BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 5 Nisan 2020

Güçlü Türkiye

TÜRKİYE'Yİ Allah korudu. Dünya'yı sarsan Corona belası karşısında Türkiye Başkanlık Modeli, testlerden başarı ile geçiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan başarılı. KABİNESİ bir orkestranın parçaları olarak tam uyum içinde güven verici hamleleri zamanında, gecikmeksizin yerine getiriyor.
Başkanlık modelinin korkunç bela karşısında gösterdiği performans, ESKİ TÜRKİYE'YE DÖNME PARLAMANTER SİSTEME DÖNME DÜŞÜNCESİNDE OLAN muhalefet partilerinin liderleri tarafından muhakkak 'hatamı yapıyoruz' diyerek, fikirlerini gözden geçirme durumunda kalmalarını işaret ediyor.
Eğer Türkiye Başkanlık modeli, YÜZDE 50 üstünde oyla idare ediliyor olmasaydı son yapılan 14 Haziran 2018 seçimlerinde KOALİSYON ÇIKACAKTI.
Parlamenter Sistem'de KOALİSYON, milyonlarca vatandaşımızın tüylerini diken diken eder. Türkiye, 1991 ile 2001 yılları arasında KOALİSYONLARLA İDARE EDİLDİ. Bir örnek vereyim.
Türk ekonomisini dibe vurduran 2001 krizi giderken, ülkemizde Bülent Ecevit başkanlığında koalisyon vardı. Ecevit Başbakandı, ama perde gerisinde DSP'li Hüsamettin Özkan (Kara kutu) ve ANAP lideri Mesut Yılmaz işleri yürütüyordu.
Türkiye'nin 60 milyar dolar borç ödemesi gerekiyordu. Rezaletleri içine atan hükümetin ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Hikmet Uluğbay, tabancasıyla ateş ederek bir intihar teşebbüsünde bulundu. Yaralandı.
Görevden ayrıldı, yerine DSP'li Hüsamettin Özkan'ın adamı getirildi.
Eğer bugün PARLAMENTER SİSTEM OLSAYDI krizlerle ilgili çözüm önerileri yok olup giderdi. Kararlar geç alınırdı. Kararların farklılığı hükümet krizine dönüşürdü. Corona belası sürerken, bu durum güvensizliği ve tedirginliği getirirdi. Toplumla siyaset arasında ciddi güven bunalımı yaratılır, sürekli beceremeyen bir yapıyı, yine KOALİSYON ORTAKLIKLARI İLE ÇÖZMEYE ÇABALARDIK.
Başkanlık modeline, Allah'tan geçmişiz. Başkan Erdoğan'ın liderlik gücüyle, CORONA BELASINI Türkiye inşallah en az hasarla geçecektir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğindeki HÜKÜMET güzel işler yapıyor.
Her BAKAN kendine düşeni yapıyor.
Misal olarak bazılarını vereyim.
Ekonomi Bakanı Berat Albaysak, zamanında kararlarla, Türkiye piyasalarında büyük bir panik ya da büyük bir kriz yaşanmamasını sağlıyor.
Türkiye'de ilk Corona vakasının ortaya çıkmasıyla birlikte Bakan Albayrak, süratle kararlarını uygulamaya başladı.
İş dünyası, kamu kuruluşları ve bankalar harekete geçirildi. Her vatandaş için, her kesim için birbiri ardına tedbirler açıkladı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, bilim adamlarıyla beraber, Cumhurbaşkanımıza gecikmeksizin düşünceleri götürüyor SAĞLIK ÇALIŞANLARI ORDUSUNU BAĞRIMIZA BASIYORUZ.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu son derece aktif çalışmalar yapıyor. Polis- Jandarma-Güvenlik birimleri tek vücut.
Yüzbinlerce askerimizin kaderini elinde tutan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın hakkını vermeliyiz. Irak'ta, Suriye'de, Libya'da ve Akdeniz'deki binlerce Mehmetçik, onların aldığı kararla, ayakta, Türk milletinin haklarını savunuyor. Askerlerin anneleri, babaları ve kardeşleri huzur duymasını sağlıyor.
Bugün hükümette istikrar var. AK Parti ile MHP, bir ve beraber. Bunu sağlayan MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin de hakkını teslim etmeliyiz. İsmi gibi DEVLET'İMİZ, Corona karşısında müthiş bir mücadele veriyor.

SONUÇ...
Başkanlık modeli 21'inci yüzyılın sistemidir.
Türk devleti, inanın 1980'lerden bu yana, KÖHNEMEKTE OLAN PARLAMENTER SİSTEMLE ÇOK ZAMAN KAYBETTİ.
Bu gelişmeler karşısında, CHPKemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti-Meral Akşener, Saadet Partisi -Temel Karamollaoğlu ve yeni kurulan Gelecek ve DEVA partilerinin liderlerinin ESKİ TÜRKİYE-KOALİSYONLA ÇIRPINAN PARLAMENTER SİSTEM düşüncelerini tekrar gözden geçirmelerinde büyük fayda var.