İftarda kefir sahurda karpuz

Oruç nedeniyle susuz kalan vücutta, metabolizma yavaşlıyor. Uzmanlar, sahurda karpuz ve kavun yenmesini, iftarda ise kefir içilmesini öneriyor...

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 24 Mayıs 2018 Güncelleme 24 Mayıs 2018, 00:33
İftarda kefir sahurda karpuz

İÇİNDEKİLER

Ramazan'ın havaların ısındığı bahar ve yaz aylarına denk gelmesi, uzun süreli açlık ve susuzluğun yanı sıra sıcakların etkisiyle vücutta yorgunluk hissi oluşturuyor. Bu nedenle iftar ve sahurda beslenmeye dikkat edilmesi gerekiyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Aslıhan Altuntaş, vücudun uzun süre aç kalması nedeniyle metabolizmanın yavaşladığını belirtiyor. Probiyotik zengini kefire dikkat çekiyor. Sahurda iftarda bol bol tüketilmesini söylüyor. Sağlıklı bir Ramazan geçirmek için şu bilgileri veriyor...

​REZENE, ADAÇAYI...
Ramazan süresince vücudun sıvı ihtiyacı düşüyor. Bu nedenle sahurda normal yiyeceklerin yanında çilek, kavun, karpuz gibi sıvı içeriği yüksek besinlerin tüketilmesi gerekiyor. Bitki çayları da vücudun sıvı dengesini koruyor. Dyt. Altuntaş, özellikle ıhlamur, rezene, adaçayı, yıldız anason gibi sindirimi kolaylaştırdığını, şişkinliği ve gazı aldığını söylüyor. Yeterli su tüketimi almanın Ramazan'da oldukça önemli olduğunu belirtiyor. "Suyu bir anda içmek, mideyi rahatsız ederek hazımsızlığa yol açar. Bunu engellemek için sahurda ve iftarda en az üç dört bardak su içmek, sahur ve iftar arasında da kalan sürede yeterli miktarda sıvı tüketmek uygun olacaktır. Bu süreç içerisinde yalnızca su değil maden suları da tercih edilebilir" bilgisini veriyor.

SAHUR YAPIN
Oruç sırasında uzun süren açlığa bağlı olarak kandaki şeker seviyesi düşüyor. Bağırsaklar daha az çalışıyor. Dyt. Altuntaş, metabolizmanın çalışmasını devam ettirmek için sahurun çok önemli bir öğün olduğunun altını çiziyor. "Uzun süreli açlıklarda yağ yakımı azalarak şeker düşüklüğü sorunu ortaya çıkabiliyor. Enerji dengesinin korunması için sahur öğününün atlanmaması gerekiyor. Sahurda sağlıklı besinlerin tüketilmesi, güne daha enerjik ve kaliteli başlamayı sağlıyor" diyor.

​YOĞURT YİYİN
Diyetisyen Altuntaş, Ramazan'da yavaşlayan metabolizmayı hızlandırıcı önerilerde de bulunuyor. Bu konuda kefirin ve yoğurdun önemine değiniyor. Şu bilgileri veriyor: "İftarda kontrollü bir beslenme düzeni oluşturulabilir, sahur ile iftarda yeterli protein alınır ve sonrasında da iftar ile sahur arasındaki ara öğün kuralına dikkat edilirse, metabolizma yavaşlaması olmayacaktır. Sahura başlamadan bir bardak kefir ve iftar sonrasında yapılacak olan ara öğünde de kefir ya da yoğurt tüketimi, metabolizma hızını artıracak ve kişinin kendisini daha enerjik hissetmesini sağlayacaktır."

​TATLILAR SÜTLÜ OLSUN
Dyt. Aslıhan Altuntaş, sahur ve iftarda protein kaynaklı besinler tüketmenin kas kaybının önlenmesi açısından büyük önem taşıdığına değiniyor. Sahurda kahvaltılık besinlerin tüketilmesini, sofralarda mutlaka yumurtaya yer verilmesini öneriyor. İftar menüsünde de mutlaka bir miktar protein alımının olması gerektiğini söyleyen Dyt. Altuntaş, "Sahur ve iftardaki besinlerin yanı sıra saat 22.00 gibi bir porsiyon meyve, süt, yoğurt ya da kefir tercih edilebilir. Eğer bir tatlı tercih edilecekse de haftada sadece bir iki kez sütlü tatlı ya da dondurma tüketilebilir" diyor.

​10 DAKİKA ARA VERİN
İftarda hızlı yemek yemek, reflü ve gastrit şikayetlerini de beraberinde getiriyor. Diyetisyen Altuntaş, şöyle devam ediyor: "İftara ilk olarak çorbayla başlanması gerekiyor. Çorbadan sonra bir 10 dakika mola verilmeli ki vücut kendine gelsin ve şeker düzeyini dengelensin. İftarda mola vermek her zaman bir avantajdır."