ARDA USKAN

ARDA USKAN

Tarihi 29 Ekim 2010

Bir Angus'un tespitleri...

Son derece keyifli bir akşam üzeri yaşamaya hazırlanıyordum. Önce mutfağa sızıp, az önce yapılmış olan muhteşem 'humus'un sarımsağını ahaliye çaktırmadan abartacak, sonra sahaflardan aldığım 1974 tarihli ve kimbilir benden önce kimlerin okuduğu sararmış sayfalı bir Arthur Hailey kitabına gömülecektim. Eserin adı 'Tefeciler' ve 500 sayfalık bir bestseller...

* * *
Başkası tarafından okunmuş kitapları yeniden okumak insanı bir garip yapıyor... Öncelikle eski okurun kim olduğunu, hangi şartlarda yaşadığını, nereden gelip nereye gittiğini, fikrini, zikrini her şeyini merak ediyorsunuz. Onlar da sizin gibi kitaba ara verdiklerinde sayfanın birini büküvermişler ya, işte benim uçtuğum yer tam burası oluyor.

* * *
Ne yapmak için kalktı acaba kitabın başından? Bir humusun dibine darı ekmek için mi yoksa çişi geldi de hacet gidermeye mi? Veya tam tersi bu kısa terk edişin çok daha ciddi nedenleri mi var? Yani evde bir sorun, hayata aniden sızıvermiş hadise, belki ülke genelinde sel baskını, toplu bir katliam, bir darbe girişimi... Belki de sevgilinin koynuna yapılacak kısa bir yolculuk sadece...

* * *
Ama eminim bu eski okurların, bir yandan humus yiyip diğer yandan 'köşe yazısını' yazma gibi bir gerekçeleri yoktu. Hele o yıllarda, benim az ötemdeki televizyondan duyduğum günün haberlerinin konusu bile söz konusu olamazdı... O dönemde hiç Avustralya'dan getirilen Angus inekleri caddelere yayılmış mıydı mesela? (İnekler, Bursa'ya mezbahaya giderken isyan bayrağını çekmiş, kırmızı ışıkta kamyon durunca, iki kafa bir tos kapıyı kırıp fırlamışlar dışarı. Biri de tam yerine, köfteci dükkanına dalmış. Gariban kimlerin eline düştüğünü nereden bilsin.)

* * *
Oysa onları biz yiyelim diye getirdiler ülkeye. Çünkü 1982 itibariyle adam başına bir koyunumuz düşerken, günümüzde bu oran artık otobanda koşan ineği kim yakalarsa düzeyine geldi...

* * *
Hele bir rüşvet davamız var ki 2010 model. Tefeciler'in eski okurları bunu duysalar değil kitaba ara vermek, tümden tabiiyet değiştirirlerdi eminim. Ahmet Hakan deyimiyle; "Bir kamu yöneticisi, başka bir kamu yöneticisine, bir kamu malı için rüşvet vermiş" iyi mi?

* * *
Bu arada o 1970'lerden kalan Susam Sokağı'nın 'Büdü'sünün de gay olduğu ortaya çıktı. Eski okurların bilmedikleri bir başka şey daha var; AB sorunsalımız! Girdik mi, giremedik mi? Bu konuda en müthiş tespit, fuhuştan yakalandıklarında, "Siz bu kafayla AB'ye nah girersiniz"diyen yabancı kızlarımızdan... canlarım benim.

* * *
Yine o eski okurlar şunu duysalar katiyen inanmazlardı eminim; Mahzun Kırmızıgül'ün yönetmenlik yaptığını ve 'Bitlis'te beş minare' filminin fragmanın, Bahçeşehir Üniversitesi'nde, 'Bir filmin fragmanı böyle kurgulanır' başlığıyla ders olarak konduğunu...

* * *
Ve bunlar gibi birbirinden tuhaf yüzlerce yeni haber... Hepsini yazmaya kalksak elimizdeki 500 sayfalık eski 'Tefeciler' gibi en az üç kitap eder.

* * *
Şimdi bir sayfanın daha kenarını büküp düşünüyorum; Acaba bu romanın tüm okurları hayatta mı?
Yoksa bu günün felaketlerinden uzak, huzurlu bir örtünün altında mutlu mesut yatmaktalar mı?
Onları bilemem ama bizler bu gün, bıraktıkları o kitabın sayfalarında-satırlar aynı olsa daartık 'farklı bir romanı' okumaktayız. Belki de hayatımıza karışan Angus'lar sayesinde ya da yüzünden- kimbilir.