Tarihi 19 Nisan 2016

Kadın eşarbı

Hayat böyledir.
Öldürdüğün kadını simgeleyen "eşarp" tabutunun üzerine konur da.
Beş para etmeyen erkekliğin tabutuna kalkan olur.
Ve sahipsiz bir ölü olarak 5 gün bekleyen ceset, o eşarp sayesinde yeri gizlenerek toprağa verilir.

***
Kadın cinayetlerinin sembolü haline gelen Özgecan'ın katili Ahmet Suphi Altındöken'in sahipsiz cesedine bir kadın eşarbının sahip çıkması, aslında çok şeyin ifadesidir.
O eşarp; bir katilin tabutuna "güvence verebilen" özel bir simgesidir.

***
Bir ülkede kadın zayiatları kaydedilen para kadar değerli değilse.
O ülkede hayat; erkeklerin namussuzluk israfını gurur saymasının gerekçesiyse!
Sadece yasalar değil, omuzlardaki melekler de yere düşmüş demektir.
Ama kadınları katledenlere karşı yasaların bile yetersiz olduğu ülkelerde, toplum yasaları devreye girer.
O yasalarda bir kadın eşarbı, bir cesedi bile koruyacak kadar asil bir görev üstlenir.
Bunu vahşetin ve kansızlığın salyasını akıtan insanlar anlayamaz.

***
Bir kitapta okumuştum.
"Yalnızlıklar bedenlerin ruha dönme zamanlarıdır." Uğrunca ölünecek onca dava varken, bir genç kızı yakarak öldürmenin ruhu da yoktur, yalnızlığı da.
Sığınacak yer bulunmadığı zaman.
Sığınılacak tek gerçek vardır.
Doğruları kabul etmek.
O doğru şudur: Şerefsizlik; gireceği toprağı bile zor bulur.

***
Sokaklarda avını koklayan ve kalbi kasıklarında atan erkeklerin bu meseleden alacakları ders çoktur.
Bu dünyaya bir kere gelip, böylesine soysuz bir imzayla gitmenin onursuzluğunu o katilin yolunda yürüyenler de öğrenmeli.
Hayatın en anlamlı gerçeğidir.
"Yaşarken melek olmak!" Ama şeytanlık içini böyle döküyorsa.
Bazı cesetler de böyle yolcu ediliyor.

***
Özgecan, ellerinde külleriyle cennetin kapısında o katili bekliyor.
Cehennemde iğne atsan yere düşmez.
Ama onu "insan taklidi yapan" milyonlarca insanın arasından çekip bulacaktır.
O katilin gözlerindeki o soysuz bakışı asla unutmadan.
Üzerindeki kadın eşarbıyla!

Alman öğrenci
Almanya'dan öğrenci değişim programıyla Türkiye'ye gelen 24 yaşındaki Alman öğrenci Julia Mayer, mültecileri için kampanya başlattı.
Sloganı; "israfa yazıktır!" Sabancı Üniversitesi'ndeki öğrencileri harekete geçirdi. Eski eşyaları toplayıp sattı ve toplanan parayla mülteci çocuklarına yeni giysiler aldı.
Bizde sadece gösteriş yapan ve adına şarkıcı denen kadınlardan bir tanesinden böyle bir eylem görebildik mi?
Ki, onların toplumu etkileme şansı bir Alman öğrenciden çoktur.
Ama Alman öğrencideki yürek, bizdeki popülerlik meraklılarında yoktur!

Mutluluk Takvimi
* Güneşin batışını izle.
* Açan çiçeklerin fotoğrafını çek.
* Ekranda belgesel izle.
* Bindiğin araçta durakları say.


Sevdalandı türkü türkü
Boşa çekti onca yükü
Bir yangındı artık söndü
Yorgun ömrüm yorgun ömrüm

Ne dostu var ne bir kardaş
Acılarla sarmaş dolaş
Eriyor bak yavaş yavaş
Solgun ömrüm solgun ömrüm

Elbet vardı çok günahı
Yerde kaldı her bir ahı
Kesti hayatla sabahı
Dargın ömrüm dargın ömrüm

Hala bir gönül yasında
Yenik düştü kavgasında
Tel örgüler arkasında
Sürgün ömrüm sürgün ömrüm

Hakkı YALÇIN