atv'nin komedi dizisi 'Aile Saadeti' kısa süre önce reyting canavarına kurban gitti. Ama gitmeden önce, Rum kızı Eleni'yi canlandıran 2004 Türkiye 4. Güzeli Gülşah Şahin'in yıldızını parlattı. Şahin, 'Aile Saadeti'nde hem fiziği hem de performansı ile ekranseverlerin beğenisini topladı. Çiçeği burnunda oyuncu, Sevil Dergisi'nin son sayısına verdiği röportajda "Güzellik yarışması tasvip ettiğim bir şey değildi. Ama Defne Samyeli, Arzum Onan gibi başarılı birçok model örnek olunca fikrim değişti. Yarışmayı bir araç olarak düşünüp girdim" dedi.
Sektöre girişiniz Miss Turkey Güzellik Yarışması'yla oldu...
Hayır, onun öncesi vardı. Dört-beş senelik bir geçmiş var öncesinde. Sunuculuk yaptım. Bir yandan da okuyordum. İkisi aynı zamanda gidiyordu. Bir yerden başlamıştım yani. Eğitim gibi gördüm zaten sunuculuğu. Sunuculuk beni biraz pişirdi. Öncesinde işi hiç bilmiyordu.
ÇOCUK PROGRAMI SUNDUM
Kaç yaşındaydınız?
Üniversite sınavlarına hazırlanıyordum. Orada başladım ve iki buçuk sene sürdü.
Bir yandan da üniversite...
Evet, üniversiteyi kazanmıştım o sırada. Çalışma ekonomisi okuyordum. Çocuk programı sundum. Aynı zamanda modellik de yaptım o dönem.
Bunlar güzellik yarışmasından önceydi...
Evet, hepsi yarışmadan önce. Zaten yarışmadan önce sunuculuk ve modellik hobi şeklindeydi. Yarışmayla birlikte karar aşamasına geldim.
Yarışmaya neden katıldınız?
Güzellik yarışması aslında çok tasvip ettiğim bir şey değildi. Ama Defne Samyeli, Arzum Onan gibi başarılı birçok model örnek olunca fikrim değişti. Model derken manken değil ama. Orada sadece bir derece, unvan kazanmak istedim. Aslında başvurum da şansa oldu. Son gün girdim yarışmaya...
OYUNCULUKTA BAYAĞI İLERLEDİM
Çok önemsenecek bir şey değil mi yarışma?
Yok, değil. Ben Miss International seçildim. Türkiye'yi yurtdışında temsil etmenin hayali güzeldi. Yarışmaya gittiğimde kendime de pay çıkarmaya çalıştım. Baktım ki jüri yok ortada. 'Gezelim, görelim'e döndü olay. Amerika'ya, Çin'e ve Japonya'ya gittim. Benim için büyük kazançlar bunlar.
Model, sunucu, oyuncu... Kendinizi ne olarak görüyorsunuz?
Oyunculuğa karar verip içine gireli uzun zaman oldu. Bayağı ilerlediğimi düşünüyorum.
Diğerleri bir aşama mıydı?
Aslında farkında olmadan evet... Hiçbir zaman planlayarak yaşamadım bunu. Ama okurken gelecek stresi yaşadım. Hani üniversite okuyanların hep yaşadığı bir stres vardır ya, işte öyle...
Sektöre girişiniz Miss Turkey Güzellik Yarışması'yla oldu... Hayır, onun öncesi vardı. Dört-beş senelik bir geçmiş var öncesinde. Sunuculuk yaptım. Bir yandan da okuyordum. İkisi aynı zamanda gidiyordu. Bir yerden başlamıştım yani. Eğitim gibi gördüm zaten sunuculuğu. Sunuculuk beni biraz pişirdi. Öncesinde işi hiç bilmiyordu.
ÇOCUK PROGRAMI SUNDUM
Kaç yaşındaydınız? Üniversite sınavlarına hazırlanıyordum. Orada başladım ve iki buçuk sene sürdü.
Bir yandan da üniversite... Evet, üniversiteyi kazanmıştım o sırada. Çalışma ekonomisi okuyordum. Çocuk programı sundum. Aynı zamanda modellik de yaptım o dönem.
Bunlar güzellik yarışmasından önceydi... Evet, hepsi yarışmadan önce. Zaten yarışmadan önce sunuculuk ve modellik hobi şeklindeydi. Yarışmayla birlikte karar aşamasına geldim.
Yarışmaya neden katıldınız? Güzellik yarışması aslında çok tasvip ettiğim bir şey değildi. Ama Defne Samyeli, Arzum Onan gibi başarılı birçok model örnek olunca fikrim değişti. Model derken manken değil ama. Orada sadece bir derece, unvan kazanmak istedim. Aslında başvurum da şansa oldu. Son gün girdim yarışmaya...
OYUNCULUKTA BAYAĞI İLERLEDİM
Çok önemsenecek bir şey değil mi yarışma? Yok, değil. Ben Miss International seçildim. Türkiye'yi yurtdışında temsil etmenin hayali güzeldi. Yarışmaya gittiğimde kendime de pay çıkarmaya çalıştım. Baktım ki jüri yok ortada. 'Gezelim, görelim'e döndü olay. Amerika'ya, Çin'e ve Japonya'ya gittim. Benim için büyük kazançlar bunlar.
Model, sunucu, oyuncu... Kendinizi ne olarak görüyorsunuz? Oyunculuğa karar verip içine gireli uzun zaman oldu. Bayağı ilerlediğimi düşünüyorum.
Diğerleri bir aşama mıydı? Aslında farkında olmadan evet... Hiçbir zaman planlayarak yaşamadım bunu. Ama okurken gelecek stresi yaşadım. Hani üniversite okuyanların hep yaşadığı bir stres vardır ya, işte öyle...
