Ekim ayıyla birlikte
soğuk havalar kendini hissettirmeye başlıyor. Vücudun durmak dinlenmek bilmeyen organı
kalp, soğuk havalarda daha çok oksijene ihtiyaç duyuyor. Kış aylarında havadaki oksijen miktarı azaldığı için, vücut kalbe daha az oksijen içeren kan pompalıyor. Bu da kalbin ihtiyacı olan kanı alamadığı anlamına geliyor.
Altınbaş Üniversite Hastanesi Medical Park Bahçelievler Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Barış Çaynak, sonbahar soğuğunun kendini hissettirmeye başladığı bu günlerde kalbi korumanın formüllerini sıralıyor... Mevsim geçişlerinde en sık görülen hastalık olan grip ve soğuk algınlığı
vücutta ateşi yükseltiyor. Bu da kalbe binen yükü artırıyor. Genellikle önemsenmeyen bu hastalık, kalp sağlığını olumsuz etkiliyor.
Bol sıvı alımı, taze sebze meyve tüketimi öneriliyor.
İLACINI UNUTMA
Sürekli kullanılan kalp, tansiyon ve kan sulandırıcı ilaçlarının bir dozunun bile aksatılması
kalp krizine neden olabiliyor. Yine ilaç tedavisinin yanında özellikle kalp hastalarının beslenmelerine de ekstra dikkat etmeleri gerekiyor. Böyle zamanlarda sofrada daha hafif yemeklerin tercih edilmesi gerekiyor.
YÜRÜYÜŞ YAPIN
Kış aylarında herkes havaların soğumasıyla eve kapanıyor. Prof. Dr. Çaynak, bunun oldukça yanlış bir alışkanlık olduğunu vurguluyor. "Kapalı alanlarda, yürüyüş bandında yürümektense açık havada yürümek daha faydalıdır" diyor. KORUNUN...
Oldukça hassas bir organ olan kalbin soğukla ani teması krizleri beraberinde getiriyor. Prof. Dr. Çaynak "Kış aylarında sıcak-soğuk farkından kaçınmak gerekiyor. Tek kat kalın kıyafet giyinmektense, kat kat kıyafet giyinmek faydalıdır" diyor.