Tarihi 28 Ekim 2020

Tanıdık!

KAZANINCA her şeyin üzerinin örtüldüğü bir düzenin içinde futboldaki kaybolmuş anlamı arıyoruz. Sıradan futbolcuların paraya boğulduğu kulüplerde eski şarkıların nağmelerini de arıyoruz.
Ama eski adamlar kalmadı ki nağmeleri kalsın!

***

Fenerbahçe'de Caner'in başrole çıktığı duran toplardan gol üretme sihrine bakınca, koşan adamların hakkını vermeyen bencilliği daha net görebiliyoruz.
Maçın 80'nci dakikasıydı. Kaç zamandır "yürüyerek oynuyor" diye eleştirdiğim Gustavo'nun sol boşluktan rakip ceza alanına muhteşem deparını izledim.
Top Mert Hakan Yandaş'ın ayağındaydı ve Gustavo'nun emekleri bu bencil adam tarafından işlem görmedi. Çünkü Mert Hakan için kendini göstermek futbolun imece ruhuna saygı göstermekten daha anlamlıydı.

***

Kara kedi gördüğünde yolunu değiştiren insanların haksızlığı görünce alkışlamasına hiçbir zaman aklım ermemiştir.
Galatasaray'ın Erzurum'da attığı ilk gol öncesinde Babel'in rakibini "boğmaca" hareketine faul çalmayan bir hakemin bu topraklarda düdük çalmasına akıl de eriyor sır da.
O yüzden korkularına saklananlara "korkuluk!" diyoruz.
Kaybettiği Alanyaspor maçından sonra "bizim pozisyonlarımızı sağlık taramasından geçiriyorlar" diyen Fatih Terim gözünün önündeki bu pozisyonu vicdanıyla sorgulasa birkaç cümle ederdi, etmedi.
Ama aynı pozisyon kendi aleyhine verilse kanlı bıçaklı cümlelerle ortalığı yangın yerine çevirirdi.
Her zaman söylüyorum; "futbol adaletle zenginleşir ganimetle değil."

***

Sezon başı olmasına rağmen fısıltılarını eksik etmiyor tanıdık rüzgarlar.
Boyaları çatlamış şampiyonluk tablolarının ucuz ressamları merdiven altında emir bekliyor. "Hangi renge boyayalım abi?"