Tarihi 23 Ocak 2011

Çürük ot

Dünkü yazımdan sonra, bir işadamından yemek teklifi geldi. "Herhalde" dedim, "para için boynunu eğenlere yönelik yazım beylerin ağrına gitti."
Gitmeden boyumun ölçüsünü aldım.
1.75... Mal beyanında da bulundum, neme lazım!
İşadamına telefonda söyledim, "Alman usulü" diye, güldü.
Adamla birlikte telefon ahizesi de güldü.
***

Adamla buluştuk, muhabbet spor ve magazin üzerine koyulaştı. Beş dakika hoşbeş edemedik insanlık üzerine.
Cinayetlerini başkalarının üzerine yıkan adamlardan biriydi. Cüzdanı insan derisiydi, "gerisini boş ver" dedi.
Bakışları akrep yatağı. Yatağına giren mankenlerin listesini çıkarttı, önüme koydu. "Sen" dedi, "Büyük gazeteci olmak istiyorsan benim gibi adamlarla daha sık yemek yemelisin." "Ben garsonlarla yemek yemeyi seviyorum" dedim, "Öğretmenlerle, helal para kazananlarla."
***

Domuz pirzolası siparişi verirken, bir çakal pozu verdi bana. "Allah bilir, hala işçi haklarıyla haşır neşir oluyorsundur, öğrencilerle..."
Kahkahayı patlattı. Gözlerinin içindeki sidikli şampanyayı da patlattı. "O yüzden senden bir halt olmuyor" dedi.
Ankara'da yediğini ülkenin her yanına kusan adamlardan biriydi.
Yediklerini kustu.
***

Bu adamları hafife almayın.
Onlar, gazetecilikte kimlerin popüler olması gerektiğine karar veren.
Onlar, ekranlarda şehvetli kadınları köşelere yerleştiren.
Her taşın altından çıkan adamlar.
Bizim dünyamıza ait olmayan.
***

Adamı bırakıp çıktım.
Yorgun bir bedevi gibi, hurma dallarının gölgesini hayal ettim birden. Yalnızlığıma sığınırken, içimdeki huzuru fark ettim.
***

Hiç önemli değil.
Zamanı geldiğinde, onlar da kefeni yırtamayacak.
Kefenlerine cep yaptırsalar bile.

* * *
NE ACIDIR Kİ...
Bir oğul babasıyla birlikte gece yarısı evine giriyor ki, annesi komşusuyla aynı yatakta. 19 yaşındaki delikanlı evli ve iki çocuk babası komşuyu 17 bıçak darbesiyle öldürüyor.
İki ocak söndü...
Annenin kimsenin yüzüne bakacak hali kalmadı, o delikanlı hapiste.
Zamanın kötü olduğu ortada.
Ama insanlar da eski insan değil, komşular da...
Ne acıdır ki anneler de.

* * *
Şerefsiz bir kazanç için kaybetmeyi göze al.

* * *
Hizbullah tahliyeleri yasal bir zorunlulukmuş. Onları yeniden toplamak, adalet oyunu!

* * *
23 Ocak 2011
Mutluluk takvimi
Uyandığın günün gecesinde uyu.
Yulaflı köy yemekleri ye.
Evine neşeyle gir.

* * *
Ben gemileri yakmış
Gururlu kaptan
Kavgam kadar büyük
Benim aşklarım
Büyük dağın
Küçük dumanı olmaz
Sevdam kadar derin
Ayrılıklarım

Yeminler
Verilen sözler boşmuş
Sırtımdaki hançer
Ona yakışır
Yürü gönlüm yürü
Geride kalma
Böylesi gitmeler
Sana yakışır
Hakkı YALÇIN