Türkiye'de halkın oylarıyla doğrudan seçilen ilk
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan görevindeki 3. yılını doldurdu. Erdoğan, Beştepe'de 3. yılı tamamlaması nedeniyle ortak canlı yayında çarpıcı açıklamalar yaptı: İstihbaratın başı devletin başına bizzat bağlı olmazsa devlet hareket kabiliyetini kaybeder. İstediğim anda istediğim şekilde bu istihbari bilgiler bize gelsin ki biz de atmamız gereken adımları buna göre atalım.
Büyük devletlerin hepsinde istihbarat devletin başına bağlıdır. Malazgirt'te o yakıcı güneşin altında 50 bini aşkın genç vardı. O gençler bir aşkla heyecanla geldiler. Ama onlar, bir grup Çanakkale'ye gidenler gibi değildi. Onlar farklıydılar. O Çanakkale'ye 'Adalet istiyoruz' diye gidenler maalesef
şehit mezarlıklarının olduğu yerlerde, onlar kimisi votka mı içersiniz, kimisi şarap mı, kimisi bira mı? Bunu konuşurken, bizim gençliğimiz orada sadece 'Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet' dedi. Katar'daki kriz başladığı noktada değil. Geri gidiyor her geçen gün. Hac mevsimin yoğunlaştığı dönemde başta
Suudi Arabistan Kralı Selman'dan, isteğimiz şu, o körfezin abisi durumundadır, büyüğü durumundadır, önümüzde Kurban Bayramı var. Artık körfezde bu sıkıntı bitsin, bunu bir tarafa koyalım.
Putin Külliye'yi görünce, 'büyük devlet olmanın işareti, işte bu eserdir' dedi. Kremlin Sarayı'nı biliyorsunuz, büyük devletinin işaretidir. İçinde kaybolursunuz. Ama biz şu Külliyeyi yaptık, anamuhalefetin başındaki zat burayı hazmedemedi, niye büyük düşünecek noktada değil? Binali Bey, İstanbul Büyükşehirden beri mesai yol arkadaşım, belediye başkanlığından önce de
benim gönül, yol arkadaşlığım var. Kendisini hemen belediyede yanıma aldım. Belediyeden bu yana da beraber yürüyoruz.
TORUNU AKİF İLE 15 TEMMUZ ANISI
15 Temmuz günü torunu Mehmet Akif ile Kuran-ı Kerim okuma fotoğrafının kendisi için özel bir anlamı olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Hiçbir şeyden haberimiz yok. Mehmet Akif'e 'Gel senin dersini ben alacağım' dedim. Maşallah dersini verdi. O akşam bu olay patlak verdi. Helikopterde ışıkları söndürdük. Mehmet Akif sürekli soruyor, 'baba ne oluyor' diye. 'Bir şey yok İstanbul'a gidiyoruz' dedik" diyerek o geceye ilişkin anısını paylaştı.