Tarihi 28 Ekim 2020

Sınav!

YAŞLI bir kadın marketten elinde iki torbayla çıktı.
Torbaların içinde günlük gıda ihtiyaçları ve biraz da meyve vardı.
Yolun karşı tarafındaki evine doğru yol alırken birden karşısına 30'lu yaşlarda bir adam çıktı.
Adam ürkek bir ses tonuyla "torbaları bana ver" dedi.
Yaşlı kadın adamın yüzüne baktı, temiz bir yüz ve çaresiz bir bakış gördü, torbaları gülümseyerek uzattı.
Adam torbaları alırken yaşlı kadın "para da ister misin?" diye sordu.
Malını çaldığı kadının bu insani bonkörlüğü fazla geldi adama.
"İhtiyacım olan bu!" dedi, gözlerinin ucunda bir hıçkırık çekip gitti.
Yaşlı kadın yeniden girdi markete.
Bütçesinin hesabı şaşmıştı ama çaresizliğin böyle bir durumdaki sözlük anlamını aradı bulamadı.
Adamı istese bulur muydu?
Düşünmedi bile.

***

Bu meselede gaspın, hırsızlığın, başkasının malına el koymanın gizlenecek bir yanı yok.
Bu meselede yaşlı bir kadının helal kazancına el koymanın savunulacak bir yanı da yok.
Ama yazının arkası var.

***

Aradan 3 ay geçti bir gün kadının evinin kapısı çaldı.
Elinde erzak torbalarıyla market çalışanı aşina olduğu kadının karşısında duruyordu.
"Bu torbaları bir beyefendi gönderdi" dedi, "size borcu varmış!" "Ne borcu?" dedi kadın.
Market çalışanı "bundan 3 ay kadar önce yolda sizin iki torba gıdanızı zorla almış." Kadın hatırladı ve gülümsedi, kötülüğün iyilikle yer değiştirmesine gülümsedi. Erzak torbalarının içinde adamın yazdığı bir mektup duruyordu, kadın açtı ve okudu.
"Hayatımdaki en çaresiz günümde size yaptığım kötülük için beni bağışlamanızı diliyorum.
Üstelik torbalarınıza el koyarken 'para da ister misin?' sözünü bana en yakın dostlarım bile söylememişti."

***

Kadın market çalışanına bahşişi uzatıp torbaları kabul ederken çocuk merakla sordu.
"Gerçekten torbalarınızı zorla mı aldı?" "Hayır" dedi kadın, "kimse benim malımı benden zorla alamaz. Ben verdim." Bir an gözleri doldu, "aslında o gün ikimiz de bir sınav verdik."

Havaya uçanlar!
Karikatürlerin konuşma balonları çocukların balonlarından üretildi, nefretin dili insanların yalanlarından.
O balonlar ki uçurtmaların vurulmasından sonra nostaljik bir imge olarak bile kalmadı.
Yerini televizyon dizisi deyince havaya uçanlar aldı. Bir arkadaşıma sordum "yalanlara bile bile inanmakta usta olanlara ne nedir?" Gülümseyerek karşı soru üretti "baloncu mu?" "Hayır" dedim, "televizyon izleyicisi."

MUTLULUK TAKVİMİ
Her yolculuğuna bir anı ekle.
Kimseyi zorlama.
Giydiklerini yere atma.
Belgesel izle.

Doğarken anamı
Hayatta beni
Ağlattı yıllarca
Yalancı dünya
Ha bugün ha yarın
Deyip de beni
Aldattı yıllarca
Yalancı dünya
Yaşamak denen şey
Üç günlük rüya
Geriye kalanlar
Yalan ve riya
Mutlu edecekti
Beni de güya
Uyuttu yıllarca
Yalancı dünya
Hakkı YALÇIN

İnsanlar en çok kendilerini
aldatmayı seviyor!

Ölüm ilanı
Bu topraklarda arkadaşlık ve dostluk adına vefa ölümü gerçekleşmiştir.
Çelenk gönderilmemesi rica olunur.