BYEGM'den "Tuzağa Düşme" mesajı

BYEGM, Türk Silahlı Kuvvetlerince yürütülen Zeytin Dalı Harekatı'na karşı terör örgütü mensupları ve yandaşlarının sosyal medyada yürüttüğü dezenformasyon faaliyetlerini "Tuzağa Düşme" başlığı altında derledi. Sosyal medyada paylaşılan fotoğraflar 8 ayrı dilde, "Tuzağa Düşme" mesajıyla "gerçek" ve "dezenformasyon" halleriyle ele alındı.

Giriş Tarihi 14 Şubat 2018, 00:00 Güncelleme 14 Şubat 2018, 14:34
BYEGM’den Tuzağa Düşme mesajı

İÇİNDEKİLER

Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü (BYEGM), Türk Silahlı Kuvvetlerince yürütülen Zeytin Dalı Harekatı'na karşı terör örgütü mensupları ve yandaşlarının sosyal medyada yürüttüğü dezenformasyon faaliyetlerini "Tuzağa Düşme" başlığı altında derledi.

Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu'nun talimatıyla BYEGM tarafından hazırlanan çalışmanın giriş bölümünde, TSK'nin Suriye'nin Afrin bölgesinde PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ'a mensup teröristleri etkisiz hale getirmek, dost ve kardeş bölge halkını baskı ve zulümden kurtarmak üzere 20 Ocak'ta başlattığı Zeytin Dalı Harekatı'nın başarıyla sürdürüldüğü belirtildi.

Harekatta, sivil ve masum kişilerin zarar görmemesi için her türlü dikkatin gösterildiği vurgulanan giriş bölümünde, sahada Mehmetçik ile baş edemeyen terör örgütleri mensupları ve destekçilerinin sosyal medya hesapları ve yayın organları aracılığıyla harekatın amaç ve hedeflerini çarpıtmaya yönelik gerçek dışı mesajlar içeren algı operasyonlarına başvurduklarının altı çizildi.

Başka ülkelerde ve farklı zamanlarda gerçekleşen olaylara ilişkin görüntülerin harekat kapsamındaymış gibi gösterilerek Türkiye ve dünya kamuoyunun yanıltılmak istendiğine dikkat çekildi.

AA, TRT VE BYEGM UZMANLARI HAZIRLADI
Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünce, terör yandaşlarının çabalarını boşa çıkarmak,
harekatın bölge ve dünya kamuoyu tarafından doğru bilinmesini sağlamak amacıyla Anadolu Ajansı (AA), TRT
ve BYEGM uzmanlarınca tespit edilen ve tüm dünyada dezenformasyon içerikli paylaşımlarda
kullanılan görsellerin gerçek yer ve zamanlarını gösteren söz konusu çalışmanın hazırlandığı kaydedilen giriş bölümünde "Böylece bazı medya organlarında terörist unsurların gerçekleri çarpıtan mesajlarına bilerek veya bilmeyerek
alet olunmasının önüne geçilmesi amaçlanmaktadır." ifadelerine yer verildi.

Sosyal medyada paylaşılan fotoğrafların 8 ayrı dilde, "Tuzağa Düşme" mesajıyla "gerçek" ve "dezenformasyon" halleriyle ele alındığı çalışma, terör örgütü mensupları ve yandaşlarınca sosyal medya üzerinden yürütülen kara propagandada daha çok yaralı çocuk, kadın ve yaşlıların fotoğraflarını kullandığı gözler önüne seriyor.

TSK'nin harekatı sırasında Afrin'de yaralandığı iddia edilen ve kara propaganda için en çok kullanılan yaralı çocuk fotoğrafının orijinalinin, Frankfurter Allge-meine Gazetesi'nin 18 Aralık 2015'te Suriye'deki iç savaşı konu eden haberine ait olduğu, İngiliz Dailymail gazetesinin "Oyun Parkında Katliam: Rejim güçlerinin Suriye'de bir anaokuluna saldırısı sonucu altı çocuk hayatını kaybetti" başlıklı 6 Kasım 2016'daki haberinde kullanılan fotoğrafın da yine algıyı oluşturma adına örgüt yandaşlarınca sosyal medyada servis edildiği belirlendi.

Terör yandaşları, paylaşımlarını yaparken "Afrin katliamını durdurun", "Suriye için dua et" etiketlerine daha sık başvurdu.

Terör örgütü mensupları ve yandaşlarının #StopAfrinGenocide etiketiyle paylaştığı üç çocuğa ait fotoğrafın 18 Ekim 2015'te Milliyet Blog sitesinde "Çocuklar ölüyor, umutlar sönüyor" başlığıyla yayımlanmış bir habere ait olduğu anlaşıldı.

Ocak 2017'de Suriye'nin Afrin dışındaki bir bölgesinde düzenlenen hava saldırısında hayatını kaybeden çocuklara ilişkin fotoğraflar ile 29 Ağustos 2017'de Suriye'nin kuzeyindeki Mare kentine ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri'nin saldırısı sonrasında çekilmiş sedye üzerinde yaralı yatan çocuğun fotoğrafının da Afrin'e yönelik harekatta olumsuz algı için sosyal medya üzerinden yayılmak istendiği tespit edildi.

Yine BBC tarafından 12 Mart 2015 tarihli "Suriye krizi: BM Güvenlik Konseyi mağdurları yüzüstü bırakıyor" başlıklı haberde yer alan yaralı çocuk fotoğrafının da "Afrin'de TSK'nin hava harekatında yaralanan çocuk" fotoğrafı şeklinde servis edildiği belirlendi.

Örgüt mensupları, sadece fotoğraflarla değil, videolar üzerinden de kara propagandalarına yandaş toplamaya çalıştı.

Al Jazeera'de 16 Aralık 2013'te yayımlanan "Suriye'deki bombardımanda ölü sayısı artıyor" başlıklı haberdeki video, TSK harekatı sırasında Afrin'de çekilmiş gibi sosyal medyada paylaşıldı.

AA'nın 2016'da düzenlediği "AA İstanbul Photo Awards" adlı fotoğraf yarışmasında Abd Doumany'nin birincilik ödülü kazandığı fotoğrafı da "TSK'nin sivillere ve çocuklara yönelik saldırısı" gibi yayılmak istendi. Fotoğrafın, Afrin'de değil, 11 Temmuz 2016'da Halep'te çekildiği belirtildi.

Filistin, Yemen, Lübnan, Afganistan gibi dünyanın farklı ülkelerinde çekilen fotoğrafların da yine Afrin'de çekilmiş gibi paylaşıldığı belirlendi.

Tunceli'de Jandarma ekipleri tarafından düzenlenen operasyonda ele geçirilen Orta Çağ dönemine ait küp (Pithos) resminin de "Türk askerinin Afrin'de tarihi eserleri çaldığı" iddiasıyla sosyal medyada servis edildiği belirlendi.

Ayrıca terör örgütü mensupları ve yandaşlarının, montaj fotoğraflar üzerinden de Türkiye'yi ve ÖSO'yu DEAŞ militanı gibi gösterme çabasında olduğu tespit edildi.

Afrin'de Türkiye'ye ait bir helikopterin düşürüldüğü iddiasıyla paylaşılan fotoğrafın da Gulf Times isimli internet sitesinde 22 Ekim 2016 tarihinde yayımlanan Sibirya'da düşen Rus helikopterine ait olduğu ortaya kondu.

16 Mart 2015'te Endonezya'da düşen bir akrobasi uçağı, İngiliz gazetesi The Telegraph'ta "Libya: NATO koalisyonu asilerin, Kaddafi'nin sıkıca elinde tuttuğu Sirte'ye doğru ilerlemesine yardım ediyor" başlığıyla, 2011'de yayımlanan ve bir tankın yandığına ilişkin haberin görseli, 27 Ekim 2017'de Sputnik tarafından "Irak Abrams Tankı, muhtemelen bir Çin füzesi ile Kürtler tarafından imha edildi" başlıklı haberdeki fotoğraf, 8 Temmuz 2014'te düşürülen MH17 sefer sayılı Malezya Havayollarına ait yolcu uçağına ait fotoğraf da bu algı operasyonları için kullanıldı.