Havuz Medyası

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 17 Temmuz 2014 Güncelleme 17 Temmuz 2014, 01:01
Havuz Medyası

İÇİNDEKİLER

Türkiye'de her şey FORMA AŞKIYLA anlatılıyor! Çok kişi kavramları olduğu gibi kabul eder!
Eğitim sistemimiz soru sormayı öğretmediği için de yanılgılarımız ve hatalarımız çok büyük olur! Elimizdeki kartları tanımakta zorlandığımız gibi ülkeye yapılan saldırılarda içeride ve dışarıda aynı safta buluşanları analizde de sıkıntı yaşarız!
Olaylara genellikle sevgi ve his tabanlı yaklaşırız! Duygularımız bizi kontrol eder!
Arınıp AKLI devreye sokmayı pek bilmeyiz! "Yunan ezeli düşmandır!"
Bu önermenin nedenini bilmeyiz! Ama okullarda bunu öğreniriz! Daha düne kadar Türkiye'yi Yunanistan'ın ele geçireceğini düşünür, savunma ve savaş planlarımızı bile buna göre yapardık! Oysa şimdi adamlar yiyecek ekmek bulamıyor!
Demek ki bir yerlerde hata yaptık!
Oyuncuları tanımada doğru bir gözlük kullanamıyorduk!
Filistinli çocuklar bombalanırken, İsrail vurmaya devam ederken, Fethullah Gülen, Tel Aviv'i kınayamıyordu! Kınamaktan öte, ölen çocukların yanında yer alamıyordu!
Berkin Elvan için gönderdiği başsağlığı mesajını Filistinli çocuklardan esirgiyordu!
Peki, Gülen kime yakındı?
Balinaların kıyıya vurup ölüm tehlikesiyle burun buruna gelmesini günlerce haber yapan KÜRESEL MEDYA, Filistinli çocuklar için topa girmiyordu!
Neden kayıtsız kalınıyordu?
ABD'nin yeni Ankara Büyükelçisi John Bass daha gelmeden Erdoğan karşıtı bir duruma düşürülüyordu?
Neden?
Senatör McCain ne yapmak istiyordu!
Bass'ı sıkıştırarak nereye varmak istiyordu?
Bunun gibi milyonlarca soru sorabiliriz!
Ama emin olun hiçbiri SEVMEK, SEVMEMEK, SEMPATİ DUYMAK ya da NEFRET ETMEK hisleriyle açıklanmaz!
Nasıl "SIFIR SORUN" diye bir şey olmazsa, olamazsa, başımıza geçirilmeye çalışılan çorabı da duygularla değil AKILLA analiz edip bulabiliriz! Ve ancak böyle gereğini yapabiliriz! Çünkü maharet dünyada kimin kimle kapıştığını görmek ve anlamaktan geçer!
Eğer birden fazla güç savaş halindeyse evinde rahat oturamazsın!
İngiltere'de sanırım yüzde 1, Amerika'da ise yüzde 2 gibi YAHUDİ nüfusu var! Fakat bu aileler çok ama çok etkilidirler! Paranın muslukları bunlarda olduğu için ve gerçekten PARA ile ilişkileri rakipsiz olduğu için büyük bir güce hükmederler!
Bunu anlamak bizi Yahudi karşıtı ya da düşmanı yapmaz!
Yapmamalı da! Ama büyük fotoğrafı görüp ona göre hareket etmeliyiz! Özellikle büyük olma iddiamız varsa bin kere düşünüp öyle adım atmalıyız!
PARAYA emir verenler hedef seçtikleri her ülkede PARÇALI yapı oluştururlar!
Medya, eğlence ve reklam dünyası kesinlikle bunların ya da bunlara çok yakın insanların elindedir! Türkiye'de de durum böyledir! Bir el düğmeye bastığında emin olun istenmeyen HEDEF bertaraf edilirdi! Düne kadar böyleydi!
Bu KISKAÇtı! Türkiye, siyaset, bürokrasi ve ordu böyle kontrol ediliyordu! Bunun bayrağını taşıyan aileler vardı! Para içeride de onlardaydı! Ancak kimse bu SİSTEMİN NİÇİN VE NASIL KURULDUĞUNU tartışmıyordu! Çok kişi bu sistemin varlığından haberdar bile değildi! Tanıyıp bilmediğiniz bir sistemi de duygularınızla yıkamazdınız! Ülkeyi geri alamazdınız? Ortaya bir akıl koymanız şarttı!
Bizim içerideki "bazı" zenginler varlığını Rockefeller ve Rothschild ailesine borçludur! Kullandıkları servetin büyük bölümü bu iki aileye aittir! Ama kağıt üzerinde para bizimkilerde görülür! Gerçek başkadır! Sistemin devamı için rol alanlar büyütülür ve güçle buluşturulur!
MEDYA ayağında ise durum daha da vahimdir!
Mesela ABD'li medya patronu 21st Century Fox'un sahibi Rupert Murdoch, CNN'i bünyesinde barındıran Time Warner'a geçtiğimiz haftalarda 80 milyar dolarlık teklif yaptı. Teklif kabul edilmeyince 80 milyar doları nakit ödeyeceğini söyledi!
Ortada garip bir durum vardı!
Dünyanın MEDYA DEVİ olarak tanıdığı Murdoch aslında bir taşıyıcıydı!
Rockefeller ve Rothschild ailesinin çantacısıydı! Bizdekinin tıpkısı yani! Dünya Yahudi medyası bu iki aile tarafından kontrol edilirdi! MURDOCHGİLLER önde görünse de gerçekte piyon olmaktan ileri gidemezlerdi!
Ancak kolay kolay anlaşılmayacak bir medya ve iletişim ağı kurulmuştu! ÜYE ÜLKELERDEKİ her BARON bu ağın içinde vardı! Her BARON bu YAHUDİ MEDYASINDAN sembolik olarak da olsa PAY almak zorundaydı! Parasıyla bağlılığını bildirmek durumundaydı! Bu, bağlılık yeminidir! Bu nedenledir ki İsrail ve Müslüman, İsrail ve Türkiye haberlerinde aynı anda aynı çizgide buluşurlar!
Erdoğan düşmanlığı ya da Müslümanlar'a zulümde alacakları tavır bellidir! Önceden kararlaştırılmıştır!
Dünyanın en büyük HAVUZU budur!
Bizde de bu havuzun içinde olup oraya para akıtanlar vardır!
Bu güç medyada olduğu gibi siyaset ve ordu da iki parçalı sistemi getirmiştir!
Mesela AK Parti'de Erdoğan'ın karşısında olan çok insan vardır!
Sesleri çıkmadığı için onları görmeyiz!
Ama vardırlar! Çünkü bu sistem siyasetçisini de yetiştirir!
Müslüman'dırlar! Onlar gibi giyinmez, onlar gibi gezip eğlenmez, onlar gibi yaşamazlar!
Ama bütün bunlar bu insanların BİZE yakın olduğunu göstermez!
En büyük yanılgı budur! ŞEKLİ değerlendirme!
İnsan bildiği kadar yaşar!
Murdoch özel toplantıda şöyle der: "Birgün Rothschild ve Rockefeller ailesinden birileriyle özel toplantı yaptık. Bana dediler ki, Kraliçe'nin bir derse ihtiyacı var. Gereğini yaptım. İkinci görüşmede, Kraliçe'nin artık bir daha asla çizgi dışına çıkmayacağını söylediler..."
Bunu bilince Murdoch'ın MEDYA KRALI olduğunu düşünmek doğru mu?
Birçok Türk işadamı bu medya havuzundan pay almıştır!
Almaktadır ve alacaktır!
Mesela son günlerdeki Türk medyasına bakın!
Hayatında hiç olumsuz İSRAİL haberi yapmayanlar "Filistinli çocukları vuruyorlar!" diye sahte yaygara koparıyor!
NEDEN? Çünkü İsrail ile sadece Erdoğan uğraştı!
Onların üzerine sadece o gitti! Eski Türkiye'de böyle bir şey hayal bile edilemezdi! Bu çıkışlar, ONE MINUTE'lar görünmeyen KİNİ büyüttü! Aslında şimdi ölen Filistinli çocuklar üzerinden Ankara'ya vuruluyor! "Sen misin İsrail'e kafa tutan, sen misin Filistin'in yanında yer alan!" diye...
Tabii bunu bizim anlamayacağımızı düşünüyorlar! İçerideki İsrail'i, arkasındaki İngiltere'yi ve Atlantiğin öte yanındaki ortaklarını görmediğimiz ve bilmediğimiz zaman Türkiye asla bizim olmayacak!
Erdoğan bunu başarmak için KÖŞK'e çıkmak istiyor!
Ama Ankara'daki gizli toplantılarla bunu önlemeye çalışanlar var!
Erdoğan yukarı çıkarsa partiyi ve BAŞBAKANLIĞI kapma yarışında olanlar var!
Cumhuriyet kurulurken bu adamlar sistemlerini gelip yerleştirdiler! Ve şimdiye kadar hep onların adamları kazandı! Türkiye-İngiltere futbol karşılaşmalarındaki SKOR burada da geçerliydi! Hiç yenemedik onları!
Galibiyet hedefleyenler bir şekilde budanıyordu!
Dişleri sadece Erdoğan'a geçmedi!
Bu mücadeleyi bilmediğimiz zaman Erdoğan değerlendirmesi de DUYGUSAL oluyor!
Ya seviyorsunuz ya da sevmiyorsunuz!
Oysa hayat bundan daha gerçekçi bakış açılarına ihtiyaç duyuyor!
Biz duygularımızdan vazgeçmesek de AKLI onların yanına koymamız gerekiyor!
Mustafa Kemal'le İnönü arasındaki mücadeleyi bilmeden, İsmet Paşa'nın aslında hangi ekolden olduğunu anlamadan bir adım ileri gidip fotoğrafı okuyamayız!
İngilizler'in her PADİŞAH'a aynı duygularla yaklaşmaması da hesaba dahildir!
Bu adamlar kendi sistemini kurmak ve işletmek için geldi!
Bu nedenle saldırdı!
MEDYA bunlarda olduğu için gerçeklerle buluşma zaman aldı!
Bu ekolden gelen hocalarla da üniversiteler hiç üniversite olamadı!
Anlayacağınız girmedikleri ne tersane kalmıştı ne de gazete-televizyon!
Devlet onlarındı!
17 Aralık'ta nabız sayımızı bile bildiklerini öğrendik!
DURUM BUDUR!
Ekmeleddin İhsanoğlu Beyefendi de bunu bilerek sokağa çıktı! Herkes kendi kampının gereklerini yerine getirecek!
Biz de içerideki İKİLİĞİ BİRLİĞE indirerek yolumuza devam edeceğiz!
Tek vatan, tek bayrak, tek devletten kasıt bu! İki tane vardı!
İyi ve güçlü olanlar onlardaydı!
1923'te kıstırıp koydukları kabın içinden büyük bir dev olarak çıkacağız!
Anlamadıkları ve şaşırdıkları nokta bu!
Biz de böyle bir milletiz!
En zoru bazen çok kolay yapıyoruz!