Eşim evlenmeden önce aldığım evi istiyor!

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 18 Mayıs 2018 Güncelleme 18 Mayıs 2018, 00:35
Eşim evlenmeden önce aldığım evi istiyor!

İÇİNDEKİLER

7 yıllık eşimden ayrılmak üzereyim. Davayı benim açmamı istiyor. Aylık kazancım 10 bin TL. Mahkemeden 5 bin TL nafaka istiyor. Bunu ödemem mümkün değil. Ayrıca evlenmeden önce aldığım dairem var, onu da istiyor. Ne yapmalıyım?
Kural olarak, boşanma davasını önce ya da sonra açmanın hukuki açıdan önemi bulunmaz. Boşanmak isteyen ve haklı boşanma nedenlerine sahip birey boşanma davasını açmalıdır.
Fakat sizin açtığınız davada eşiniz boşanmak istemezse ya da eşinizin ileri sürdüğü boşanma sebeplerine göre sizin daha kusurlu olduğunuzu ispatlarsa, boşanma mümkün olmayabilir.
Fakat eşiniz de boşanmak arzusunda ise karşı dava açması beklenir ve bu halde tekrar davayı ilk kimin açtığının herhangi bir önemi kalmaz.
Eşinizin sizden isteyeceği nafaka yoksulluk nafakasıdır.
Yoksulluk nafakası yoksulluğa düşecek eş için verilen ve boşanma davası kesinleştikten sonra işlemeye başlayacak olan nafakadır.
Boşanma davası devam ederken verilen nafaka ise tedbir nafakasıdır. Eşinizin nafaka alabilmesi için ağır kusurlu olmaması, boşanma sebebiyle yoksulluğa düşecek olması gerekir. Eşinizin çalışıyor olması sizi nafaka ödeme yükümlülüğünden kurtarmayabilir. Hakim nafakaya gerek olup olmadığına gerekiyorsa da miktarına kendisi karar verir.
Yani eşinizin sizden aylık 5.000 TL istiyor olması hakimin kendisine 5.000 TL nafaka bağlayacağı anlamına gelmez. Hakim talep edilenden fazla nafakaya hükmedemez bu nedenle de davalarda nafakalar genellikle üst sınırdan talep edilir.
Şartları varsa aylık kazancınız ve harcamalarınıza göre hakim uygun bir nafakaya hükmedecektir.
Diğer sorunuza geçersek, eşlerden birinin açacağı boşanma davası ile birlikte eşlerin arasındaki mal rejimi de tasfiye sürecine girer.
Başka bir rejim kararlaştırmadıysanız eşinizle aranızdaki mal rejimi, kanuni mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimidir. Bu rejim, adında da geçtiği gibi evlilik birliği içinde edinilen mallar üzerinde iki eşin de yarı yarıya katılma alacağı olduğu anlamına gelir.
Evlenmeden önce alınmış mallar veya miras yoluyla intikal etmiş mallar bu kapsam dışındadır. Yani eşiniz evlenmeden önce aldığınız daire için katılma alacağı talep edemeyecektir. Fakat evlenmeden önce edindiğiniz bu malda eşinizin maddi bir katkısı varsa ve bunu ispatlayabilirse bu durumda sadece katkıda bulunduğu kadar bir katkı payı alacağı doğacaktır.

14 YILDIR ÇALIŞIYORUM TAZMİNAT VERMİYORLAR
İşte yaptığım bir hata şirketime 20 bin lira kaybettirdi. İşten atmak istiyorlar ve 20 bin TL'yi tazminatımdan kesmek istiyorlar. 14 yıldır çalışıyorum ve ilk kez bir hata yaptım. Ne yapmalıyım? Dava açabilir miyim?
İşvereninizi kusurunuzla bir zarar uğrattıysanız ve bu zarar 30 günlük brüt ücretinizden fazlaysa bu durum işvereninize İş Kanunu'nun 25.
Maddesinin 2. Fıkrası'nın (ı) bende gereği haklı nedenle fesih imkânı verir. İşvereniniz iş akdinizi usulüne uygun bir şekilde ve bu gerekçe ile haklı nedenle fesh ederse, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı hakkı kazanamazsınız.
Fakat burada çok önemli bir nokta, işvereniniz bu hakkını zararı öğrendiği günden itibaren 6 iş günü içinde kullanmak zorundadır.
Yoksa sizi affetmiş sayılır ve örneğin 7. gün yapılacak olan işten çıkartmada yasal haklarınızı size ödemek zorundadır.
Sorunuza dönersek, işveren yasal haklarınızı ödeyecek ve fakat kıdem tazminatından şirkete verdiğiniz zararı kesmek istiyorsa bunun için Yargıtay'ın aradığı kriter bir yargı kararının bulunmasıdır. Yani işvereniniz siz istemediğiniz sürece kendi iradesiyle bu bedeli kıdeminizden kesemeyecek bunun için mahkemeye başvurması, kusurunuzu ve zararı ispatlayarak davayı kazanması gerekecektir.

Çok istediğim halde karımdan boşanamıyorum. 1 çocuğumuz var ve onun için boşanmanın kısa sürede olması gerekiyor. Kızım 11 yaşında ve 'Baba sen haklısın' diyor. Dava açmam halinde kızımın velayeti bana mı verilir? Çocuğumu da kaybetmek istemiyorum.
Eşim çalışmıyor ama ailesinin durumu çok iyi.
Boşanmanın en kısa süreni, eşinizle tüm şartlarda anlaşmış olmanız sonucu imzalayacağınız bir protokolle açılacak olan anlaşmalı boşanma davasıdır. Bunun için her ikiniz de boşanmak istemeli, velayet, nafaka, tazminat, eşyalar, ortak mal varlığı varsa bunların paylaşımı konusunda anlaşmış olmalısınız. Herhangi birinde anlaşamamanız anlaşmalı boşanmayı imkânsız kılar. Çekişmeli boşanma davası ise davanın seyrine, mahkemelerin iş yoğunluğuna bağlı olarak değişmekle birlikte uzun ve zorlu bir süreçtir.
Velayet konusunda Gerek Türkiye Cumhuriyeti'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler, gerek Yargıtay'ın içtihatlarıyla oluşturduğu görüş, gerekse yasal düzenlemeler gereği müşterek çocukların velayetleri hususunda karar tesis edilirken çocukların içinde bulundukları düzen, okul ve sosyal çevre, psikolojik yönden en az düzeyde etkilenecekleri şekilde Üstün Yararları göz önünde bulundurulmalıdır.
Yaşı küçük olan çocukların velayeti anne bakım ve ilgisine muhtaç oldukları için anneye verilir. Ama kızınız gibi idrak kabiliyetine sahip yaşta olan çocuklar bakımından mahkeme pedagoglar vasıtasıyla çocuğun üstün yararını tespit ederken mutlaka ve mutlaka çocuğun da görüşünü almalıdır. Sizin müşterek çocuğa sağlayacağınız olanaklar ilgi ve alaka yanında, çocuğunuzun ifade ettiği görüş mahkemenin velayet kararında oldukça önemli olacaktır. Hakim çocuğun psikolojisinin en az düzeyde etkileneceği şekilde karar vermelidir.



AVUKAT FERİDE HİLAL İMAL