ORGANik dava

İstanbul'da yürekleri burkan bir dram yaşandı. Mobilya ustası Sinan Y. (42), yaşadığı maddi sıkıntılardan kurtulmak için bir çözüm yolu bulmaya çalıştı. Kara kara düşünürken 2009'da Taksim'de Celal A. adında biriyle tanıştı. Bu kişi aracılığıyla tek böbreğini 30 bin lira karşılığında emekli diyaliz hastası Tulu O.'ya (60) sattı. Böbreğini satan Sinan Y., hasta olan Tulu O.'nun eşinin kuzeni olarak özel bir hastaneye yatırıldı ve böbrek nakli gerçekleşti.

HER ŞEYİ GÖZE ALDI
Ancak kendisine vaad edilen böbreğin parasını alamadı. Bu duruma sinirlendi. Kendisine de dava açılacağını bile bile savcılığa şikayette bulundu. Tulu O., aracılık eden Celal A. ve donör Sinan Y. hakkında 'Organ ve Doku Ticareti Yapmak ve Aracılık Etmek' suçlamasıyla Asliye Ceza Mahkemesi'nde 9 yıl hapis istemiyle dava açıldı. 3 yıl süren yargılama sonunda mahkeme, Sinan Y.'nin beyanlarından başka inandırıcı maddi delil olmadığı gerekçesiyle 3 sanık hakkında beraat kararı verdi.

'BÖBREĞİMDEN OLDUM'
Beraat kararı üzerine şaşkına uğrayan mağdur, avukatı aracılığıyla karara itiraz edince dosya temyiz için Yargıtay'a gönderildi. Yargıtay 12. Ceza Dairesi de özetle organ ticareti suçunun oluştuğuna ve sanıkların beraat edilmelerinin kanuna aykırı olduğuna hükmetti. Dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesiyle yargılama sil baştan başladı. Tulu O. ve Celal A.'nın avukatı mahkemenin önceki kararının doğru olduğunu ve kararda direnilmesini istedi. Ancak böbreğinden olan ve maddi olarak sıkıntıda olan Sinan Y.'nin avukatı Yargıtay'ın bozma ilamına uyulmasını talep etti. Böbreğini kaptıran talihsiz adam, "Ailemi dağılmaktan kurtarayım derken büsbütün kaybettim ve üstelik böbreğimden oldum" dedi.