BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 4 Ağustos 2018

Başkan Erdoğan’ın 100 günlük maratonu

TÜRKİYE Cumhuriyeti Başkanı Tayyip Erdoğan, 100 günlük programını açıkladı. 2019 - 2023 dönemine ait STRATEJİK PLAN da Kasım sonunda kamuoyuna açıklanacak.
25 Haziran gününden itibaren, Türkiye yeni bir sistemle, 21. yüzyıl yürüyüşüne ivme kazandırdı. Siyasette, yeni bir göreve seçilenler ve atananlar için ilk 100 günde ne yapacakları hayati önem taşıyor. Yeni Bakanların ve üst kurullara getirilen, getirilecek olan yöneticilerin çok büyük şansı var. 16 yıldır siyasette girdiği her seçimi kazanmış bir BAŞKAN TAYYİP ERDOĞAN emrinde çalışıyor olacaklar.
O sadece Türkiye'de değil, küresel gündeminde önde gelen, tecrübeli lideri. Yeni yöneticinin stratejisini ve planlarını yoğun bir analiz ve düşünce sürecinde sonrasında Erdoğan gibi ufku geniş, tecrübesi büyük bir liderden destek alacaklardır. Onun son söylediği bir söz var ki, 'Başarılı olmak zorundayız. Başarısızlığa tahammülüm yok'. Hiç unutulmaması gereken bir direktiftir.



10 aylık Bedirhan ve annesi Nurcan kalleşlerin son hedefi oldu. Ancak acılı baba ve eş Serkan Karakaya'nın o dik duruşu ve iki kardeşimizin mezarı başına 7'den 70'e akan vatandaşlarımız oldukça hainler emellerine ulaşamayacak.

Yeni dünya ve yeni alternatifler
EVANJELIST ABD
Başkan Yardımcısı Pence ve Başkan Trump'ın ajanpapaz Brunson için mantık dışı tehditler savurmalarına karşı Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan MİLLİ DURUŞ sergiliyor. "Biz göbeğimizden Amerika'ya bağlı değiliz... ABD, bu tavrı değiştirmezse, Türkiye gibi güçlü ve samimi bir ortağı kaybedeceğini de unutmamalı" diyerek son derece önemli ikazlarda bulunuyor.
Önceki gün de Rusya lideri Putin'in sağkolu Dışişleri Bakanı Lavrov "Tehdit beklenmeyen sonuçlar yaratabilir" diyerek uyarıda bulundu.
Bu sözler uluslararası sistemin içine girdiği belirsizlik döneminde hem Başkan Erdoğan'ın hem de Rusya'nın yeni alternatifleri işaret etmesi açısından çok dikkate değerdir.
Başkan Erdoğan'ın Batı'yı terk etmeden başka alternatiflere de 'sıcak bakışı' YENİ DÜNYA DÜZENİ için işaret fişeği özelliğindedir.
Ezoterik örgütler Evanjelist Pence ve Trump'ın Türkiye'yi küstahça tehdit etmeleri Ezoterik örgütler gerçeğini de önümüze getirdi.
Ezoterik örgütler ihmal edilecek bir olgu değildir. Dünyanın genel doğal akışı içinde meydana gelen olaylara müdahale ederek, kendi dünyalarını inşa etmeyi hedefleyen kehanetler zinciri oluşturma ameliyesi devrededir.
Dünyada meydana gelen ve getirilen olaylar var. Meydana getirilenler yani bir senaryo çerçevesinde gerçekleştirilen olayların başında, sözde Arzı Mevud-Vaat edilmiş topraklar rüyasıyla, BÜYÜK İSRAİL'in kuruluşu göze batmaktadır.
Evanjelist-Siyonistlerin (ABDİsrail) bu düşüncenin peşinde koşuşları büyük tehlikedir.

​Kılıçdaroğlu'nun gizli mahfilleri
CHP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan'ın, "CHP'de alınacak kararları Kemal Kılıçdaroğlu'na dikte eden gizli bir merkez bulunuyor.
Bu gizli merkezden aldığı direktiflerle önce MYK'yı topluyor, sonra kendisine dikte ettirilen kararları ilan ediyor" demesi kimseye yabancı gelmedi.
DERİN CHP var. Derin CHP'nin de 3 ayağı 1)İstanbul Baronları-Boğaziçi Elitleri, Batıya eklemlenmiş Sermaye 2) Almanya ve 3) Amerika'daki ÜST AKIL DERİN CHP'nin köprüleri:
1) Kemal Kılıçdaroğlu'nun en çok gittiği ülke Almanya'dır.
2) 1 Aralık 2013 - ABD Ankara Büyükelçisi Ricciardone, Kemal Kılıçdaroğlu'nu Amerika'ya götürdü. Meşhur CIA ajanı Graham Fuller, Makovski, Türkiye düşmanı ABD Ankara E.büyükelçileri Edelman ve Abramovic, Fetullah'ın ABD lobisi ileri gelenleri ve Yahudi kuruluşlarının temsilcileriyle baş başa görüşmüştü.
ABD'nin eski Ankara, şimdi Afganistan büyükelçisi John Bass ile sıkı temasları oldu.
(Artvin görüşmesi,15 Temmuz U DÖNÜŞÜ ).
3) Derin CHP'nin omurgasında, Eski Hürriyet- Aydın Doğan-Beykoz klikleri bulunuyordu. PROJELER BU MAHFİLLERDEN GELİYOR.

Meral Akşener'i kim döndürdü?
MERAL Akşener, yerel seçim muhalif organizasyonları için döndürüldü. İstanbul Baronlarının Yıkım Koalisyonuna verdiği görevler henüz bitmedi de ondan.
Devamı var...

DERİN SÖZ
"Her başarımızın, her zaferimizin, elde ettiğimiz her özgürlüğün gerisinde büyük bir direniş, büyük bir mücadele ve özveri vardır. Biz bedeli insan hayatıyla ödenmiş kazanımlarımızdan asla taviz veremeyiz" (Başkan Tayyip Erdoğan)