Türkiye'nin de en az 6 istihbarat kuruluşuna ihtiyacı var.
Bunun için hemen MİT'in iç ve dış istihbaratı olarak ikiye ayrılması, başlarına birer müsteşar atanması gerekiyor.
Olan ve kurulacak yeni istihbarat örgütlerinin başına direkt olarak Başbakan Erdoğan'a bağlı, bir başka yerden emir alamayacak sivil bir ismin getirilmesi sağlanmalıdır.''
BAŞBAKAN-MİT: ORTAK AKIL
17 Eylül tarihli Takvim'de genel yayın yönetmenimiz Ergün Diler, "Fidan rahatsızlığı'' başlıklı yazısında, "Sorun Fidan değil.
Sorun İsrail. Bu kafayla işleri çok zor. Daha önce Başbakanla bu kadar yakın çalışan bir MÜSTEŞAR görmemişlerdi.
Şaşırdılar tabii'' demişti. Bu gelişmeyi. Prof. Dr. Sedat Laçiner de çok anlamlı bularak "Türkiye'de ilk defa Başbakan ile MİT Müsteşarı ortak akıl ve temas içinde'' dedi, şunları söyledi: "Batı'da istihbarat (intelligence) salt haber toplamayı ifade etmez.
Bir kişi veya devletin anlama/kavrama kapasitesine işaret eder. Kelime çeşitli sözlüklerde 'doğruyu yanlıştan ayırma', 'üstün anlayış' şeklinde açıklanır. Batı dillerinde 'istihbarat' ve 'akıl' aynı anlama gelir. Bu bağlamda CIA'in Türkçe'ye daha doğru bir çevirisi de 'Merkezi Akıl Ajansı' şeklinde olabilir. Etkili kurumlarda, istihbarat için 'intelligence' yerine 'strategic intelligence'ı (stratejik akıl) tercih edilir. 'Stratejik Akıl' devletin en üst ortak aklıdır.
Bir işten aklı eksik ettiğinizde başınıza nelerin gelebileceğini tahmin etmek zor değildir. Yakın siyasi geçmişimizde, eski Başbakan-Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, "MİT Müsteşarı bana darbeyi haber vermedi'' demiştir. Darbe hazırlıklarını MİT, Başbakan'a haber vermemiştir. Askeri vesayet bitince, sivil iktidar sivil MİT Müsteşarlığı ile yeni döneme açılmıştır. Ve Türkiye'de ilk defa, direkt Başbakan Erdoğan'la çalışan, ondan başka yerden almayan bir MİT Müsteşarı Hakan Fidan dönemini yaşamaya başladı.'' (Not: CIA Başkanı Leon Panetta'nın Savunma Bakanı atanması öncesi, yerine gelen Afganistan'daki Amerikan kuvvetlerinin komutanı Orgeneral David Petraeus CIA başkanı olunca ilk gezisini neden Türkiye'ye düzenlediğini iyice analiz etmeliyiz.)
OPERASYON ZAYIF
Prof. Dr. Sedat Laçiner, "Ne yazık ki yıllar yılı kurumlarımıza sızan karşı istihbarat birimleri, kendi güvenlik kurumlarımızı kendi kendimize düşman etmişlerdir. Dikkat ediniz, tüm komşularımız Türkiye'ye karşı terör örgütleri kurdurmuştur veya desteklemiştir. Suriye, Yunanistan, Rusya, Ermenistan ve diğerleri açıkça veya gizlice Türkiye'de terörü desteklemişlerdir. Peki, siz bu ülkelere cevap olarak ses getiren bir operasyon hatırlıyor musunuz?'' diye sordu, bazı örnekler verdi: "Son olarak Rusya'nın İstanbul'da Çeçenlere karşı, İran'lıların İstanbul'da, MOSSAD'ın yabancı birçok ülkede neler yaptıkları ortada.
Türkiye tarafından etkisiz hale getirilmiş, yabancı ülke sokaklarında yakalanmış bir tek PKK'lı biliyor musunuz?
Bilemezsiniz, çünkü yok.''
MOSSAD-MİT KANALI KAPATILDI
"İşin sevindirici yanı ise MİT'in başında, istihbaratın aslında 'akıl' olduğunu bilen ve geçmiş hataların farkında olan Hakan Fidan var. İşi zor, çünkü geçmişin tortusu çok güçlü'' diyen Prof. Dr. Laçiner, yorum ve analizini sürdürdü: "Yabancı servislerin bir işi de, başka servislere sızmaktır. Hakan Fidan, MOSSAD'ın MİT içindeki sızmalarını kırdı.
MOSSAD-MİT kanalı kapandı. Peki, yabancı servise hizmet vermeye devam eden, ruhsuz adamlar varsa, bunları temizlemek de önemli. Bu bir anda olmaz. Zamana ihtiyaç var. Nesil değişimine büyük ihtiyaç var. Hem nesil değişecek hem zihniyet.''