Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni öngören anayasa değişikliği referandumunda milletin iradesini yok sayan
CHP'de '367 ruhu' hortladı. 2007 yılında Meclis'teki Cumhurbaşkanlığı seçiminde attığı adımlar ve AYM'ye yaptığı başvuru ile Türk siyasi tarihine geçen 367 krizinin mimarı olan CHP yüzde 51.41'lik 'evet' oyuna rağmen şimdi de referandum sonuçları için aynı taktiği izliyor. 8 kez parti tabanını 'hüsran'a uğratan ve başarısız olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,
YSK, Danıştay, AYM, AİHM gibi tüm yasal süreçleri sırasıyla uygulamaya koyarak partide 'genel başkanlık yarışı' ve hesaplaşmanın önünü kesmeyi hedefliyor. CHP referandumun iptali için yaptığı başvuru YSK tarafından reddedilmesine rağmen bu kez Danıştay'ın kapısını çaldı. YSK'nın mühürsüz oylarla ilgili işleminin iptalini isteyen CHP, Anayasa Mahkemesi ve AİHM'e yapılması planlanan başvurular için de çalışmalarını sürdürüyor. YSK'nın kararlarının kesin olmasına rağmen kamuoyunda 'nafile çabalar' olarak yorumlanan Danıştay'a başvuru hamlesini yapan muhalefet partisi, referandum sonuçlarını tanımadığını açıklasa da Meclis gündemine gelecek uyum yasaları için de strateji belirleme derdine düştü.
'MİLLET KARARINI VERDİ'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl ise "Uyum yasalarıyla ilgili tavrımızı da bu toplantıların ışığında ortaya çıkartacağız. Şu anda, bu yolda almış olduğumuz net bir karar yok. Sadece değerlendirmeye tabi tutuyoruz" dedi. Başbakan Binali Yıldırım da CHP'nin bu girişimlerini beyhude olarak yorumlarken, "Milletin kararını mahkemelerde şikâyetle düzeltmek, demokrasinin bir yolu değildir.
YSK'nın verdiği karar kesindir. Bunun üzerine herhangi bir yargı yolu yoktur. İstedikleri yere gidebilirler. Neticede milletin kararının üzerine hiçbir mahkeme bir karar ihdas edemez. Yenilen pehlivan güreşe doymaz" diye konuştu.
