Avuçlarını yalarlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye üzerine planlar kuranlara seslendi: Karşınızda ne Osmanlı’nın hasta adamı, ne Cumhuriyet’in çömez devleti, ne de 1990’ların güçsüz ülkesi var. Misak-ı Milli sınırlarında devlet kurma yoluna tevessül edenler avuçlarını yalar...

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 12 Ocak 2018 Güncelleme 12 Ocak 2018, 02:43
Avuçlarını yalarlar

İÇİNDEKİLER

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 43. Muhtarlar Toplantısı'nda konuştu. Gündeme dair birçok konuya değinen Erdoğan, konuşmasında özetle şöyle dedi:

ÇADIR DEVLETİ DEĞİLİZ: "Türkiye sıradan bir ülke değil. Hele hele bir çadır devleti hiç değil. Biz güçlü bir ülkeyiz. Zira bizim çok büyük hedeflerimiz var. Bu hedeflere doğru yürürken attığımız her adımda çok büyük mücadeleler veriyoruz.

MİT KRİZİNİ ANLATTI: Özellikle 2011 seçimlerinin ardından kendimizi yoğun bir saldırı dalgasının içinde bulduk. MİT Müsteşarı'nın ifadeye çağrılması, eğer MİT Müsteşarı tutuklansaydı, arkasından hedefin kim olduğunu gayet iyi biliyorum. Ama kendisine söyledim, 'Kesinlikle gitmeyeceksin', 'Yardımcılarını da göndermeyeceksin' dedim.

BUNLARIN MORFİNLEME KABİLİYETİ ÇOK İYİ: Bazen anneler falan geliyor, işte benim evladım suçsuz, günahsız. Kusura bakma suçsuz, günahsızsa zaten bırakıyoruz. Demek ki senin evladın da bir yerlere karışmış, ama sen farkında olmamışsın. Çünkü bunların morfinleme kabiliyeti çok ileri.

BENİM KURMAY SUBAYIM DA AYRI BİR CAMBAZ: FETÖ'cü alçaklar, masumla suçluyu birbirine karıştırarak yürütülen operasyonların itibarını sarsmak için akla hayale gelmeyecek yollara başvurdular. İşte benim kurmay subayım da, o da ayrı bir cambaz. Şu anda psikiyatrik vaka olduğuna dair raporlar uydurmuş, neler ya.

DAHA FAZLA TAHAMMÜL ETMEK ZORUNDA DEĞİL: Bize verilen sözlerin tutulmamasına, gözümüzün içine bakıla bakıla yalan söylenmesine daha fazla tahammül etmek zorunda değiliz. Türkiye, Amerika'nın bölgemizdeki tutarsız politikalarının makasına getirilebilecek bir ülke hiç değildir. Açık konuşuyorum. Karşınızda ne Osmanlı'nın hasta adamı, ne Cumhuriyet'in çömez devleti, ne 1970'lerin, 1990'ların güçsüz ülkesi var.

HODRİ MEYDAN: Artık karşınızda 'Ya olacağız,ya öleceğiz' diyen bir millet var. Bunu 15 Temmuz'da gördük. Bize bedel ödetmekten söz edenlere diyoruz ki hodri meydan. Bize bedel ödetmekten söz edenlere tavsiyemiz, açın İstiklal Marşımız'ı okuyun. Misak-ı Milli sınırları içinde öyle devlet kurma, vesaire, bu yola tevessül edenler avucunu yalar, avucunu...

SABRIMIZ AZALIYOR
Birilerinin ısrarla burnumuzun dibinde bir terör koridoru inşa etmeye çalışması karşısında sabrımız giderek azalıyor. Geriye tek bir çare kalıyor. Fırat Kalkanı ile attığımız adımı tüm sınırlarımız boyunca genişletecek güce, imkana ve iradeye sahibiz. Biz 200 yıldır dört bir yandan üzerine üşüşen leş kargaları, akbabalar tarafından didiklendiği halde hala dimdik ayakta kalabilmiş bir ülkeyiz.

DEDESİ SARIKAMIŞ ŞEHİDİ
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Sarıkamış Şehitleri'nden bahsederken, dedesi Mustafa oğlu Kemal'in de şehit düştüğünü anlatmıştı. Ancak bazı haberlerde ise, şehitler listesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dedesinin isminin bulunmadığı ileri sürülmüştü. Milli Savunma Bakanlığı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dedesi Mustafa oğlu Kemal'in Sarıkamış'ta şehit olduğunu belgesiyle beraber paylaştı. Arşivlerden çıkan belgeye göre, Erdoğan'ın dedesi donarak şehit olduğu için kayıtlarda "şehit" değil, "meçhul asker" olarak yer alıyor.