7 Haziran'dan sonra 4 siyasi oluşum kendini gösterdi. Biz AK Parti olarak birlik siyaseti dedik.
Ellerindeki medya gücüyle terör örgütünü barış güvercini gibi gösteriyorlar. Terörden barış olur mu? Hendek kazarak, masum sivilleri katlederek mi barış inşa edeceksiniz?
Baktılar AK Parti bu oyunlarla yıkılmıyor. Başka bir yol denediler.
Emanet oylarla Nişantaşı'ndan Kandil'e nefret köprüleri kurdular.
Biz gönül köprüleri kuruyoruz.
Gezi Parkı'nın benzerini Kobani'de yaptılar. 'Katil devlet' diye küstahça konuşan adam, insanları silahlanmaya davet etti.
'TÜRKİYE ŞAHA KALKTI'
Durmadılar. 17 Aralık'ta yolsuzluk iftirası attılar. Biz yolsuzluklara, ta 2001'de savaş açtık. Bununla büyüdük.
Türkiye şaha kalktı. Türkiye'nin büyümesini istemediler. Hesaplar yaptılar, vazgeçeceğimizi sandılar.
Bunların yaşamayla, yaşatmayla sorunları var. Bunlar gencecik çocukları dağa çıkarıp ölümle tanıştırıyorlar. Kendilerinden olmayana, yaşam hakkı tanımıyorlar. Bu toprakların zenginliğini, farklılığını, gücünü hazmedemiyorlar.
Karşımıza gelenleri bir rüzgar gibi esip geçeceğiz. Silahlar gömülünceye, terör sona erinceye, bütün dağlarımız, vadilerimiz temizleninceye kadar mücadele edeceğiz. Allah aşkına biz bunlara meydanı bırakır mıyız?
ÇAKALLAR PUSLU HAVADA ORTAYA ÇIKAR
Başbakan Davutoğlu, MHP lideri Devlet Bahçeli'ye yüklendi: "Sayın Bahçeli'nin 'evet' dediğini duydunuz mu? Ya bir kere de Allah aşkına milletin 'hayır'ı için 'evet' de. Ne teklif götürdüysek 'hayır' dedi. Benim bildiğim MHP'liler devletini korur. Ona birinin 'evet' demeyi öğretmesi lazım da hangi dilde öğreteceğiz bilmiyorum. Çakallar puslu havada ortaya çıkar. Bahçeli ülkenin en çok ihtiyaç duyduğu anda sorumluluktan kaçtı. Böyle bir günde elini taşın altına koymayacaksan ne zaman koyacaksın?"