Disleksi nedir? Disleksinin belirtileri nelerdir, kimlerde görülür?

Disleksi, öğrenme bozukluklarından biri olarak tanımlanmaktadır. Disleksi aynı zamanda bir hastalık olarak da kabul edilmektedir. Bu hastalığa sahip olan çocuk ve bireylerin bir kısmı dahi olarak nitelendirilmektedir. Albert Einstein, Walt Disney, Leonardo Da Vinci ve Bill Gates'in bu hastalığa sahip olduğu bilinmektedir. Son zamanlarda bu hastalığın gündeme gelmesiyle birlikte disleksi nedir ve disleksinin belirtileri nelerdir sorularına yanıt aranmaya başlandı.

Giriş Tarihi 06 Eylül 2019, 20:54 Güncelleme 06 Eylül 2019, 20:54
Disleksi nedir? Disleksinin belirtileri nelerdir, kimlerde görülür?

İÇİNDEKİLER

Son zamanlarda disleksi hastalığına dair detaylar pek çok kişi tarafından merak edilmektedir. Disleksi, en sık rastlanan öğrenme bozukluklarından birisi olarak bilinmektedir. Peki, disleksi nedir? Disleksinin belirtileri nelerdir, kimlerde görülür? İşte disleksiye dair detaylar...

DİSLEKSİ NEDİR?

Disleksi, en sık rastlanan öğrenme bozukluklarından biridir. Asıl sorunları hafıza ve dil ile ilgilidir. Disleksi olan kişiler her şeyi unutur ve dil ile ilgili derslerde sıkıntı çektikleri bilinmektedir. Bazıları okul zamanında hızlı konuşabilir. İnsanlar da onları pek dikkate almazlar. Normal bir insan okuma, yazma ve anlama gibi eylemler için beyninin sol ön lobunu kullanır. Disleksi olan kişiler sol ön lobu kullanmakta zorluk yaşarlar. Günümüzde ise disleksi olan kişilerin sayısal zekası çok yüksektir. Okul zamanlarında matematik ve fizik derslerini çok severler. Fakat sözel konuları beceremeyebilirler. Disleksi olan kişilerin sözel zekaları düşük veya geri değildir. Aksine çok güçlü sözel zekaları vardır. Normal bir insanın hayal gücünün en az 2 katına sahiptirler. Disleksi olan çoğu kişinin en büyük düşmanı kitaptır. Bazıları bir kitabı anlamak için aynı kitabı 5-6 kere okur. Disleksi olan insanlar üstün zekalı insanlardır ve bir kısmı ise dahidir. Albert Einstein, Walt Disney, Leonardo Da Vinci, Bill Gates gibi ünlü isimler bunlardan bazılarıdır.

İLK BULGULAR 1896 YILINDA ORTAYA KONULDU

Disleksi ile ilgili ilk bulgular, 1896 yılında bir İngiliz doktor olan W. Pringle Morgan tarafından elde edildi ve British Medical Journal'da yayımlandı. Morgan makalesinde 14 yaşında olan Percy adındaki erkek çocuğunun her zaman akıllı ve zeki bir tutum içinde olduğunu, yaşıtlarıyla kıyaslandığında oyunlarda hızlı olduğunu ve arkadaşlarından geride kalan hiçbir yönü olmadığını, ancak okuyamadığını belirtiyordu. Bu dönemlerde disleksinin görme sistemiyle ilgili olduğu düşünülüyordu. Çünkü, disleksinin en belirgin özelliklerinden biri harflerin ve kelimelerin karıştırılması ve tersten algılanmasıydı. Bu bakış açısından yola çıkan bir düşünceyle disleksiyle baş etmek için göz eğitimleri yaptırılıyordu. Daha sonra yapılan çalışmalar ise disleksinin görmeyle ilgili bir bozukluk olmayıp dil sistemiyle ilgili bir bozukluk olduğunu ortaya koydu. Bugün göz eğitiminin disleksiyle yaşamayı kolaylaştırmadığı da artık kesinlikle kabul gören bir gerçek. Bugünkü bilgilerin ışığında, disleksi, fonem adı verilen dil birimlerinin birbirinden farklılıklarının ayırt edilmesi sırasında ortaya konmasıdır.

RESİMLERLE DÜŞÜNÜRLER

- Kelimeler yerine resimlerle düşünürler

- Sezgisel bir anlayışa sahiptirler

- Çok boyutlu olarak düşünür ve algılarlar

- Düşüncelerini realiteye, şekil, imaj ya da biçimlere dökebilirler

- Çok renkli ve kuvvetli hayal güçleri vardır

- Beyinlerinin işleyişini, algılarını değiştirmek üzere kullanabilirler

- Üretken bir düşünce yapısına sahiptirler yeni ve farklı fikirler üretirler