56 ZAFERİN 39'U NAKAVTLA
Profesyonel boks hayatı boyunca 17'si jüri, 39'u nakavt olmak üzere 56 galibiyet; 4'ü jüri kararıyla biri de çekilmeyle biten 5 mağlubiyet aldı. Boks hayatıyla paralel giden siyasi tavırları bu yanıyla da onu bütün boksörlerden ayırdı. En iyisi baştan anlatalım… 1942'de ABD'nin Kentucky Eyaleti'ne bağlı Louisville şehrinde doğduğunda kendisine Cassius Marcellus Clay Junior adı verildi. Babası tabela ve afiş ressamı, annesi ise ev hanımıydı. Beş erkek, bir kız olmak üzere altı kardeştiler. Bu isim aynı zamanda babasının da ismiydi ve babası tarafından ünlü bir Kentucky senatörünün ismi olduğu için alınmıştı. Aslen Madagaskar'dan köle olarak getirilen bir ailenin çocuğuydu. Dedesi, ABD'nin Rusya Büyükelçisinin yanında hizmetli olarak çalışıyordu. Çocukluğundan beri haksızlığa tahammül edemiyordu. 12 Yaşındayken babasının aldığı bisiklet çalınınca gittiği karakolda öfkesini ve güçlü yapısını gören, boks antrenörlüğü de yapan polis tarafından enerjisini boksa yönlendirmesi tavsiyesi bütün hayatını belirledi. Annesiyle birlikte gittiği bir mağazada susayan annesine siyahi olduğu için bir bardak su bile verilmemesi, travmatik bir vaka olarak yüreğine kazınmıştı. Irkçılığa karşı küçük yaştan beri olan duyarlılığı kimliğini bokstan bile daha fazla belirleyen olgu olmuştur.12 Yaşında başladığı boks hayatında amatör olarak 6 kez Kentucky, 2 kez de ABD şampiyonu oldu. 1960 Roma Olimpiyatları'nda yarı ağır sıklette altın madalya kazandığında daha 18 yaşındaydı.
IRKÇILARA PES ETMEDİ
Olimpiyat dönüşü siyahi olduğu için bir restoranda kendisine hizmet edilmemesine çok kızdı. "Ben ABD için dövüşmüştüm, oysa her şey yalanmış" diyerek amatör boksa veda etti ve profesyonel dövüş hayatı başladı. Ağır sıklette yaptığı ilk 19 maçın 15'ini nakavtla kazandı. 1964'te Sonny Liston'u yenerek Dünya Ağır Sıklet Boks Şampiyonu oldu. Artık istediği noktaya ulaşmıştı. Aynı yıl Müslüman oldu ve ismini de Muhammed Ali yaptı. Muhammed Ali'nin çocukluğunda ve gençliğinde ABD'de siyahilerin başını çektiği siyasi hareketler çok etkiliydi. Özellikle 1965'te öldürülen Müslüman Siyahi Malcom X, Ali'nin ideolojik ve inanç dünyasını belirleyen en önemli figür olmuştu. "Vietnamlılar bana bir kötülük yapmadı, neden gidip de onları öldüreyim" diyerek Vietnam Savaşı'na katılmayı reddedince cezaevine atıldı. Beş yıl hapse mahkûm edilmesine rağmen dostlarının yardımıyla kefaletle çıktı. 1970'de Temyiz Mahkemesi'nin kararından sonra üç yıl ara vermek zorunda kaldığı boksa geri döndü.
ÇENESİ KIRILDI AMA…
1971'de Joe Frazier'e karşı ilk mağlubiyetini aldı. Unvanını geri almak için arka arkaya maçlar yapıyor ve kazanıyordu ama 1973'te Ken Norton'la yaptığı maçta çenesinin kırılması sevenlerini bile ümitsizliğe sevk etti. Bir tek o vazgeçmemişti, inat etti ve 1974'te Joe Fraizer'i yenerek tekrar Dünya Ağır Sıklet Boks Şampiyonu oldu.
ŞAMPİYON BIRAKTI
1977'de yenildiği Leon Spinks'i, 1978'de yenerek unvanını geri aldı. Aynı yıl dünya şampiyonu olarak boksu bıraktı ama para için 1980 ve 1981'de iki kez daha ringe çıktı ve yenildi. "Kelebek gibi uçarım, arı gibi sokarım" sloganını kullanıyor, maçlarda sürekli olarak konuşup rakibine psikolojik baskı uyguluyordu. 1984'te yakalandığı Parkinson hastalığı yüzünden verdiği görüntüler herkesi çok üzüyordu. 3 Haziran 2016'da bu dünyaya veda etti…
ALTIN ÇAĞINDAKİ 3 YIL HAPİSHANEDE GEÇTİ
VİETNAMLILAR bana hiçbir kötülük yapmadılar ki onlarla savaşayım." diyerek Vietnam Savaşı'na gitmediği için 5 yıl hapse mahkum edilen Muhammed Ali 3 yıl hapiste kaldı. Hapse girdiğinde ağır sıklet şampiyonluğu ünvanı ona aitti.
TAYFUN ER YAZIYOR - PORTRELER/23
