Kılıçdaroğlu'na 'icraat' çağrısı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Meclis grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

Giriş Tarihi 22 Şubat 2011, 00:00 Güncelleme 22 Şubat 2011, 16:53
Kılıçdaroğlu’na ’icraat’ çağrısı

İÇİNDEKİLER

Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun yaptığı bazı açıklamalara cevap vererek muhalefete yüklendi. İşte Erdoğan'ın konuyla ilgili açıklamalarından bazıları:

"KURU SIKI ATARSA BU ÜLKE AYAĞA KALKAR MI"


Aile sigortası olayında konuşurken, "biz geldiğimizde her aileye 600 lira vereceğiz" diye kuru sıkı atarsa bu ülke ayağa kalkar mı? Öyle bir hale gelirsin ki, alın teri sahibinin ücretini dahi ödeyemezsin. Sen SSK'da genel müdürlük yaptın. Senden önceki genel müdür artı değer teslim ederken, senin müdürlüğün döneminde hep zararla kapattın. Bir genel müdürlüğü idare edemeyen, nasıl olacakta Türkiye'yi yönetecek. Sonra çıkıyor. Oraya bunu, şuraya şunu dağıtıyor. Dürüst ol dürüst. Biz ne aldatan olacağız, ne aldanan olacağız. Aldatmak suretiyle gelen oyu biz şanımıza şerefimize yakıştıramayız.

EKONOMİK MESAJLAR

28 milyar dolar merkez bankamızın döviz rezervi. Bunu milliyetçiyim diyen MHP koalisyonundan aldık. Şimdi altın hariç 82 milyar dolara çıktı. Bu neyin ifadesidir biliyor musunuz? Bu ekonomik bir gücün...

MHP-DSP-ANAP hükümeti IMF'den 30 milyar dolar aldı. Şimdi biz bunu 5.5 milyar dolara düşürdük. Siz borçlandınız biz ödedik. Ondan sonra utanmadan diyorsun ki fitil fitil getireceğim. Neyi fitil fitil getireceksin? O dönem yolsuzluklarla, namı maruftu. Ama bu dönem için bunlar aynen devam etse, ne biz borçları ödeyebilirdik, ne biz şu 7 yıla 13 bin 600 km duble yol sığdıramazdık. 160 bin derslik yapamazdık.

Geçen gün bir dostumla konuşuyorum. Ben Sincan'dan bakanlıklara önceden 15 dakikada gelirdim, şimdi 45 dakikada geliyorum dedi. Başbakanım dedi, araç sayısı yükselmiş, önüne gelen araç almış dedi. Artık her ailede bu sayı artıyor. Ama ben yine de toplu taşıma araçlarını vatandaşlarım tercih etsinler. Bu hem keseye, kasaya kazandırır, hem de ülke ekonomisine kazandırırken, hafta sonlarına çok daha fazla para ayırmış olurlar. Biz krizde, IMF'den tek kuruş bile almadık. Ekonomi kısa bir daralmanın ardından rekor seviyede büyümeye başladı. Tüm dünyada işsizlik arttı. Bizde de arttı. Ama işsizliği en son yüzde 11'e çektik göreve geldiğimizde 10.7 olan işsizliğe şu anda yaklaşıyoruz. Bu son açıklanan rakam, mevsimsel işsizliği karşılamıyor. Şimdi ona geliyoruz.

10 YIL ÖNCE NEYDİK ŞİMDİ NEYİZ?

Şimdi Bahçeli bizi bir kez daha deneyin diyor. Bu millet 1999'da sizi denedi. Ama siz bu millete hiç düşünemediği ağır bir fatura ödettiniz. Tarihin en büyük bedelini bu millete yüklediniz. Hala bugün bile Türkiye tarihinin o en büyük krizinin hesabını vermediniz. Bu millet 10 yıl önce 21 Şubat'ta başlayan o büyük krizi unutmamıştır. Unutması da mümkün değildir. En azından ben unutmadım, arkadaşlarım unutmadı. Ak Parti olarak bunu millete unutturmayacağız. 10 yıl önce neydik, şimdi neyiz?

Biz milli birlik ve kardeşlik projesi derken, ne yazık ki muhalefete bakıyorsun. O bu dilden anlamıyor. Onlar hala terör örgütüne zemin hazırlayacak adımlar atıyorlar. Onların şakşakçılığını yapıyorlar. Ben bu sürecin içerisinde nasıl sizinle birlikte yürüyelim demiyor. Yahu gel beraber olalım, teröre karşı bu ülkede milli birliği sağlayalım demiyor bu muhalefet. Demiyor. Bizim bu işin başını çekmek gibi bir derdimiz yok. Bizim derdimiz bağcıyla değil, gel üzümü beraber yiyelim diyoruz. Gel diyoruz. MHP'ye de CHP'ye de BDP'ye de sesleniyorum. Gel diyoruz. Bizim bütün bu adımlarımız bu ülkenin milli bekası içindir. Beraber olalım diyoruz. İri olalım diyoruz, diri olalım diyoruz.

Bu ülkede dikkat ediniz, CHP ne zaman iktidar ortağı olmuşsa, iktidarın bir ucundan tutmuşsa, ülkede ekonomik kriz yaşanmış, hemen kuyruklar, kara borsa, yolsuzluk yoksulluk ülkeye kara basan gibi çökmüştür. Bu millet MHP'nin iktidar olduğu tarihi de görmüş, en büyük krizi yaşamıştır.

Diyor ya nerede Ergenekon gösterin, üye olacağım diyor. Yahu illegal örgütlenmenin, adresi olduğunu kim öğretti bu Sayın Kılıçdaroğlu'na? Böyle bir şey var mı? Düşünebiliyor musunuz? Ben yine de bir adres verdim kendisine. Danıştay ikinci dairesi'ne git dedim. Dersim'e git oradaki kardeşlerim sana adresi gösterirler dedim. Yargının işleyişiyle, yargıdaki siyasallaşmayla ilgilenmeyenler, reformları desteklemeyenler, ellerine fırsat gelse, 60'larda 70'lerde 80'lerde 90'larda yaşattıkları manzarayı yaşatacaklardır.

SAMİMİYET TESTİ


Sayın Kılıçdaroğu, İstanbul'a Büyükşehir belediye başkanı adayıyken de bol keseden attı. Diyorum ki ne kadar güzel. O zaman adaydın. Şimdi genel başkan oldun. Bak üç tane belediye başkanlığı siz de. Antalya, Mersin, İzmir sizde. Hadi gel bu dediklerini uygulamaya koy. Genel başkansın o belediyelerde bunu yapın. Güzel bir şey değil mi bu? Dürüstlüğünü samimiyetini görelim. Benim oralarda yaşayan vatandaşlarım da bu güzellikleri görsün. Yapamaz. Çünkü İstanbul'a aday olduğu zaman bekardı. Bekara karı boşamak kolay. Ama şimdi evlendi. Siyasi evlilik kolay değil. Hadi bakalım yap şimdi. Yap bunları. CHP'de MHP'de bizi eleştirmeden önce, iğneyi bize batırmadan önce kendi özeleştirilerini yapsınlar. Eğer vicdanları el veriyorlarsa, buyursunlar ondan sonra da bizi eleştirsinler.