olarak, yatağı sekreterine verir.
-"Ben yerde uyku tulumunda uyurum" der.
Sekreter yatağa yatar, adam uyku tulumunun içine girerek fermuarı çeker.
Bir süre sonra tam uyumak üzereyken, sekreterinin sesini duyar;
-Efendim, ben çok üşüyorum.
Adam fermuarı açar, uyku tulumundan çıkar, bir battaniye alıp kadının üzerine örter, tekrar uyku tulumuna girer, tam uyumak üzereyken yine sekreterinin sesini duyar;
-Efendim, ben hala çok üşüyorum.
Adam yine fermuarı indirir, tulumdan çıkar, bir battaniye daha alıp kadının üstüne örter, uyku tulumuna girerek fermuarı çeker.
Tam uykuya dalacağı sırada yine duyar;
-Ben yine çoooook üşüyorum.
Adam yattığı yerden;
-Bir fikrim var, der. Burası ıssız bir yer.
Neler olduğunu kimse göremez, istersen evliymişiz gibi davranabiliriz.
Genç kadın kıkırdar;
-Tamam, bana göre hava hoş.
Adam yattığı yerden avazı çıktığı kadar bağırır: "Öyleyse kalk ve kahrolası battaniyeyi kendin al!!!"

SERÇE
Serçenin bir tanesi bahar günü dalgın dalgın uçuyormuş. Bir anda farketmiş ki, bir yolun üstünde uçuyor ve karşıdan da motorsikletli bir adam geliyor.
Her ikisi de çarpışmayı engellemek için ellerinden geleni yapmışlar ama nafile… serçe "çotan daank" diye kaska çarpıp düşmüş.
Şimdi, motorcu arkadaşımız, Allah'ı var sıkı bi hayvansever. Doğal olarak hemen atlamış motordan; koşmuş serçenin yanına.
Serçe baygın yatıyor… Kıyamamış, bırakamamış yolda; almış getirmiş eve. Eskiden kalma bir de kafesi var evde.. Baygın serçeyi kafesin içine güzelce yerleştirmiş.. Yanına da az biraz su, az biraz ekmek koymuş, vurmuş kafayı yatmış…. Bizim serçe bir müddet sonra ayılmaya başlamış..
Daha tam seçemiyor ortalığı... Hafif bulanıklık var yani… Bi bakmış parmaklık, ekmek, su falan var bulunduğu yerde… Birden dank etmiş vaziyet: Motorcuyu öldürmüşüz beeeee…!!!!!!