Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Tarihi 6 Nisan 2019

Arka plan

HERKES haliyle İSTANBUL'un sonucunu merak etmekte. Ben de ediyorum inanın. Hukuk devrede. Ne kadar sandık açılacak, ne kadar oy sayılacak, kimin hanesine ne aktarılacak bilemem. Sonuç?
Bunu da bilemem.
Ama bildiğim bir şey var, bu seçim YEREL de olsa, insanlar BAŞKANLARI SEÇMEK İÇİN sandıklara KOŞMUŞ DA OLSA SONUÇLARI İTİBARİYLE ÇOK AMA ÇOK ETKİLİ OLACAKTIR... Dün de altını çizdiğim gibi İSTANBUL sadece İSTANBUL değildir... Bu nedenle HEM SANDIKTAN NE ÇIKACAĞINA BAKIYORUM HEM TÜRKİYE'NİN NE OLACAĞI SORUSUNA cevap arıyorum...
Bir gazeteci olarak İSTANBUL'u kimin yönettiğini elbette önemserim. Ancak işin sonunda TÜRKİYE'nin dünya üzerindeki konumuna bakarım!
İstanbul-Ankara-İzmir bu konumu etkileyebilir mi? Bu sorunun cevabını arıyorum... Ve iz sürüyorum... Gizli saklı değil! ABD İSTANBUL'u ve ANKARA'yı AK PARTİ'nin elinden almak istemekte... Bu kavga adaylar üzerinden gitmez, derinlerde bu felsefeyi onaylayanlarla AK PARTİ arasında olur. Adaylar sahaya çıkar, gerekeni yapar, kazanır ya da kaybeder! Ama arkada oyun kuranlar vardır.
Şimdi TÜRKİYE'de yaşanan kavganın hatta dünya üzerinde yaşanan kavganın merkezi, başlama vuruşunun yapıldığı yer SAVARONA YATIDIR!
Orada başlayan kavga her yere yayıldı. Türkiye'ye de... Bu sebeple olaylara sandıktan kim çıktı diye değil de TÜRKİYE nereye gidecek diye bakıyorum...
Sık sık bizlerin bir şey bilmediğini yazıyorum. Dünya üzerinde öyle ilişkiler ağı var ki sıradan insanların bunu bilmesi, anlaması ve pozisyon alması ihtimal dahilinde değil... OYUN BÜYÜK MERKEZLERDEN KURULUR! Mesela EKONOMİK SALDIRILAR SEÇİM SONUÇLARI ÜZERİNDE ETKİLİ OLDU MU? Olmadı diyen var mı! Yok!
Demek ki saldıranların birinci amacı AK PARTİ'nin sandıkta özellikle İstanbul ve Ankara'da zayıflatılmasını sağlamakmış! Bu yorumu yapmak abartılı mı? Hiç değil. Böyledir çünkü...
Gelin büyük kavgaya gidelim...
Biraz da isim verelim. Çok merak edildiği için açalım...
Geminin hikayesi çok ilginçti.
Ayrı bir yazı konusu olur.
SAVARONA BİR AFRİKA KUĞUSUNUN ADIYDI.
Alman kökenli mühendis John A. Roebling tel işiyle uğraşıyordu.
Göç ettiği Amerika'da çok büyüdü! En iyi bildiği işi yaparak Brooklyn ile Manhattan'ı birbirine bağlamayı hayal ediyordu! Yapım aşamasında hayatını kaybetti.
Ailesi hayale sahip çıktı. İnşaat bitirildi. Sonra kızları için başlanan SAVARONA HAMBURG'da denize indirildi. O yıllarda ABD'li zenginler teknelerle dünyayı geziyorlardı. Ailenin birkaç yatı oldu, hepsine SAVARONA ismi verildi... Sonra bu YAT yeni kurulmuş olan Türkiye Cumhuriyeti'ne hediye edildi...
Neyse...
Kahraman Sadıkoğlu GEMİYE masraf etti. Yeniledi!
Ve kiraya verdi. Elbette çok zengin isimlere... İşte hikayesi film olacak kadar renkli SAVARONA 28 Eylül 2010'da baskına uğradı. 14-16 yaşları arasında kızların dünyanın en güçlü adamlarıyla sadece dans etmedikleri biliniyordu. LÜKS ODALARIN bulunduğu YATTA Rus işadamları Arbi Gayrabekov, Musa Bazhaev, Kazak işadamları Alijan İbragimov, Patokh Shodiev ve asistanı Alexander Tsiyert ile Musevi asıllı Rus işadamı Alexander Mashkevich de vardı.
Felix Sater'in yakın arkadaşı ve en az onun kadar etkili olan İtalyan işadamı Paolo Zampolli'nin de o organizasyonda olması bekleniyordu. Ancak son anda gelen bir telefonla Zampolli'nin yatının rotası Göcek yakınlarından Rodos'a döndü. Türk emniyet güçlerinin o gün yaptığı baskından sonra dünyada çok şey değişti.
Daha doğrusu değişimin başladığı yere TÜRKİYE girmişti! Mesela o gün yatta Tevfik Arif'le birlikte olan 15 yaşındaki Vasilisa, bugün önemli bir istihbarat biriminde ajan olarak yeni isim ve yeni yüzle çalışıyordu.
O yatta o geceden önce Donald Trump'ın BAŞKANLIĞINA karar verildi... O gece sadece ABD için BAŞKANLIK kararı verilmiyordu. Bilmediğimiz de buydu. O YATTA olanlar içinde çok ama çok önemli isimler vardı... O ekip SAVARONA'da dünyanın dengesini bozan adımı attı. O gece ÇİN'in artık ABD'den TAHVİL almaması kararlaştırıldı.
Bu dünya üzerinde büyük bir çatlak hatta depremdi. Dünya o gece orada değişiyordu. Zaten sonrasında ABD ile ÇİN'in daha sık karşı karşıya geldiğini gördük.
Tevfik Arif, sanırım tutuklandı ve hapis yattı... Biliyorsunuz, Trump'ın ortağıydı!
O baskın ve o geceden sonra ÇİN bambaşka bir yöne gitti. Artık karar verilmişti ve ABD'nin karşısına çıkacaktı.
SOVYETLER'in boşalttığı iki kutuplu dünyanın yeni oyuncusu olacaktı. Birçok kurum, birçok ülke, birçok patron yeni dengede kendine yer bulmak isteyecekti.
Öyle de oldu. Her şey karıştı.
Savaş başladı. Türkiye bunların görüldüğü en önemli coğrafyaydı!
2010'dan itibaren bir bakın TÜRKİYE'de neler yaşandığına...
17-25'ten Gezi'ye, MİT'e operasyondan 15 Temmuz'a kadar... Amaç TÜRKİYE'nin gidişatını belirlemekti. Dün de böyleydi bugün de böyle. Türkiye kiminle hareket edecek!
Yıllardır BATI ile giden TÜRKİYE, Çin ve Rusya ile yürür mü? Kimse bilmiyordu bunu. Ancak Türkiye, ABD merkezli saldırıların da odağındaydı. Abdullah Bey de Tayyip Bey de bunu bizzat yaşıyordu. Ve gelen BASKILAR ve ortaklığa sığmayan hareketler nedeniyle TÜRKİYE İPEK YOLU için adım atmaya karar verdi. Yani ÇİN'e yeşil ışık yaktı.
Çin'den HAVA SAVUNMA SİSTEMİ ALACAKTIK!
HATIRLAYIN, KOBANİ OLAYLARI PATLADI. 50 VATANDAŞIMIZ CAN VERDİ... ABD dengenin değişmesine karşıydı. F-35 krizi de S-400 anlaşmasına tepki de ekonomik saldırılar da YPG de hep TÜRKİYE'ye gösterilen sopaydı! Artık gizlemiyorlar da.
Pence de Pompeo da açıktan söylüyor... Ancak Türkiye durmadı ve bildiği yoldan gitti...
Bu nedenle ABD'nin içeride de bir şeyler yapması gerekiyordu...
CHP politikaları ABD'nin izlediği politikalarla örtüşüyordu...
NATO'dan SURİYE'YE KADAR OLAN EKSENDE AYNI DÜŞÜNÜYORLARDI...
Bu nedenle inandıkları doğrultuda onlar da gittiler! Ve 31 Mart'ta İzmir'in yanına İstanbul ile Ankara'yı da eklediler... Görünen şimdiki tablo bu! Sayım bitince ne olur bilemem! Amaçları İSTANBUL ve ANKARA'dan başlayan BASINÇLA Türkiye'nin yönünü BATI'YA ÇEVİRMEK OLACAKTIR. Kemal Bey de seçilen ve seçilmesi muhtemel BAŞKAN ADAYLARI da bunları bilmiyordur. Ama olacak budur! Politikanın felsefesine karar verenler hazırlık yapmaktalar... Sanırım İKİ BÜYÜK ŞEHİR İÇİN BATILI ÖNEMLİ MUHASEBE ŞİRKETLERİYLE ANLAŞTILAR! İKİ BELEDİYEDE 25 YILLIK
HESAPLARI KONTROL ETMEK İÇİN... İSTANBUL ve ANKARA masaya yatırılacak...
Gelenler yabancı olacak.
Neyi ne kadar TÜRKİYE hayrına söyleyecek, yazacak bilemem. Neyi ekleyip neyi çıkaracak bilemem. Ama arkada ANKARA'nın yönünün değiştirilmek istendiği aşikar! Bu nedenle 31 MART hiç olmadığı kadar önemliydi... Bakalım sonuç ne olacak! 31 Mart'a bir de böyle baksak iyi olacak sanki!