HAFIZAYI GÜÇLENDİRİYOR
2 orta boy hurma, 89 kalori, 19,2 miligram kalsiyum, 208,8 miligram potasyum, 4,5 gram lif ve 0.54 gram protein içeriyor. Yüzde 44-88 oranındaki yüksek şeker içeriğine rağmen, glisemik endeksinin düşük olması sayesinde, gün içerisinde düşen kan şekerini dengeliyor. Hafızayı güçlendiriyor. İleri yaştakiler hurmanın bu özelliğinden yararlanmalı. Yüksek lif içeriği sindirim sistemine katkı sağlıyor. Kabızlığa iyi geliyor. Sürekli kabızlıktan yakınanlar içine hurma koydukları suyu gece boyu beklettikten sonra ertesi sabah içebilir.KOLESTEROLÜ DÜŞÜRÜYOR
Laksatif yüksek lifli yapısı nedeniyle birçok kanser türüne karşı etkili oluyor. Yüksek antioksidan içeriği ile mide ülserini iyileştiriyor. Yeterli miktarda tüketildiğinde kolesterolü düşürüyor. Kalp-damar hatalıklarından koruyor. Ara öğünler için 2-3 adet orta boy hurma 1 porsiyon meyve yerine geçebiliyor. Hurmanın bağışıklık sistemi üzerinde de olumlu etki oluşturduğu çeşitli araştırmalarla gösterilmiş. Hurma tüketimi hücresel bağışıklıktan ziyade özellikle humoral yani sıvısal bağışıklık olarak bilinen antikorlar aracılığıyla sağlanan bağışıklığa destek oluyor. Enfeksiyonlarla savaşıyor.MUZDAN DAHA ÇOK POTASYUM İÇERİYOR
Kalsiyum, magnezyum, demir ve A, B1, B2, Niasin ve C vitamininin yanında hurmada en az 15 çeşit mineral bulunduğunu söyleyen Mine Şenarslan, şöyle devam ediyor: "Potasyum, bor, kalsiyum kobalt, bakır, flor, demir magnezyum, manganez, fosfor, sodyum, selenyum ve çinko bunlardan bazılarını oluşturuyor. Muzdan 2.5 kat daha fazla potasyum barındıran hurma, zengin vitamin ve mineral içeriği sayesinde sinir sistemine destek sağlıyor."
BESLENME HATALARI HASTA EDİYOR
Oruç tutarken sağlığını kaybetmek istemeyenlere Kayseri Acıbadem Hastanesi Diyetisyeni Esra Kula'dan uyarı geldi. Kula, Ramazan'da en sık yapılan 4 beslenme hatasını, 'Az su tüketmek, abartılmış iftar sofraları, aşırı tatlı yemek, fazla miktarda çay ve kahve içmek' olarak sıraladı. İftar ve sahur arası, günlük 2 litre suyun aralıklarla içilmesi gerektiğine dikkat çeken Esra Kula, şunları söyledi:
SUSUZLUK YORGUN DÜŞÜRÜR
"Abartılmış iftar sofralarından uzak durun. Zengin sofralar mide ve bağırsaklarda sıkıntı yaratır. Karaciğeri yorup yağlandırır. Aşırı tatlı yemek kan şekerini yükseltir, şişmanlatır, midede asit artışına yol açar. Hamur ve şerbetli yerine sütlü tatlıları tercih etmek gerekir. İftar sonrası aşırı çay ve kahve içmek de su tüketimini engeller. Çay, kahveyi çok içince susuzluğumuz gider, suya olan ihtiyacı unuturuz. Bu nedenle Ramazan'ın son günlerine doğru halsizlik, yorgunluk gibi şikayetler artar. Susuzluk baş ağrısı, konsantrasyon düşüklüğü ve agresifliğe neden olur. Vücut için en tehlikeli durumlardan biridir susuzluk. Aşırı kahve ya da çay, ekstra su atılımına da neden olur. Özellikle bazı bitki çayları vücuttan su atımını sağlar. Bu nedenle Ramazan'da bitki çaylarını çok tüketmemek lazım."
