Tarihi 4 Ağustos 2021

Yeni çağ!

BAKMAYIN teknoloji masallarına hayatın yalanlarına.
Uzatmaları oynuyoruz.
Eskiden ayıp olan şeyler ayıp değil artık.
Adını küçük düşürmek büyüklük sayılıyor.
Şiddetin ağzı kulaklarında, nefretin potansiyeli her gücen gün güçleniyor.
Ne çocuklara sevgi kaldı ne büyüklere saygı.
Bakmayın parlak bir geleceğe koşuyoruz masallarına.
Gerçek şu ki; bastonla iki büklüm yürüme çağındayız.

Muhabbet bağları kurudu, dostluk bağlarının ipine un serildi.
İhtiraslarımızı kontrol etmesi gereken ahlak yoldan çıktı.
Yağ tenekelerine begonvil eken insanlar gittikçe azalırken kötülükler istiflenir oldu.
Oysa bir zamanlar anıları biriktirmekti değerli olan, kirleri biriktirmek değil.
Kötülüğün kalbine yumurtasını bırakıyor hayat.
İblisler bıyık altından sırıtıyor.
Artık masum insanların yere serilme çağındayız.

Şeytanı haklamaktan vazgeçildi, üstüne üstlük şeytanlığa "kontör" yüklendi.
Kurt masallarıyla donatılan televizyon dizilerinde kırmızı başlıklı kızlar harcandı gitti.
Bu kadar kötü insanın varlığını hissetmek, çocuklarımızın geleceği adına kimseyi endişelendirmiyor.
"Başkalarının alın terini yok edenlerin de ecel terleri dökeceği günler olacaktır" diyoruz da kimsenin umurunda değil.
"Kuşlar gibi de yaşanır böcekler gibi de" diyoruz manzara değişmiyor.
Vicdansızlık borsasında insanların hayatını ucuza kapatmak itibar görüyor.
Görünen o ki diri diri toprağa gömülme çağındayız.

Toprak ana kaşını kaldırdığında hiçbirimiz ayakta kalamayız.
Hepimizin ödeyeceği mutlak bir bedel var.
O bedeli ödemeden toprak ananın da gönlünü alamayız, ormanlarla birlikte cayır cayır yakılan hayvanların da.
Ruh kuraklığı toprağın kuraklığından daha tehlikelidir ama cehaletin getirisi büyük kötülüğün arkası sağlam.
Yasalar bile kötülerden yanayken artık devir değişti. Çocuklarımız adına ne büyük tehlikedir ki; "kaliteli insan sayısının artmasından endişe ediliyor!" Bakmayın dışı yaldızlı içi paslı teneke masallara.
Durduğumuz yerde çürüme çağındayız.

Mutluluk Takvimi
Bir karış toprağa bile çiçek ek.
Çocukların fotoğrafını çek.
Sosyal medyada gaza gelme.
Denizde şaka yapma.

Bir umut benimkisi
Bir umut onu bulmak
Bu aşk hikayesini
Onunla tamamlamak

Ne düşlerimiz vardı
İki oda bir mutfak
Nasıl da istiyorduk
Evlenip mutlu olmak

Ne zaman ki kaybolsam
Beni arar bulurdu
Dururdu vazolarda
Aşkın hüzün gülleri
Gecenin bir vaktinde
Hep tesellim olurdu
Okşardı saçlarımı
Onun çocuk elleri
Hakkı Yalçın

Kötülüğü şaha kaldıran para ne adalet bıraktı ne insanlık.

Filmin tekrarı!
Şu sıralar sağlık çalışanlarının verdiği emekleri unuttuk.
İnsan canının her şeyden değerli olduğunu kenara attık.
Orman yangınlarından bile hayat vur patlasın çal oynasın.
Yaz tatilinin virüsü tahrik edici bir yanı varken ve ülkenin bir tarafı virüse karşı harika bir direniş gösterirken bir anlık dalgınlıkla kazandıklarımızı kaybetmek üzereyiz yine.
Vaka sayıları her geçen gün artıyor ve aşıya karşı duran doktorlarımız bile mevcut.
Açılmaya hasret kalmış iki kolumuzun arasındaki boşluğu sevdiklerimizle doldurmak istiyorsak kuralları yok saymaktan da vazgeçmeliyiz.
Cehalete yüz vermekten de!