KARA GÜN.
Demokrasimiz açısından kahreden bir gün.
27 Mayıs 1960 darbesi ile iktidarı gasp edenlerce düşürülmüş demokrasi şehidimiz Başbakan Adnan Menderes, bir sonbahar günü, 17 Eylül 1961 saat 13.05'de kahpece idam edildi.
Merhum Menderes, hastaydı, iğne yapılarak ayağa kaldırılmış, kalpsiz, ruhsuz, 27 Mayıs'ın beynini yabancılara satmış darbeci Milli Birlik Komitesi katillerince şehit edildi.
Demokrasi şehidimiz, Başbakanımız, merhum Adnan Menderes, Türk siyasi tarihinde Cumhuriyet'i demokrasi ile taçlandıran, zihniyet devriminin önderidir.
Adnan Menderes, bugün İstanbul'da, Vatan Caddesi'nde, vatanın bağrında, Ay Yıldızlı Al Bayrağın süslediği anıt mezardadır.
Akan sular, uçan kuşlar, onun sevgisiyle ve hasretiyle yanan gönüller, günün her saatinde "Menderes'im, aziz şehidim" diye ruhuna ulaşmaya gayret etmektedir.
Katillerin hakim ve savcıları, "Halka hizmeti Allah'a hizmet" gören bir vatan evladını, utanmazca, kahpece, yargıladılar.
Bugün isimleri unutulmuş, katillerin Mahkeme Başkanı Başol, savcı Egesel, "Sizi buraya tıkan kuvvet böyle istiyor" diyerek kararı zaten açıklamıştı.
Orada adaleti katlettiler.
Hukuku, siyasetin oltasına yem yaptılar. O mahkemede adalet yoktu. Adalet, inancı yok olmuştu.
Yargı makamında, vesayetçilerin kuklaları oturuyordu. Bunları aziz milletimiz unutmuyor ve unutturmayacak.
Demokrasi şehitlerimizin aziz ruhları karşısında saygıyla eğilirken, darbeci zihniyeti lanetliyoruz.
Milli iradeye kastedenler kahrolsun... 24 Haziran birçok açıdan hayati bir seçim. Ama birisi var ki, vesayetçi zihniyetin, darbeci ruhların, çukurlara atılacağı gündür. 24 Haziran, "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" mottosunun, gerçekten hayata geçirileceği gündür.
24 Haziran Menderes'in kanına giren Derin ABDAvrupa kuklası vesayetçi, darbeci odaklardan hesap sorulacak gündür. Aziz Milletimiz, Büyük Türkiye için atacakları oylarla, Bağımsız ve Dik Duruş'un sembolü Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan'a verecekleri destekle, demokrasi şehidimiz Adnan Menderes'in katillerinden hesap sormuş olacaktır.
Demokrasi şehidimiz Adnan Menderes, Yassıada'da savunma yaparken.
ORAKOĞLU'NDAN ADİL ÖKSÜZ İDDİASI
FETÖ firarisi Adil Öksüz yaşıyor mu? Almanya'da olabilir mi? Ya da bir başka ülkede. 28 Şubat postmodern darbenin ortaya çıkmasında rolü bulunan Emniyet Genel Müdürlüğü Eski İstihbarat Başkanı Bülent Orakoğlu, çok dikkat çekici bir açıklama yaptı. "Amerika ve NATO'nun Türkiye'de planladığı 15 Temmuz kanlı kalkışmasında, FETÖ elebaşı Gülen'i ve kendilerini bu alçak kalkışma ile irtibatlandıracak önemli bir tanığı sağ bırakmayacaklarını düşünüyorum" dedi.
Bülent Orakoğlu, "Adil Öksüz, Adapazarı-Çamlıca Otobanı'nda nasıl ve neden sırra kadem bastı?" diye sorup şöyle devam ediyor:
"Adil Öksüz'ün yakalanması için tecrübeli ve deneyimli güvenlik birimlerinden 50 kişilik karma özel ekip oluşturulmuştu. Adil Öksüz, Adapazarı-Çamlıca arasında 150 km. mesafede, 18 çıkış noktasında ve İstanbul'da 500 kamerada yapılan araştırmalarda kayboldu, izine rastlanmamıştır."
İP'TE OYNAYANLAR
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi, 2011 yılı seçimlerine giderken deviremediler. İki yıl öncesinde FETÖ'nün organizasyonuyla MHP'yi ele geçiremeyenler; parti kurdular. 24 Haziran seçimlerinde "MHP tabanından ne kadar oy devşirebilirsek, o kadar İyi'dir" hesabıyla her türlü İP'te oynuyorlar. Ülkücüler bu oyunu görüyor.
DERİN SÖZ
"Bu kadar düşmana rağmen, Türkiye'nin nasıl ayakta kaldığını görüyoruz.
Türkiye ilerlemeye devam ediyor. Çünkü Allah, her yüzyılda bir kez, birini bahşeder. Bizim Aliya'mız vardı.
Bugün sizler Allah'ın size bahşettiği bir kişiye sahipsiniz. Bu kişi Recep Tayyip Erdoğan'dır.
Onun yanında durun. Ona destek olun. Ona yardımcı olun. Türkler, liderinizi yalnız bırakmayın." (Haçlı emperyalizminin kıyımına uğramış Bosna'nın Cumhurbaşkanı Bakir İzzetbegoviç)
