CEMİL ERTEM

CEMİL ERTEM

Tarihi 18 Ocak 2011

Sanayi ağırlıklı büyümeye geçmeliyiz

İşsizlik rakamlarını nasıl buldunuz?
TÜİK'in açıkladığı rakamlar Eylül, Ekim, Kasım 2010 dönemini kapsıyor. Bu rakamlara göre, işsizlik oranı, yüzde 13'ten 11.2'ye düştü.
İşsizlik rakamlarının ayrıntılarını girdiğimizde ilk önemli sonuç; 2010'un son çeyreğindeki büyümenin beklentilerin üstünde gelmesinin hemen hemen kesinleşmiş olmasıdır. Böylece Türkiye'nin 2010 yılı büyümesi de beklentileri aşarak çift haneli rakamları bulacaktır. Yine bu dönemde işgücüne katılım oranının yüzde 49'u bulması, yani işgücüne katılımın artması önemlidir. Ayrıca kadınların işgücüne katılımının arttığını görüyoruz, demek ki kriz döneminde kadınlar aile bütçesine katkı için yoğun çaba içine girmiş. Ayrıca genç nüfusta işsizlik oranı, 2.7 puan düşüşle yüzde 21.3'e gerilemiş. Tüm bu veriler işsizliğin, krize rağmen, gerilediğini gösteriyor; ancak yine de Türkiye'nin en büyük ekonomik sorunu işsizlik...

2011'de herkesin iş bulabileceği ekonomi ortaya çıkar mı?
2011 bunun için erken bir tarih.
Türkiye'nin 2011 büyümesi, 2010 göre daha düşük olacak. Biz 2011'de yüzde 5-6 civarında büyüyeceğiz. Ama 2011'deki bu büyümeyi daha fazla hissedeceğiz. Çünkü Türkiye, 2011'de sanayi ve istihdam ağırlıklı bir büyüme gerçekleştirecek. 2010'da kısa vadeli sermaye girişleri ve ucuz dövizin teşvik ettiği ithalata dayalı bir büyüme gerçekleşti.
Özel sektör borçlandı ama bilançoların pasifinde yer alan bu büyüklük aktiflerde istihdam yaratıcı değerler olarak karşılık bulmadı. Yüksek faiz nedeniyle firmalar likit kaldılar ve istihdam yaratacak yatırımlar yapmadılar. Ancak 2011'de Türkiye'ye önemli ölçüde yabancı doğrudan yatırım gelecek ve işsizlik 2011'de daha hızlı olarak azalacak.
Türkiye'nin bütçe dengeleri de şu an çok iyi.
2010 bütçe açığı yüzde 25 azalışla gerçekleşti.

2011'de ihracat ve istihdam ağırlıklı büyüme için ne yapılmalı? Şu çok açık; büyüme, istihdam ve bütçedeki olumlu gelişmeleri kalıcı hale getirmek ve ekonomik refahı artırmak için Türkiye, yeni bir ekonomi programına geçmelidir. Türkiye rekabet gücünü ucuz işgücüne dayandırarak dünya ile yarışamaz.
Etkin işleyen bir piyasa mekanizması, elverişli yatırım ortamının yaratılması ve öncü sektörlere teşvik şarttır. Bunun için 2011'de yeni ve köklü reformlar gerekiyor. Teknoloji yoğun sektörler desteklenmeli. Bu konuda Sanayi Strateji Belgesi önemli bir adımdır.