BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 10 Haziran 2019

Moderatör!

BİR moderatörün partisi olabilir, tarafsız olması zordur, ancak önemli olan iyi bir moderatörün tarafsız davranması, adaletli olması gerekiyor.
Tıpkı futboldaki hakem gibi. Dünyanın en iyi hakemlerinden Cüneyt Çakır'ın tuttuğu bir takım vardır. Maça çıktığı anda, onun tarafsız kararları takdir edilir.
Nitekim böyle olduğundan dünyanın en iyi hakemlerinin başında geliyor.
Önceki gün Türkiye-Fransa maçımızı Sloven hakem yönetti. Tuttuğu takımı bilmiyoruz. Hakemin kulüp tutmayanı olabilir mi? Belli ki çocukluğundan beri onun da tuttuğu bir kulüp var... Onu verdiği kararlarla değerlendirdik.
Başarılı gördük, çünkü sahada adaletli davrandı. "Fransa dünya şampiyonu" diye koruyup kollamadı.
Binalı Yıldırım ile Ekrem İmamoğlu, televizyonda ortak yayına katılacaklar.
Kim moderatör olsun tartışması hemen başladı. Binali Yıldırım harika bir çıkış yaptı, "Uğur Dündar olsun" dedi.
Yıldırım, kendisine güveniyor, Dündar'ı teklif etti. CHP'lidir diye düşünmedi.
Binali Bey, Dündar'ın "AK Parti karşıtı" olduğunu bile bile teklif etme büyüklüğünü gösterdi. Demek ki onun adaletine güvendi... Fakat Uğur Dündar, tehditler aldığını söyleyerek, moderatör olmayacağını açıkladı. Şimdi çarşı karıştı.
Adaletli davranacak moderatör bulmakta ne yazık ki zorlanılıyor. Doğrusu, bizde iyi moderatörlük yapacak, Erman Toroğlu var. Futbol hakemi.
TV programlarında yaptığı yorumlar, yer yer en yakın arkadaşlarını bile adaletli davranmadıkları için çekinmeden eleştiriyor. Toroğlu'nun muhakkak sevdiği-oy verdiği parti vardır. Siyasetle ilgileniyor. Çeşitli partilerden arkadaşları var. Yıldırım-İmamoğlu tartışmasına çıkar, futbol hakemi olduğu gibi, çok iyi moderatör olur. Adaletli davranır, bir adaya iltimas sağlamaz.
Kıbrıs'ın kalp atışları ABD-Avrupa'nın terbiyesiz çocuğu Kıbrıs Rum Yönetimi'nin ABD'li Noble Energy firmasıyla anlaşma yapmasının ardından Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan sert konuştu. "Kuzey Kıbrıs Türk Devleti'nin haklarını hiç ilgisi alakası olmayanlara yedirtmeyiz" dedi. Erdoğan yeni alınan sondaj gemilerinin ve arama noktalarındaki gemilerin, bunları korumak için de Türk Donanması'nın, Kıbrıs'ın civarında olduğunu açıkladı. Rumlar rezil bir karar alarak, Doğu Akdeniz'de keşfedilen Afrodit'in işletilmesinin süreceği 18 yıllık dönemde ihracattan 9 milyar dolar gelir elde etmeye cüret ettiler. Merkezi Hollanda'daki Shell, ABD'den Nobel Enerji ve İsrailli Delek şirketlerinden oluşan şirketler birliği, yaklaşık 200 milyar metreküp doğalgaz rezervi olan Afrodit yatağından çıkaracakları gazı, deniz altı boru hattıyla işlenmek üzere Mısır'a göndermeyi planlıyorlar. İsrail, Mısır, Rumlar, Yunanistan, ağababaları ABD-Avrupa petrol baronlarının militanları olarak görevdeler. Kıbrıs ve Doğu Akdeniz, dünyanın savaş çıkacak en hassas bölgesi. Ortadoğu'da yeni jeopolitik çatışmanın merkezinde enerji yatıyor. Haçlı-Siyonist çete, enerji rotasını belirleyecek gücü elinde bulundurmak isterken, karşılarında bağımsız Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı buluyorlar. Milli donanmamız ile AKDENİZ'DE gaza ulaşmak kararındayız. İsrail, Mısır, Güney Kıbrıs Rum Kesimi; ABD-İngiliz-Alman- Fransızlar'ın tetikçisi olarak oyunlar kuruyor. En büyük dertleri Türkiye'nin KİLİT ülke olması. Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın Rusya lideri Putin ve Çin lideri Şi Cinping ile yakın dostluğundan çekiniyorlar. Çünkü Rusya, ABD ile tek başına karşı karşıya gelmek istemiyor. Türkiye ile birlikte adım atmanın gücünü gördüler.
SONUÇ: TÜRKİYE sahaya indi.
Erdoğan-Türkiye kararlı. Gerekirse savaşa gireceğiz. Kıbrıslı Türkler'in haklarının gasp edilmesine izin vermeyeceğiz. 82 milyonun bileğiyle hareket ediyoruz.
OYUNUN SONUCUNU BİZ BELİRLEYECEĞİZ. Erdoğan'ın küresel oyunculuğu ile bizsiz GAZI DA PETRÖLÜ DE paylaşamayacaklar.
BARBAROS'UN TORUNLARI AKDENİZ'DEYİZ. TÜRKİYE ESKİ TÜRKİYE değil. Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan, NATO'nun gözünün içine bakan lider değil. Emperyalistlerin zincirlerini kıra kıra yürüyor. Anlaşıldı mı?