Tarihi 7 Nisan 2018

Yaşatmak!

Bahçeden kopardığımız bir gülle beklediğimiz sevgiliydi hayat.
Şimdi adres sormayan kurşunların bizi bulmasını bekliyoruz.
İnsanlık çaptan düştü bütün değerler ayağa düştü.
Sokak köpeklerinin gözlerindeki derinliğe sığınıyoruz.
İnsanlardan korkuyoruz artık.
Öğretim görevlisi bile katil.
Nasılsa silah tutmayı emreden bir dünyamız var.
Çiçeklerin hükmü yok!
Her geçen gün çapını biraz daha genişletiyor vahşet!
**
Ölümler ne kadar sıradan!
Ne kadar çok şiddet içeren mesajlar ve televizyon dizileri var!
Ve utançtır ki; giderek birbirine benziyor herkes.
Hiçbir güzellik sağ kalmayacak yakında!
Yakında bizleri de paklar!
Söyleyelim bahar da gelmesin bari.
Nasılsa onu da vuracaklar!
***
İnsanlık boğazlanırken, sadece kendi boğazını düşünenler ülkesinde yaşıyoruz artık.
Adamın birinin dürüm yerken lokması boğazında kalmış, sokakta ölümün kıyısında can çekişiyor.
Biri elini uzatsa, sırtına vursa hayata dönecek belki.
Herkes izliyor.
Ölümünü telefona kaydediyorlar üstelik, film çeker gibi.
Ertesi günü sosyal medyada eseriyle gurur duyanları izliyoruz.
"Ben bu adamın ölümüne yataklık ettim" diye!
***
Eski plaklar yeniden moda olmuş da pikap satışlarında patlama yaşanıyormuş!
Eski şarkılar eski insanları da beraberinde getirir mi?
Yıldızların altında şarkı söylenen geceler kalmış mıdır?
O yürekli mahallelerde yankılanır mı arkadaş ıslıkları?
Bir arkadaşa sahip olmanın getirdiği zenginliği, şimdi üç kuruş için en yakınındaki insanları bile satanlar anlayabilir mi?
***
Kaderin biçtiği ömre bile saygısı kalmasa da insanların.
Kontrolden çıkan şiddetle birlikte neşenin yerini endişe alsa da.
İnsanlığın at koşturduğu sahneler hala hafızamızda.
Düşenleri kaldıranları alkışlarken, körfezdeki dalgın suya bakarken, o ağacın altını hala anıyoruz.
Çünkü bizler hep yaşatmayı sevdik, öldürmeyi değil!

ONURLU YOLCULUK
Taksisinde unutulan 15 bin doların sahibini arayan bir taksi şoförü varsa, insanlıktan hala umut var demektir.
Bal tutanın parmağını yaladığı, gemisini kurtaranın kaptan olduğu bir düzende şaytanlık fazla mesai yaparken, böyle güzellikler güneş gibi içimizi ısıtıyor.
Hayatı hiç ölmeyecek gibi yaşayanlar bilmelidir ki, ölüm de var.
Kambersiz düğün olmaz.
Hepimiz davetliyiz.
Ama onurlu bir yolculuğun tadına doyum olmaz.

MUTLULUK TAKVİMİ
Görmeyen bir insanın kolunu tutma, bırak o senin kolunu tutsun.
Bisiklete bin.

Dizlerime uzandığın
Akşamlar için
Benimle uyandığın
Sabahlar için
Dünyanı benimle
Paylaştığın için
Teşekkürler

Yaşama sevincime
Tarihimdeki yerine
Yüreğine gözlerine
Teşekkürler

Anıların hatırına
Yazdığın her satırına
Teşekkürler

Hakkı YALÇIN