McMaster, Dışişleri Bakanı Rexx Tillerson, Savunma Bakanı Mattis, Türkiye yollarını aşındırdılar. Ne yaptık? Derin ABD'nin dans pisti Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan tarafından daraltıldı. Derin Amerika'nın uzun vadeli stratejik hedefinin Ortadoğu'daki 22 ülkenin sınırlarını değiştirmek, buna Türkiye ve İran'ı ilave etmek olduğunu iyi biliyoruz.
Bunu da zaten 2003 yılında eski ABD Dışişleri Bakanı Codoleezza Rice'ın dilinden ilan etmişti. Bu durumu geçen gün Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov da açıkladı:
"Amerika ebediyen Suriye'de kalmak istiyor. Uydu Kanton devletçiği kurmanın peşinde."
Bugün, Cumhurbaşkanımız Erdoğan, oyunun planlarına göre karşı hamlelerimizi anında devreye sokmakta. Askeri, diplomatik masalarımız iyi çalışıyor. Türkiye, Suriye için kurulmakta olan masada eli güçlü biçimde yer alacağını dosta, düşmana açıkça gösteriyor.
Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan-Türk devlet aklı, Washington'da bir süredir telaffuz edilen Kuzey Irak modeli tezgâhından haberdar.
Washington bunun olabilmesi için, bazı taktiklerle terör örgütü PKK-YPG'yi, Fırat'ın doğusunda yaşatmanın peşinde koşacak. Ve zaman kazanarak, bu formülün Rusya tarafından da kabul edilmesi için ARKA KAPI temasları yapacağından kuşku yok. Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın, Suriye'de ikinci Kuzey Irak oyununu da bozacağından eminiz.
Eskişehir'de söylediği, "Ya bu oyunu bozacağız. Ya da bir asır prangalarla yaşayacağız!" sözleri, Suriye'de 'Kuzey Irak Modeli'ni paçavraya çevireceğimizin en belirgin çıkışıdır. Evet. ABD'nin hayali gerçekleşmeyecek. Terör örgütü PYD-YPG- PKKDEAŞ taşeronlarıyla, Çekiç Güç, 36-32. paralelleriyle, Irak'ta gerçekleştirdiği Enerji Koridoru'nun devamını Suriye'de kuramayacak.
Kürt kardeşlerimizi, Akdeniz'e ulaşacak İsrail enerji koridorunu açmak için kullanmalarına izin vermiyoruz.
Zeytin Dalı Harekatı tüm hızıyla devam ediyor. Bölgede barış ve huzur ortamını sağlamak isteyen Türk askeri, sivillere zarar gelmemesi için çok dikkatli davranıyor. Örgütün işgal altında tuttuğu bölgeleri teröristlerden arındıran Mehmetçik, birlik-beraberlik mesajları vermeyi de ihmal etmiyor. Bir eliyle Bozkurt, bir eliyle Rabia işareti yapan Türk askeri, objektiflere böyle yansıdı."ESKİ TÜRKİYE"DEKİ ENTRİKALAR
16 Nisan 2016, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Referandumu nedeniyle Anadolu'yu adım adım dolaşırken, Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan'ın, "Türkiye'ye, yıllarca vesayet düzeninin pençesi altında zamanı, enerjisi ve birikimi heba ettirildi. Akla hayale gelmeyecek kumpas, oyun ve tezgahlar kurdular. Koalisyon tezgahlarıyla, hükümetleri kontrol altında tuttular.
Geçmişte ülkemizi her on yılda bir yerle yeksan ettiler.
Soydular. Gerilettirdiler.
Bunları unutmayalım. Yoksa bugün bulunduğumuz yerin önemini kavrayamayız" sözleri çok dikkati çekiyordu.
İşte, eski Türkiye'deki entrikalara 2 örnek:
TARİH 22 EKİM 1995: (Aydın Doğan'ın sağ kolu Zafer Mutlu'nun koalisyon hükümeti kurdurma çalışmaları). Koalisyona ikna etmek için Deniz Baykal'la, Zafer Mutlu, Fatih Çekirge, Hasan Cemal, Ankara Kulübü'nde buluşuyor.
Zafer Mutlu bir gece önce gizlice CHP ile DYP'nin genel merkezleri arasında mekik dokuyor. Gazetecilere yakalanmamak için CHP Genel Merkezi binasının çatısından Tansu Çiller'e ulaşıyor. Zafer Mutlu, Çiller ve Baykal'la görüştükten sonra da telefonla manşeti yazdırıyor.
TARİH 20 ARALIK 1995: Seçimlere dört gün kala, kırık bacağıyla yatmakta olan Dinç Bilgin soruyor:
"Söyleyin bakalım, seçimlerde hangi partiye oy vereceğiz?" Eski Türkiye'de, Aydın Doğan-Dinç Bilgin, muhtemel hükümetleri parsellerken, rahmetli Necmettin Erbakan seçimlerden birinci parti çıkıyor. Ancak, Aydın Doğan-Ertuğrul Özkök/ Dinç Bilgin-Zafer Mutlu, Necmettin Erbakan'ı bertaraf etmek için Genelkurmay'ı da devreye sokarak, ANAP ile DYP'ye, koalisyon hükümeti kurduruyorlar.
DERİN SÖZ
"Türkiye kendi hedefleri yanında küresel adalet mücadelesinin de sancaktarıdır. Türkiye mazlum ve mağdurların sığınağı, zalimlerin ise korkulu rüyasıdır. Bunun için Türk milleti her zamankinden daha güçlü, daha sağlam, daha bir ve beraber olmak zorundadır.Kırımlı kardeşlerimizin, Türkistanlı mazlumların, Kafkasyalı, Saraybosnalı, Afrikalı dostlarımızın umudu bu ülkedir, bu millettir. Şayet biz sendelersek Kudüs düşer, Filistin, Arakan, Somali düşer." (Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan)
