ARDA USKAN

ARDA USKAN

Tarihi 16 Mayıs 2012

Cinsel iştahımızda bir azalma mı var?

Avrupa Konseyi nereden icap ettiyse, 'İnternette kim en çok hangi siteleri izliyor' şeklinde bir anket yaptırmış. Buna göre; Türk internet kullanıcıları, pornoya asla ilgi göstermiyormuş! Bir yaşıma daha girdim. Yahu çocuk sapıklığında bile neredeyse ilk sıralarda değil miyiz biz?
Peki biz n'apıyor muşuz 24 saat o bilgisayarın başında? Sıkı durun; Daha çok haber, sanat ve edebiyat sitelerini takip ediyormuşuz. Düşünsenize, yıllık 13 milyar dolarlık hacme sahip sanal porno sektörü ile sanal oyun ve çöpçatan sitelerine karşı en ufak bir ilgimiz yokmuş. Alternatif Bilişim Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Rıza Keleş, Avrupa Komisyonu tarafından, internetin sivil ve politik katılıma etkisini ölçmek için yürütülen 'Civic Web' projesinin verilerini, TBMM Komisyonu'na sunmuş. Ve ortaya işte bu şaşırtıcı sonuçlar çıkmış.
Ankete göre Türkiye'de gençliğin takip ettiği 5 web sitesi türü itibariyle; haberler, filmler, müzik, sanat, edebiyat ve sağlık! Diğerlerini hiç de ilginç bulmuyorlar. Bir şaşılası durum da, Türkiye'de yapılan anket sonuçlarında, muzır amaçlı kullanım tespit edilemezken; Google'ın kendi verilerine göre, internetteki 7 milyara yakın sayfanın yaklaşık 1.6 milyarı erotik içeriğe sahip olması. Hem Google'a girme rekorunu elde tut hem 'fena siteleri' görmezden gel!
Bu arada TÜİK tarafından yapılan başka bir araştırmada da, internet kullanıcıları en çok çevrimiçi haber, gazete ve dergi okuyorlarmış.
Ya ben Türkiye sandığım başka bir ülkede yaşıyorum ya da bu sonuçlar başka bir ülkenin verileriyle karıştırılmış.

* * *
'YATAK HİKAYELERİ' ARTIK İNTERNETTE...
Bunun üzerine alın size bir 'internette erotik dizi' haberi.
Dün akşam video sitesi www.dailymotion.com/yatakhikayel eri adresinde bir mini dizi başladı.
Günlük olarak yayınlanan ilk web dizisi bu. Skeçler her gün farklı bir konuyu işliyor ve her biri üçer dakikalık bölümlerden oluşuyor. Ve yatakta geçiyor elbette. Yatakta dediysek, dizinin sloganındaki gibi; "Bir yatağın içinde geçebilecek çoğu şey, hayatın içinden her şey bu dizide' Karı-kocayı ise Şan Bingöl ve Gizem Esgin oynuyorlar. Ve tüm 'özellerini' sizlerle paylaşıyorlar.
Hemen hepimizin başına gelen ama saklama ihtiyacı duyduğumuz bazı durumlar bunlar. Bu yüzden 'eğiticiöğretici' de diyebiliriz.
Ama esas özelliği komik olmaları. 'Mizahi dille anlatılıyor' lafı bu iş için palavra kalır; bunlar alenen komik. Çünkü skeçler bir babayiğidin elinden çıkıyor; Yılların senaristi Selçuk Akman'ın. Selçuk aynı zamanda dizinin yapımcısı da...
Onu bana, karım Selda tanıştırmıştı ilk. ANS'nin çektiği bir dizinin, biri prodüktörü diğeri senaristiydi. Daha sonra yine birlikte ATV'de 'Ekran sizin' diye bir program yapmışlardı. Selçuk o kadar yetenekliydi ki 'Bu adamı mutlaka kapmam lazım' demiştim o günlerde. Dediğim gibi de oldu, bu kez biz birlikte 'Canısı' ve 'Şeytanın Gözyaşları' dizilerini yazdık. Hem de iki yıl boyunca.
Yani Selçuk'u ve kalemini çok iyi tanırım. Onun için rahatlıkla söylüyorum, 'internetimiz feci şekilde şenlenecektir arkadaşlar!' Fırsattan istifade Selçuk'la senaryo maceralarımızdan küçük bir anekdot anlatayım. Daha doğrusu Selçuk'un 'yatak hikayelerine' bakış açısını. O zaman bizim ekipte bir de sevgili Kubilay Zerener var. Bizim evin arka bahçesinde 'Canısı'nın kim bilir kaçıncı bölümünü yazıyoruz.
Başrolde de İbrahim Erkal...
İbrahim, kızı 'işlem' öncesi öpecek.
Neresinden öpsün diye tartışıyoruz.
Daha çok da Selçuk titizleniyor bu konuda. Oğlan genç tabii, işin kitabını yazmış. Derken tartışma uzuyor. O sırada yukarı balkonda, rakı masası kurmuş bir komşu var, o da isyan ediyor; "Arda bey içime fenalık getirdiniz, İbrahim öpemeyecekse kızı verin ben öpeyim, münasip bir yerini bulurum nasılsa" diye bağırıyor aşağıya.
Anlayacağınız bu mini dizi, yatak işlerini bilen birinin elinden çıkıyor.
Haber vereyim dedim.