Tarihi 18 Ekim 2016

Bizi yok sayan var olacak mı?

Dönemin Amerikan Başkanı Bill Clinton'un 1999 yılındaki deprem sonrasında ülkemizi ziyaret ettiğinde burnunu sıkan bir çocuk vardı.
Şimdi 18 yaşında.
2009 yılında da yeniden Clinton'un burnunu sıkmış, babasının yazdığı mektubu da, Clinton'a ulaştırmıştı.
Clinton'un babanın her isteğini yerine getirdiğini ve bir aileyi kurtardığını hatırlıyorum.
Ömrüm boyunca saygı duyduğum tek Amerikan Başkanı.

***
Clinton'dan önceki ve sonraki Amerikan başkanlarının kan kokusuyla beslendiklerini biliyoruz.
Obama'nın sahte karanfillerinin altındaki gerçekleri de.
Ortadoğu'daki bütün terör örgütleri Amerika'nın izni ve silahlarıyla oluşturulmuştur.
Amerika öldürmek yaratır krallarını!
Ne çocuk tanır, ne insan hakları, ne toprak bütünlüğü!
Çünkü Amerikan politikasının damarlarında petrol yatar!
Ve herkesin bildiği gerçeklerin önünde duranlara da hayat hakkı yoktur.

***
Amerika misafir gittiği toprakların sahibi oluyor da.
Irak'ta savaştan kaçan 500 bin Iraklı bize sığınıyorsa.
Bizim o ülkede söz hakkımız olmasından doğal bir şey olamaz!
Yeni Zelanda ve Kanada bile Amerika'nın oluşturduğu koalisyonda olacak.
Biz bu koalisyona dahil edilmiyoruz.
Niye?
Amerika denen ahlaksız patron öyle istiyor!
İngiliz vatandaşı olan Irak'ın Merkez Yönetim Başbakanı İbadi, Amerika'nın verdiği tasmayla konuşuyor.
"Türkiye'yi istemiyoruz!" Iraklı çocukların katledilme sebeplerini oluşturanlara kuklalık etmek varken.
Bizim üzerimizden "politika" yapmanın getirisi fazla çünkü!
Kişisel menfaat icabı!
Toplumsal değil!
Topraklarını satan adamdan ne beklenir ki zaten!

***
Dünyanın bir ucundan gelip Irak'taki yönetimi parmağının ucunda oynatmak bir politik hüner olabilir.
Ama insanlık değildir.
Dünya ülkelerinin kuluçkaya yattığı Amerikan kümesinde, insan hakları mı yumurtadan çıkar?
Yumurta mı insan haklarından?
Sorun bakalım o müptezellere!
Biraz haysiyetli olsalar ne çıkar!

***
Bizim insanlığımızı yok sayanların var olamayacağı ortadayken!

Başınıza gelebilir!
Şarkıcı Alişan'ın kardeşi Selçuk Tektaş, birkaç gün önce eşiyle birlikte Gürcistan'a seyahat ettiler.
Eşi Merve 60 milyar değerindeki tektaş yüzüğünü de bavula koydu ama otelde bavulu açtıklarında yüzüğün çalındığını fark ettiler.
Bavulu röntgenlemekle, meslek namusu arasındaki tercihini hırsızlıktan yana kullanan soysuzlar yüzüğü çaldı.
Ya İstanbul'da! Ya Gürcistan'da.
Bu olay hepinizin başına gelebilir.
Çünkü bavullarınız sadece güvenlik için gözetlenmiyor, haberiniz olsun!

Mutluluk Takvimi
* Köpeğin varsa tasmasını tak.
* Pasaport çıkar.
* Adres sorana içten davran.
* Sahafları dolaş.
* Kışlık çoraplar al.


Asla ağlama
Herkes yola çıkar
Vakti gelince
Bırak ellerimi
Yüreğini topla
Bavulundan önce

Bitti bu masal
Her yolu denedik
Olmadı hoşça kal

Her şeyi sen mahvettin
Buna ben de dahilim
Elveda o gözlere
O yangın gecelere

Suçunu biliyorsun
Hazırlan gidiyorsan
Bir daha benimle hiç
Görüşmemek üzere

Hakkı YALÇIN