Eklem ağrılarını dindirir: Vücudun yüzde 70'i sudan oluşuyor. Eklem aralıklarında kayganlığı sağlayan sıvı bileşeninde de su bulunuyor. Su içilmediğinde bu sıvı azalıyor. Bu da eklem ağrılarına, kalıcı eklem bozuklukları neden oluyor.
Zihni açar: Beyin, diğer organlar gibi sağlıklı çalışmak için suya ihtiyaç duyuyor. Uzamış susuzlukta unutkanlık, dikkat eksikliği, uyku hali, algıda ve hareketlerde azalma, sinirlilik oluyor.
Cildi yeniler: Su yetersiz alındığında cilt kuruyor. Esnekliğini kaybediyor. Ciltte çatlama ve kanamalar görülebiliyor.
Stresle savaşır: Beynimizin yüzde 85'i sudan oluşuyor. Vücut yeteri kadar besin ve su almadığında kişide stres oluşuyor.
Kabızlığı engeller: Yetersiz su tüketimi, sindirim sisteminin daha az çalışmasına ve kabızlığa yol açıyor. Kabızlık ve hazımsızlığı önlemek için mutlaka su içmek gerekiyor.
Karaciğer korur: Karaciğer ve böbrekler toksik maddelerin vücuttan atılmasını sağlıyor. Yeterince su içilmezse toksinler vücuttan atılamıyor. Minerallerin birikimi ile böbrek taşı oluşumu, toksinlerin karaciğerde birikimi ile de hepatitler ve karaciğer hasarı meydana geliyor.
Kalbi besler: Kanın büyük bir kısmı sudan oluşuyor. Su tüketimi yetersiz olursa kan hacmi azalıyor. Tansiyon düşüyor ve bayılmalar görülüyor. Beyin damarları ve kalp koroner damarları gibi ince damarlarda tıkanmalara neden olarak kalp krizi ve felce neden oluyor Sağlıklı bir kalbe sahip olmak için mutlaka su içmek gerekiyor.
Reflüyü önler: Reflü ve gastrit kişinin yaşam kalitesini düşürüyor. Tedavi edilmediğinde kansere bile neden oluyor. Su içmek, midenin asit salgısının mide ve yemek borusu duvarına zarar vermesini önlüyor.
NE KADARI YETERLİ?
DR. Didem Altay Gazi, her gün vücuttan idrarla ortalama 2 bin 500 ml su kaybedildiğini belirtiyor. Bu kaybın önlenebilmesi için günde 2-3 litre su tüketilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.