Bir tarafta teknik bir tarafta disiplin. Fakat maçı açtığımda yerimden zıpladım. Henüz 22. dakika ve 2-0. Kalktım ekrana yöneldim derken bir gol daha.
Ahan da ranzaaaa. Olaya bak sanki Brezilya pembe dizisi ile Almanlar'ın edepsiz film sektörü arası bir şey. "Yok canım" derken bir de 4 geldi. Daha ona alışmamışken ardından 5. gol. "Ya ne oluyor!" demem 10 dakika sürdü. Dedim ya bir tarafta teknik, bir tarafta disiplin. Sahada çok affedersiniz Yılmaz Vural'ın tabiriyle disiplinli teknik bir tecavüz vardı. Ve kaçınılmazsa zevk alacaksın modunda bazı Brezilyalı taraftarlar bunu seyrediyor bazıları ise hastaneye sevk alıyordu.
İlk yarı bitimiyle "ya belki ikinci yarı Brezilya toparlar ya iki üç gol atar" diye düşünenler olmuştur.
Fakat ilahi adalet yılların en nefret edilen Brezilya'sı karşısında bir kez daha çıkıyordu. Çünkü Brezilya, Hırvatistan ve Meksika maçında ev sahibinin avantajını kullanıp hakemleri lehine çevirmişti.
Muhtemelen soyunma odasında Scolari öğrencilerine taktik yerine ağıt yakıyordu:
-Anam anammm anammm.
Gelmeyeydim atmayaydım o imzayı. Çıkmayaydık bari gruptaannnnn. Ah o Müller'in evine ateş düşssün evineeeeeeee.
Brezilyalı oyuncular kafalarını eğmiş ağıta destek verirken bazı futbolcuların şuurunu kaybedip samba yaptıkları görülmüş.
Neyse adı margarin markası gibi olan Neymar evinde yatarak Maracana'daki lezzet testine gidememinin en büyük şansını yaşıyordu.
İkinci yarı başladığında Almanlar'da değişen hiçbir şey yoktu. Sanki kusursuz bir makine gibiydi ve acıyarak 2 gol daha attı.
Brezilya'nın şeref golü geldiğinde bazı aklını kaybetmiş Brezilya taraftarlarının sevindiğini gördüm. Maç bittiğinde bile Brezilyalı defans oyuncuları 'Allah'ını seven defansa gelsin' diye bağırıyordu.
Brezilyalı futbolcuları iftardan sonrasında "Ya çok yedik" diyen ve one eşlik edenlere benzettim.
Biz çocukken Alman kalesi veya Japon kalesi gibi oyunlar oynardık. Haa bir de 9 aylık diye bir oyun vardı sanırım artık Brezilya kalesi olur ismi.
Mini fıkra (Kayserili)
Kayserililer'i kızdırmak için, eşek etinden pastırma yaptıklarını her fırsatta söyleyen biri yine bir Kayserili'ye bunu sormuş :
-Sizde eşek etinden pastırma yaparlarmış, doğru mu?
Kayserili adamı rahatlatmış:
-Kayseri'ye gidecek misin?
-Yok, gitmeyeceğim!
-O halde merak etme!
Alkışlı Yorum
Keşke sabah alarmı erteleyeyim diye kapatmasaydım ve keşke o telaşla evden terlikle okula gitmeseydim. Ve keşke o gün müfettişler teftişe okula gelmeseydi...
