Yumurtalık kistleri, yumurtalığın içinde görülen içi sıvı ile dolu kese veya keseciklerden oluşur. Yumurtlama sorunu olan kızlarda çatlayamayan normal ya da fizyolojik folikül kistleri her ay büyüyerek, 5-10 santimetreye ulaşabildikleri gibi polikistik over diye adlandırdığımız küçük 0.5-1 cm boyutlarında dizi halinde çok sayıda görülebiliyor. Yine 15-20 yaşlarında hatta daha erken yaşlarda yumurtalıkta embriyolojik dokudan kaynaklanan kistler ortaya çıkabiliyor.
Hastalığın tanısı nasıl konuluyor?
Üreme çağında ve menopoz sonrasında görülen kistlerin değerlendirilmesi, ultrasonla takibi hatta MR veya tomografi gibi görüntüleme yöntemlerinin yapılması gerekiyor. Bununla birlikte kanda tümör belirteçlerinin (CA 125) değerlendirilmesi gibi ayrıntılı incelemeler de gerekebiliyor.
Yumurtalık kistlerinin belirtileri nelerdir?
Yumurtalık kistleri genellikle sinsi ilerler. Aşırı büyüme gösterip karın içindeki organlara örneğin mesane ya da bağırsağa baskı yapmadığı sürece belirti vermeyebilir. Bu nedenle kötü huylu bir yumurtalık kisti, yıllık kontrollerini yaptırmayan bir kadında ancak ileri evrede yakalanabiliyor. Bu durum da tedaviyi zor bir noktaya getiriyor. Yumurta dokusu bozulabiliyor. Bu durumda genç yaşta gebelik arzu eden kadınlarda yumurtalıklardan birini kaybetme riski ortaya çıkıyor.
Gebelikte yumurtalık kistlerinin tedavisi nasıl olur?
Gebelikte tespit edilen, iyi ya da kötü huylu kistlerin çoğu tek taraflıdır. 16-18. haftadan sonra gerilemeyen kistlerin büyüme riski daha fazladır. Devamlılık gösteren büyük kistler torsiyon, rüptür, kanama veya zor doğum komplikasyonlarına neden olabilir. O yüzden kistleri takip eden hekimin operasyon zamanlamasını komplikasyon olmadan yapması çok önemlidir.