Yüksek Seçim Kurulu son kararı verecek ve İSTANBUL'a noktayı koyacak. Seçim tekrar olur mu? Ya da İmamoğlu aldığı görevi süresinin sonuna kadar götürür mü? İşte bunlar YAKICI sorular.
Herkes isimler üzerinden, ait olduğu kamp üzerinden gitmekte. Zaten kanımca en büyük yanlışımız da bu! GELEN BULUTLARI tanımlamakta güçlük çekmemizin nedeni de bu! Para ve silah elbette çok önemli. Sanırım TÜRKİYE parantezine PARA ve SİLAH açısından çok sağlıklı bakamıyoruz...
Açalım mı biraz... Biraz daha net olarak gidelim. Muğlak ifadeler değil de 12'den vuran cümlelerle yürüyelim. Çünkü kafa karışıklığı var! Hem insanlarda hem ANKARA'da! Ajan Skripal'in Londra'da zehirlenmesi, ünlü oligark Abramovich'in futbol kulübü olmasına rağmen İngiltere'ye girememesi, S-400 isteği, F-35 krizi, Golan Tepeleri, Akdeniz, Kıbrıs, Afrika'daki kemer yani SAHEL, BREXIT, PESCO, Trump'ın DERİN ABD ile ters düşmesi ve Çin ile olan ekonomik savaş! Bütün bunlar yaşanırken TÜRKİYE gibi kilit bir ülke çok ama çok önemlidir. Eğer ABD Ankara'nın gidişatından memnun olsa EKONOMİK sarsıntıya girmez, YEREL SEÇİMLERİ huzurlu bir şekilde atlatırdık... Ama Ağustos ayından itibaren sallamaya başladılar! İşte burada konuyu biraz daha derinleştirelim... Öncelikle şunu unutmayın! Türkiye'de şu an yaşayan siyasi figürler içinde KÜRESEL İLİŞKİSİ olan isim bir elin parmaklarını geçmez!
İsimlere girmem! Ama onların adımlarına bakınca neler olacağını anlamak zor olmuyor benim için... AK PARTİ geldiği günden beri savaştı! Çeşitli unsurlarla çeşitli şekillerde... TEZKERE işin başlangıcıydı! 17-25, Oslo, Gezi, 15 Temmuz, öncesinde KAPATMA DAVASI gibi pekçok badire atlattı! O kadar çok tansiyon yükseldi ki olayları hatırlamakta bile zorlanıyoruz...
Ancak bütün operasyonlarda tek bir ortak özellik vardı! Hiçbiri PARA üzerinden yapılmıyordu!
Suriye parçalanıyor, Irak dağılıyor, YPG kuruluyor, PKK kılıf değiştiriyor, insanlar dinleniyor, tapeler havada uçuşuyor ancak PARA ortalarda görünmüyordu! Zaten PARA kapıya dayandığı zaman TASFİYE için geldiklerini anlamak zor değildi! Tarih bunu bize öğretmişti.
Şimdi gelmelerinin arkasında yatan gerçek AK PARTİ'den kurtulmaktı...
BREXIT çok ama çok önemliydi...
Amerika Birleşik Devletleri, AVRUPA BİRLİĞİ ile mücadele ederken İngiltere'nin kendi yanında olmasını talep ediyordu. Londra bir yol ayrımındaydı yani. BREXIT bu nedenle hayata geçirilmek istendi...
İKİ GÜÇ HEM PARAYI HEM SİLAHI KONTROL ETMEK NİYETİNDEYDİ...
Avrupa Birliği ORDUSU'nun Merkel ve Macron tarafından canlandırılmak istendiği sır değildi!
İki ülkenin RUSYA ile yakınlaşması da... Burada önem kazanan Türkiye oluyordu! Ankara hızlı bir şekilde MOSKOVA ile yan yana geliyordu! S-400 siparişi ve sıcaklığı nedeniyle ABD ile karşı karşıya kalıyordu. Türkiye'nin durumu BÜYÜK DENGENİN YÖNÜNÜ belirleyecekti... Sadece bu gerekçe ile AK PARTİ'nin yönü, dolayısıyla ANKARA basınç altındaydı... Ki bu günden güne artacaktı! Bilmemiz gerekenler vardı! Atlıyorduk!
Washington'daki plana göre 2019 ŞUBAT'ında YENİ DÜNYA DÜZENİ KURULMALIYDI!
Türkiye kendine ayrı bir yol çizdiği için bu gerçekleşmedi. Bu nedenle Amerikalılar içinde Türkiye'yi en iyi tanıyan isimlerden olan ABD'nin eski Türkiye Büyükelçisi Eric Edelman, "Türkiye'yi kaybedersek, Amerikan imparatorluğu çöküş sürecine girer. O nedenle Amerika, Türkiye'ye karşı elindeki en önemli kozu kullanmalı. Ekonomik konuda kırılgan olan Türkiye'yi bize muhtaç hale getirmeliyiz" diyordu.
ABD eski Başkan Yardımcısı Joe Biden'ın danışmanı Julianne Smith'in Türkiye sözleri de önemliydi. "Türkiye'ye ağır baskı uygulamalıyız.
Erdoğan da hiç sevmediği geri adımı atmak zorunda kalmalı.
Aksi durum bizim için risk..." diyerek rol alıyordu. Eğer Biden, 2020'de Beyaz Saray'a çıkarsa Julianne Smith, Ortadoğu politikalarının tamamını belirleyecek isim olacaktı. Bu açıdan söyledikleri çok önemliydi. DENGELERİ ve yönleri yan yana ya da alt alta koyunca ANKARA, MOSKOVA ile yürüyor! İki başkent arasında büyük bir sıcaklık var. Nereden bakarsak bakalım durum bu!
Ancak ABD PARA ile Rusya'yı da köşeye sıkıştırıyordu. Ruble son saldırılarda YÜZDE 50 DEĞER KAYBEDİYORDU!
Türkiye'nin Rusya'ya, Rusya'nın da Türkiye'ye ihtiyacı vardı...
NET! Hatta TÜRKİYE bu yakınlaşma nedeniyle BASINÇ altında kalıyor ve FİNANSAL OPERASYONLARLA UĞRAŞIYORDU! Ancak tam bu noktada garip bir durum vardı!
Geçtiğimiz günlerde SAVARONA ve TEVFİK ARİF'i sık sık yazdım... Tevfik Arif'i dışarıda tutacak olursak 43 ülkede büyük yatırımları olan OLİGARKLAR TÜRKİYE'YE GELMİYORDU!
Burada yatırım yapan hiçbir AVRUPALI ve AMERİKALI kaybetmezken OLİGARKLAR GELMİYORDU! Hiç hem de!
Kıbrıs Rum Kesimi'ne gidiyor, bize uğramıyorlardı... Tam da bu evrede OLİGARKLARIN ANKARA'nın yakınlığına karşılık FİNANSAL OPERASYONA destek olmak için koşmaları beklenirdi! Gelen olmadı! Ya da ben bilmiyorum!
Çünkü Putin, Türkiye ile para ilişkisinin artması halinde, Amerikan ambargosunu güçlü şekilde tekrar kendi üzerinde hissedeceğini biliyor. S-400 alınsa da alınmasa da EKONOMİK SALDIRI ÇOK ÖNCE BAŞLADI... Ancak RUSYA ile yakınlaşmayı önemli bulan ANKARA Moskova'nın yönettiği DERİPASKA ve ABRAMOVİCH gibi birçok isimden birini bile yanında göremedi! Ki dostluk bugünlerde belli olur! DERİN ABD Trump-Erdoğan-Putin ve Şi Cinping'in bir ittifak haline gelmesini engelledi!
Trump artık eskisi gibi değil. Gücü budandı! Bunu yapan güç ANKARA'yı hedefe koydu! Ve ilginç olan İNGİLTERE DERİN DEVLETİ de buna destek verir gibi... Defalarca yazdım. Bütün ipuçlarını alt alta koyduğumuz zaman Ankara, KÜRESEL BİR ÇULLANMAYLA karşı karşıya... Eğer Washington ile Londra el sıkıştıysa ANKARA hiç olmadığı kadar zorlanacaktır. Ve içeriden kesinlikle ve kesinlikle yeni siyasi akımlar ortaya çıkacaktır... İçeriden gelen basınç dışarıdan gelen DÖVİZ baskısıyla birleşecektir... AMAÇ BU! Bu fırtına ile ANKARA'yı değiştirmek istemektedirler... 1960, 1971, 1980 gibi bütün kırılmalara baktığımızda ABD-İNGİLTERE ittifakını görmekteyiz... Türkiye masaya gelince hemen anlaştılar!
Bir yandan buradan çıkan paralar, diğer yandan Moskova'nın yönettiği finansal gücün bize uğramaması sisli havayı büyütmekte...
Ankara'nın KÜRESEL DENKLEMDE NEREYE DÜŞTÜĞÜNÜ GÖRMESİ, ANLAMASI GEREKMEKTE... Sonra reçete yazmak kolay...
Başkanlık seçimlerinden YEREL seçimlere kadar MUHALEFET ısrarla ABD-İNGİLTERE çizgisini bir araya getirmekte.
Yapılanın bu olduğunu anlamak ve anlatmak hiç de zor değil.
İsimlere girmesem de olay bu!
İstanbul kararı ne olursa olsun arka plan belli!
Ve garip olan DEVLETİN içinde de bu karşılık bulmuş bir adım!
Yargıda bunu hissetmek sanıldığı kadar güç değil! Gidişat böyle...
Türkiye elbette eski Türkiye değil.
Ancak yine de oyunu anlamak şart!
"Dünya BEŞ'ten büyük" diyen felsefe susturulmak istenmekte!
Konuya böyle bakmakta fayda var!
