Fenerbahçe bugünlerde hiçbir şeyden korkmuyor rehavetten korktuğu kadar. Yönetim dün yazılı açıklamayla uyarıda bulunurken, teknik direktör Kocaman ve başta Emre olmak üzere takımın tecrübelileri de 'rahatlamaya' karşı alarmda.
Yönetim dün internet sitesinden taraftarlara seslendi ve özetle şu açıklama yapıldı: "Bizi şimdiden 'galip' ilan eden basın yayın organlarının yarattığı havaya rağmen, takımımız rehavete kapılmadan sahaya terini dökmelidir. Hiçbir maçın oynanmadan kazanılması mümkün değil.
G.Saray'la 100 yılı aşan ezeli rekabetimiz süresince de rakibi küçümseyen galibiyetten uzak kalmıştır."
Öte yandan Samandıra'da da Aykut Kocaman ve özellikle Emre Belözoğlu psikolog gibi çalışıyor. Kocaman çizilen 'Yaralı Aslan' imajını, F.Bahçe'yi rehavete sokmak için uygulanan bir plan olarak görüyor ve oyuncularına "F.Bahçe ve G.Saray rekabeti sadece bu yıla değil çok büyük bir geçmişe dayanıyor. En iyi olduğumuz zamanlarda G.Saray bizi yendi. Tersine biz de kötü gittiğimizde G.Saray'ı yenip, çıkışa geçtik. Bu yüzden sakın gevşemeyin. G.Saray, F.Bahçe maçlarında hep güçlüdür" diyor.
'ŞOKE OLDUK'
EMRE ise maç öncesi açısından pazar günü oynanacak derbiye son derece benzeyen 1999-2000 sezonunda F.Bahçe'nin, G.Saray'ı 1-0 yendiği mücadeleyi takım arkadaşlarına anlattı:
"Şu an oluşan tabloyu çok net hatırlıyorum. 2000'de F.Bahçe'nin en kötü döneminde G.Saray'da oynuyordum. Şimdi bizim üstünlüğümüze dair yapılan yorumlar, o dönemde G.Saray için yapılıyordu. F.Bahçe'ye tarihi fark atmamız bekleniyordu. Ancak çok da iyi oynamamıza rağmen Johnson'ın frikiği baraja çarpıp, gol oldu. Büyük şok yaşadık. Hatta golde top barajda yanımda duran Marcio'ya çarptı. Ama çoğu kişi hâlâ o topun bana çarptığını zannediyor. Kısaca söylemek gerekirse sakın maçı oynamadan 'kazandık' havasına girmeyelim."
