"o halde her şeye burnunu sokma!" Üstü başı bakımlı, okumuş havalarda 50'li yaşlarındaki kadın, yanındaki diğer kadınla gevrek gevrek güldü ve gitti.
İnsanlık yedi kat yerin dibindeydi artık, erkeği de kadını da aynıyken.
***
"Olsun" dedi, "ben onun attığı kutuyu yerden alabilirim ama onlar yere düşürdükleri insanlığı bir daha ayağa kaldıramaz!" "Bunları ölüm bile terbiye etmez" dedim duymazlıktan geldi, sinirden dudakları kurumuştu, elindeki pet şişeden bir yudum çekti.
Benden birkaç yaş büyüktü adam ya da öyle gösteriyordu, gün görmüş bir hali vardı.
Bir ilaç fabrikasından emekli olduğunu öğrendim, arkadaşıyla buluşmaya gelmişti Eski günleri konuştuk da öldürülen terbiyenin yaşatılan terbiyesizliğin sebebi olduğu konusunda buluştuk.
***
Adam eşini üç yıl önce kaybetmiş, boşanmış kızı ve üniversite mezunu torunuyla birlikte yaşıyor."Aslında geceleri seviyorum" dedi, güneş battıktan sonra deniz kıyısına gidip gökyüzündeki yıldızları izliyorum. Belki bir yıldız kayar da dileğim yerine gelir diye." Dileğini sordum, "torunuma iş istiyorum" diye karşılık verdi.
***
Aramızda soru cevap konulu çaresizlik filmden replikler okundu."Şu anda ne yapıyor torunun?" "Gitgide uzaklaşıyor kendinden!" Arkası sağlamdı acılarının; "gözüne girmeyen uykulardan koleksiyon yapıyor."
***
O sırada adamın arkadaşı geldi, ben onları yalnız bıraktım.
Galiba hep yalnızdı adam!
Eminim ki kimsesiz!
21 Eylül 2022
MUTLULUK TAKVİMİ
Hayatın anlamını sorgula.
Çöpünü yere atma.
Sandviç yap.
Kuş satın al özgür bırak.
Hasrete tek başına
Alışılmıyor
Kıymeti kaybetmeden
Anlaşılmıyor
Işıkları söndürüp
Saklanacaktım
Hapsedip gözyaşımı
Ağlamayacaktım
Meğer yağmurlar
Birikmiş gözlerimde
Tutuyla tutula
Dün gece
Sarıldım resmine
Oturup ağladım
Katıla katıla
Hakkı YALÇIN
Bir zamanlar insanlar ceplerinde silah değil gazete taşırdı.
BELGESEL!
Türkiye'deki belgesellere bakınca, belgeseli yayınlanan kişinin istediği soruların dışında hiçbir şeyin sorulmama şartını bulabilirsiniz.
Yanlışların ve çirkinliklerin üzerinin "kaymakla" kaplandığını görürsünüz.
"Haksızlıkla savaşmak kötülükle sevişmekten bin kere değerlidir" gerçeğinin zerresini göremezsiniz.
"Belgeseller öğretici, eğitici ve her şeyden önemlisi gerçekçi olmalıdır" meselesi bizim "kaymakçılar" için önemli değildir.
O yüzden serveti onuruyla ölçülen eski zaman insanlarının belgesellerini bu topraklarda ömrü billah göremezsiniz!